ırkçılık kavramı en güzel, en naif bir şekilde anlatılmış (naiflikten kastım ırkçılığa maruz kalan insanları kırmayacak şekilde), aldığı oscar ödülünü sonuna kadar hak eden hem müzik temalı hem de dram konulu bir film. filmi izlerken fark edeceğiniz kennedy fried chicken' ı görünce ''anaa bu bizim kfc'' demeyin :)
olmaması gereken, türkiyedekilerin hak etmedikleri paraları alan meslek grubu. 500 k ya sattığın evini sırf aracıyım diye iki taraftan 5 er k alarak oturdukları yerden para kazanırlar, alıcıya satıcı arasında pazarlıkta daima alıcının yanında durur, satıcıyı zor durumda bırakarak başta bahsettikleri fiyatın hep min. %8 altına indirtirler. pazarlık sonunda da pişmiş kelle gibi sırıtarak komisyon adı altında para keserler. türkiye de denetim altına alınması gereken bir kitle. mümkün olduğunuz kadar sahibinden alışveriş yapmaya çalışın, çalıştırın. zira, bu tip insanlar piyasayı oynatıyor, fiyatları artırıyor.
hüptirik, harby, meybuz, cheetos, renkli top sakız, capri-sun, link çilek, rocco topitop, piknik püskevit, çokokrem tüp çikolata, yumiyum, mino, mint, uzun şeker.... daha uzatılabilir..
muhtemel yeni atanmış tek öğretmenli bir köy okulunda çalışan sınıf öğretmendir. hem müdür, hem yardımcısı, hem öğretmen hem de hademedir. eli öpülesi insandır. emeğinin karşılığını maddi olarak da yeteri kadar
alamayan insandır.
şu hayatta, hayatımı etkileyen 3 büyük pişmanlık yaptım. ikisi bende kalsın ama üçüncüsünü söyleyeyim. üniversiteyi aile evinde okumak.
ya niye böyle bir hata yaptım anlamış değilim. en büyük sıkıntılarımın çoğu bu sorundan kaynaklı. yemişim aile evi rahatlığını. 1 yıl totonuzu sıkın her duruma alışırsınız. valla şuan çok daha sinirliyim zaten. yeni tercih yapanlar umarım aile evi yazmamışsınıdır bee. hem kişiliğinizin oturmasına hem de hayata sarılmanıza yarar. bu hayatta hep gözü açıklar kazanıyor hep. korkmayın, gidin. son senemdeym inş atanırım ya da yükseği başka ilde yaparım
memleketimdir. plakası 32, telefon kodu ise 246 dır. akdeniz bölgesinde, yayla özelliği gösteren, dağın eteğine ve yaylaya yerleşmiş bir şehirdir. planlı şehirleşmesiyle, türkiye’de yaşanacak şehirler arasındadır. göller yöresinde olması, temiz içme su kaynakları bakımından zenginliğini göstermektedir. ormanları bakımından çok zengin olmasa da koruma altına alınmış önemli milli parkları vardır. (gölcük, kovada, sütçüler yazılı kanyon vb.) sağlık hizmeti bakımından ilk 5 şehir arasındadır. turistik açıdan gerek doğa turizmi, gerek kış turizmi ile şehir ekonomisine katkıları vardır. antalyaya yaklaşık 1.5 saat uzaklıkta olması sebebiyle, genellikle kışın antalya, yazın ıspartada yaşayan yörük sayısı fazladır.
bunu yazan her kimse, ülkenin eğitim sisteminin ne kadar kötü olduğunun simgesi. yıllardır, bu bakış açısından kurtulamamış örümcek beyinli bir insan neden okumaya devam eder ki? kendini yetiştirememiş, ailesinden yeterli ahlak eğitimi görmemiş bir insan, olaylara, durumlara geniş bir bakış açısından bakamayan insan, kalkmış insanların kendi tercihi hakkında, inançlarına yorum yapıyor! eğitim senin neyine? yeter, yıllardır aynı muhabbet...
kanımca doğru bulmadığım bir karar. ülkede kararlar genel olarak merkeziyetçi siyasi yapılanma yoluyla alınıyor. bu durum da özellikle eğitim sektörünü olumsuz etkiliyor, çeşitli problemler ortaya çıkarıyor. yök ün verdiği bu karar, milyonlarca öğrenciyi ilgilendiriyor. alacakları eğitim uğruna çoğunlukla farklı bir şehre taşınacak öğrenciler, kalacak yer sıkıntısı çekiyor. ayrıca, kanımca bu süreçte oluşacak insan sirkülasyonu da pandemi seyrini olumsuz etkileyecek. dolayısıyla öğrencilerin yaşadığı bu zorlu sürecin ardından sağlık problemleri artacak. işte merkeziyetçi yaklaşımla alınan bir kararın olumsuz etkilerinden sadece birkaçı. bunun yerine bu kararları sadece ünilere bıraksak, özellikle büyükşehir üniversiteleri 1,2 hatta belki de 3.sınıf teorik dersleri uzaktan devam etse, kampüsleri sadece 4 ler doldura seyreltilmiş bir programla çok daha sağlıklı bir çözüm olur. 1 ve 2 genel olarak, mesleğe giriş, tanıma ve diğer genel dersler olduğu için yüzyüze gerektirecek düzeyde değiller. keşke yetkililer sesimizi duyabilseler..
lisans son sınıfa geçtim. 2 yıldır kafamı kurcalayan sorudur. birtakım araştırma yapıp, çevremdeki akademisyenlerden fikir aldım. ulaştığım fikirler ışığında şuan farklı bir üniversitede yapmayı planlıyorum.
aldığım yanıtların büyük oranı, "kendi üni dışında bir ünide yap" a ait. fakat bu seçeneği düşünüyorsanız eğer lisans öğrenimini gördüğünüz üniversiteden daha üst seviyede bir yerde yapmanızın size daha çok faydası olacağı dikkate alınmalı. ayrıca bu seçenekte, uzmanlaşacağınız alanda kendi lisans hocalarınıza ek olarak kendini ispatlamış daha fazla hocayı tanımak, daha farklı tecrübeleri edinmek sizin için büyük bir avantaj olacak. günümüz türkiye şartlarında üniversite enstitülerinde daha öncelikli olarak kendi öğrencilerini seçme isteği bulunduğundan dolayı, bu seçeneğin gerçekleşmesi sıkıntılı olabilir.
her insan aldığı sesli veya yazılı iletiyi aynı yolla cevaplayacak diye bir kaide yok. telefonla konuşmayı sevmiyorum, bilerek açmıyorum. mesajla 1 2 saat sonra dönüyorum ama tabi görmemişim diyorum :d herkese bu özelliğimi anlatmaktan kaçıyorum.
normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz.
Daha detaylı bilgi için çerez ve
gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.
online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.