revenge of hector yazar profili

yazarken bir anda çaylak olduk teşekkürler...
açıkçası kafa sözlükle nispeten yeni tanıştım, 9 tanım yapmışım, her konuda saçma sapan fikir beyan etmek yerine gerçekten fikir beyan etmek istediğim konularda yazmayı tercih ediyorum. devriminizde mevcut bilmem kaç karma puanı tamamlayıp yazar olma zırvalığı falan da umurumda değil, yazar yapmasanız da umurumda değil açıkçası. gecenin bilmem kaçında bir anda böyle bir şey yapıyorsunuz, eyvallah kalite yükselsin de bu şekilde kalite falan yükselmez, ekşide olduğu gibi tanım yapmak için tanım yapacak tipler buraya da dolar benden söylemesi. an itibariyle arada girip bakacağım bir platform olarak kalacak burası belki tavşan dağ hikayesi evet ama keyfi, tepeden gelen uygulamalara da tahammülüm yok.

artık kabak tadı vermiş elitizm kavramının yine karşımıza çıkmasıdır.

yahu yıllardır bu elitler, bu monşerler aldı gidiyor. ulan garibanın çocuğu da puanını aldığında o okulda okuyabiliyor mu? okuyabiliyor. yok elitlerin değil milletin bilmem ne... hayır elitizm, elitlik kötü bir şey de değil ayrıca ya, vasata kötü olana mahkum olmak zorunda mıyız? avamlık mı iyi nedir yani? illa ter, ayak mı kokacak her yer o zaman mı mutlu olacağız?

2008 krizini önceden tahmin eden ve kahin lakabı takılan ünlü ekonomist nouriel roubini'nin ve pek çok ünlü ekonomistin ısrarla balon dediği sanal para birimi. merak edenler için tık

bu ülkede özelleştirme ile tröst oluşturuluyor resmen devlet eliyle. özelleştirme olayına karşı değilim fakat milli piyango, araç muayene vb rekabet olmayan alanlar özelleştiği zaman devlet eliyle yeni bir özel sektör tekeli oluşturuluyor. yani yapılan işlemin maliyeti nedir de bu paraları el mahkum veriyoruz? serbest piyasa varsa rekabet de olacak ki vatandaş en uygun fiyata yapan kimse ona gidecek. enflasyon oranı altında zam olmuş ama bak allah'tan o da olumlu!

öğrenmek istenen dilde farklı konularda yazılar okuyup çeviri yapmak, sonra bu yazılarda geçen bilinmeyen kelimeleri ve grammer kalıplarını tamamen yerleşene kadar tekrar etmek. bunu mümkünse her gün veya gün aşırı yapmak önemli. belli bir süre sonra önemli bir yol kat ettiğinizi göreceksiniz.

sıfır fiyatları düşmedikçe veya devlet tarafından 2. el ithali gibi bir yola gidilmedikçe düşmesi pek mümkün olmayan piyasa.

peki bu iki maddenin gerçekleşme olasılığı nedir? sıfır fiyatlarının öncelikle döviz kuru ve ötv yükü nedeniyle düşmesi biraz zor kısa vadede. bunun diğer sac ayağı da arz talep dengesi. pandeminin de etkisi ile talep fazla, yine aynı sebeple arz düşük. dolayısıyla yine sıfır otomobil fiyatları düşme olasılığı pek yok gibi. diğer yol olan 2. el ithali olur mu? bence bu da zor. malum cari açık fazla, döviz zaten olmadığı için faizler bu aşamaya geldi. hükümetin bu şartlar altında böyle bir yola başvurması oldukça zor.

maalesef normalde çoktan hurdaya ayrılması gereken araçlar bu piyasada ciddi rakamlara alınıp satılıyor. şu an en mantıklı hareket araç sahiplerinin elindeki araca iyi bakıp ilerleyen dönemde piyasanın biraz daha oturmasını beklemesi sanırım. araç sahibi olmayanların ise kenarda hazırda parası yoksa bu şartlar altında sürekli araç ihtiyacı yoksa kiralaması daha mantıklı bir hareket olur bence.

özet olarak kısa vadede ufak tefek düşüşler olsa da fiyatların çok da düşmesi bence mümkün görünmüyor.

paint terk bundan daha ciddi...

2000 yılında zimbabve lideri mugabe'nin düzenlenen çekilişte büyük ikramiyenin kendisine çıkmasını hatırlatmıştır. bbc tabii ki bizde ileri demokrasi olduğundan böyle bir şey olabilemez, olsa olsa tesadüftür.

yıllar önce okuduğum, başarılı fakat biraz fazla abartılan bir distopya. orwell ingiliz bir solcu olarak sovyetler birliğinin başarılı bir örnek olması umudunu taşırken stalin ve onun totaliter politikalarından duyduğu hayal kırıklığı ile hayvan çiftliği ve 1984 kitaplarını yazmıştır. aslında pek bilinmeyen katalonya'ya selam kitabında politik görüşü daha net anlaşılabilir. totaliter rejimler er ya da geç 1984'e benzer, benzemiştir, benzeyecektir. abartılı bulma sebebim de aslında çok da farklı bir konsept ortaya koymayışı diğer yandan ise "özgür batı" nın sovyet rejimini kötülemek için orwell ve 1984 kitabına fazlasıyla sahip çıkmasıdır. tabi bu söylediğim sovyet rejiminin iyi olduğu anlamını da taşımaz.

hollandalı tarihçi, yazar. humankind adlı kitabında özetle insan doğasının iyi olduğunu, evrimsel olarak sadece güçlü olanın değil arkadaşça olanın hayatta kaldığı tezini savunuyor. henüz türkçe çevirisi olmayan kitabı yurt dışında gördüğü ilgi üzerine türkçe'ye çevrilir mi göreceğiz.