tartılmam yazar profili

aman evlerden uzak dedirten ciddi bir hastalıktır.
yalnız kalmak istemezler sürekli bir sıkıntı halinde dolaşırlar kapalı ortamlarda rahat edemez ve ekseriyet ile her nerede yaşarlarsa yaşasınlar evlerine ya da r çocukluğunun geçtiği kendini güvende hissettikleri yerlere dönmek isterler. oldukça etkili ilaçları vardır fakat hasta iyileşmek için çaba göstermez ise doktorlar da yetersiz kalır.

yeşil biberi pişmiş sevmeyenler için yemesi işkence olan ayrıca yapımı yaprak sarmasından çok daha kolay olmasına rağmen aynı kefeye konan yemektir..

akıp giden, durdurulamayan.

kafanızın içinden çıkmayan sorulardır. tabir i caizse ebeniz ile çeşitli münasebetlerle bulunarak yaşama sevincinizi alırlar.
kimseye derdinizi anlatamazsınız, anlatsanız da sonuca ulaşamazsınız zaten. bir sorun vardır ortada, züccaciye dükkanındaki fil gibi ortadadır herşey ama normal gibi davranırsınız.
aslında her şey yolundadır, evet. ama buna kendinizi dahi inandıramazsınız.
çünkü daha öncede aynı cevapsız soruları sormak zorunda kalmışsınızdır kendinize ve cevap bulamamışsınızdır.
yine aynısı olmaktadır, olacaktır. siz elinizden gelen her şeyin en doğrusunu yapmakla yükümlü kalırsınız sadece.

the proclaimers şarkısıdır. ilk dinlendiğinde çok bir etki yaratmaz, ancak bir kez loop'a alındı mı alışkanlık yapar, sabahlara akşamlara kadar dinlersiniz. benny & joon filmi bu şarkıyla başlar -ki sırf buradan bile filmin güzelliğini anlamak mümkündür.

o koşuşturma, yüzlerce kişiyle öpüşüp tokalaşma, inanılmaz yorgunluktan sonra nasıl performans gösterilebildiğini merak ettiğim gece.

şarkıları ile beni mest eden israilli grup. musevi-arap barışını savunurlar bunu şarkılarında da görmek mümkün. hele bir estarabim coverları vardır ki türkiye konserlerinde insanı coşturur. dinlenesi bir grup.

türk annesi repliğidir bu.
misal; bu anne kardeşinin düğününde etrafta binlerce insan ile ilgilenmekten sizi unutmuştur. bu sizde kendiniz gibi bulduğu bir kaç süpersonik arkadaş ile düğün salonunun altını üstüne getirmiş ve mekandaki tüm eğlence kaynaklarını tüketmiş durumdasınızdır.
o anda bu süpersonik arkadaş grubundan birinin kafasında yanan ampul ile düğün salonunun karşısındaki lunaparktaki dönme dolaptaki koltukları saymaca, balerinin kaç tur attığını tahmin etmece gibi oyunlar oynamak için kapıya çıkar ve saatlerce hipnotize olmuş şekilde dönen her şeyi saymaya adamışsınızdır kendiniz ve en birinci olmuşsunuzdur her seferde.

bu büyük başarıyı annenize vermek için yanına doğru koşturduğunuzda ise kaybolduğunuz düşüncesiyle perişan olmuş anneden güzel bir azar, gerekirse kıçınıza bir kaç şaplak yedikten sonra bu cümle ile tehdit eder sizi.

hayır tamam bak bulmuşsun işte çocuğunu daha ne. zaten kaybettiğin için değil miydi bu panik, e sevin o zaman kucakla bağrına bas dimi.
ama yok o kaybolan çocuklar bulunduktan sonra yaşanan gözü yaşlı büyük sevinçler sadece amerikan filmlerinde.
yurdum anneleri genelde bulunduğuna pişman etmekle yükümlüler.

(bkz: hey yo)
(bkz: jesse pinkman)

marcial oyuna girmese 6-1 bitecek maçtı.
hayır bu koşullarda bile ronaldo bu takımda iş yapamıyorsa geçmiş olsun arkadaşlar.

ben sevdim buraları.
kim kimdir ne nedir tam olarak anlayamadım ama hoş bir çekiciliği var.

bildiğim kadarıyla cinayet işleyen bir zatın, beni burada barındırmazlar diyerek yeni yerler araması sonucunda ihtiyaçtan ortaya çıkıyor.
adayı keşfettikten sonra geri dönüp ahaliye duyuruyor, bereketli topraklar algısı oluşturduğu için çok da fazla merak uyanıyor toplumda.

14 kadar gemi kalkıp grönland'a varıyor.
bu insanlar aynı zamanda adaya ilk ayak basan kişiler.

sonra bakıyorlar ki ada bereketli falan değil ama dönmek de çok maliyetli ve zor.
çok az bir kısmı geri dönüyor, diğerleri ada şartlarına ayak uyduruyor.

ali babacan'a göre 215 milyar dolar olarak güncellenmesi gerekilen site.

tanıdığım bir çiftin yaptığı eylem.
arkadaşımı face time'dan aradığımda öğrendim.
napıyorsun diyorum, dur hanımın entry'sini likelıyorum hoşuna gitsin diyor.
ben de oradan keşfi alemde bulunmuş oldum burayı.

bence tatlı olabilecek eylemdir de.
evde eşinle tartıştın mesela, twittera aforizma döşeyeceğine sözlük üzerinden döşe entryni ilet mesajını.

mükemmel bir popülerliği elinin tersi ile iten asil kadın.
istese türk dizilerinde seksek oynayabilirdi, inanılmaz paralar cukkalayabilirdi.
magazinin aranan kadını olabilirdi.

o ne yaptı? yer altı sinemasına, sanat filmlerine yöneldi.
kendi eliyle büyük bir şöhreti reddetmiş oldu.

bu yüzden pek ilgimi çeker vildan atasever.
keşke bir yerlerde tanışsak, iki bir şeyler içsek.

blu tv'deki bartu ben dizisinden sonra çok fena sempatimin arttığı yetenek abidesi bir o kadar da rahat ve kafasına göre oyuncu kişisi.

ama bartu ben'in yeni sezonu çekilmediği için halktan kendisine büyük bir öfke var, bilgisine.

hollanda'da %12 enflasyon var.
1 kişi daha görmedim gelecek kaygısı yaşayan "abi nolacak böyle" diye iç geçiren.

devlete güven desen var.
nasıl olsa çözüm getirilir bizi enflasyon altında ezdirmezler psikolojisi var halkta.

giden kitle bu. aşağıda da topluluğun videosu var.
çocuklarına kavuk giydirmişler, islamcılık oynuyorlar.



twitter.com/thhsynkrgz/stat...

eminim aralarında gizl eşcinsel bir sürü kişi vardır.

sık sık mutfağa gitmemek çok iyi oluyor.
benim gibi çayı içmek yerine vakumluyorsanız çay bardağı 2 hüpletmede bitiyor.
kupa öyle mi hüplet hüplet anca bitiyor.

tabi 2 kupanın fazlası da çarpıntı yapar.
su niyetine içmeyin çayınızı.

batı insanı medenidir.
orta doğu bir bataklıktır.

bak bunlar mis gibi net genellemeler mesela.