thedansözkiller - öne çıkan tanımları (1. sayfa)
1.
peki şimdi nereye?
farklı kültürlerin, dinlerin aslında kendi içlerinde birlik ve barış içerisinde ayrışmadan yaşayabilmeleri bir döneme kadar mümkündü. izlediğimde, bana kendi memleketimi, anılarımı anımsattığı için beni ağlatmıştır.nadin labaki imzasını taşıyan her film benim için hem özel hem de mükemmeldir.
devamını gör...
2.
masumiyet
münevver karabulut cinayetinin konu alındığını okuyup, izleme gafletinde bulundum. gecenin bir yarısı sinirlerimi alt üst etti. dizide duygu asenanın kadının adı yok kitabının vurgulanması güzeldi. dizinin toplumda bir farkındalık yaratmasını çok isterim fakat bir kaç bölüm sonra yayından kaldırılacağına inanıyorum. (umarım yanılırım).
bir post paylaşınca bu sorun çözülmeyecek cümlesi yerinde olmuş.
zaman zaman ilişkilerdeki yaş farkı tartışılır. sanırım reşit olma yaşı 18 olmasına rağmen aklın evrilme yaşı daha geç oluyor .insan aşık olunca yanlış-doğru ayırt edemez belki ama çevresine kulak vermeli. genç kız rolünü oynayan oyuncu, tamamen saf duyguların biraz da takıntı ile harmanlanmasını mükemmel oynamış. izlerken sinirimden kendisine defalarca sövmeme rağmen, birilerine ''neler yapmamaları konusunda'' örnek olmasını diliyorum.
keşke hiç bir kadın, erkek kurbanı olarak ölmese...
keşke kadınlar ''çöp gibi yol kenara atılmasa''...
keşke keşke keşke
bir post paylaşınca bu sorun çözülmeyecek cümlesi yerinde olmuş.
zaman zaman ilişkilerdeki yaş farkı tartışılır. sanırım reşit olma yaşı 18 olmasına rağmen aklın evrilme yaşı daha geç oluyor .insan aşık olunca yanlış-doğru ayırt edemez belki ama çevresine kulak vermeli. genç kız rolünü oynayan oyuncu, tamamen saf duyguların biraz da takıntı ile harmanlanmasını mükemmel oynamış. izlerken sinirimden kendisine defalarca sövmeme rağmen, birilerine ''neler yapmamaları konusunda'' örnek olmasını diliyorum.
keşke hiç bir kadın, erkek kurbanı olarak ölmese...
keşke kadınlar ''çöp gibi yol kenara atılmasa''...
keşke keşke keşke
devamını gör...
3.
homeland
gideon raff'ın israil yapımı olan hatufim dizisinin amerika versiyonudur. dizi amerikanın dış politikalarını en ince ayrıntılarına kadar anlatır. bir adet cia' e giriş 101 dersi niteliğindedir. her bir karakter özenle seçilmiş ve tam sekiz sezon boyunca akıcı bir şekilde ilermiştir. ırak, afganistan, lübnan, iran üzerinde amerika'nın nasıl politikalar yürüttüğünü gözlemleyebilirsiniz.
ıran'ın türkiye kanalıyla amerikan ambargosunu deldiği yani bizim bildiğimiz halk bankası skandalı ve reza zarrab olayını işlemek istemişlerdi. hatta oyuncu olarak kerem bürsinin oynayacağı kesinleşmişti fakat bizim yüce hükümetimizden böyle bir onay ne yazık ki çıkmadı.
dizi, imdb sayfasında ''bir bipolar hastası olan cia ajanının, yıllarca el-kaide tarafından esir tutulmuş bir amerikan askerinin kurtarılmasını ve cia ajanının bu askerin terör saldırısı yapacağına inanmış olması'' olarak tanımlanıyor. evet dizi bu konu ile başlıyor fakat ilerleyen sezonlar bu konunun ötesindedir. amerikan başkanlık seçimlerinde nasıl entrikalar döndüğünden tutun ortadoğu üzerinde avrupanın tutumu ve amerikan tutumunun farkını çok net ortaya koymaktan çekinmeyen bir yapımdır. almanya'da geçen sezonu bir alman vakfının göçmenlere ve ortadoğu kamplarına yaptığı insani yardımları konu alıyordu. göçmenler demişken almanya'da bir hacker karakteri vardı, o hacker çocuğumuz türktü. bizim rte'nin bahsettiği dış mihraklar çok güzel örneklendirilmişti alman vakfı adı altında.(swh) el kaide ile başlayan dizi işid konusunuda işledi.
benim favori karakterim saul berensondu. bir cia direktörünün yahudi asıllı olmasına rağmen israil politikalarını eleştirmesi son sezona damgasını vurmuştur. son sezonunda ayrıca amerika ve rusya ilişkileri incelenmiş, amerikanın rusyada satın aldığı ajanın hikayesini çok iyi anlatmıştır. yayınlandığı yıllarda toplamda 6 adet emmy ödülü kazanmıştır.
bitişiyle hayatımda büyük bir boşluk oluşturdu. bu dizi bizim kurtlar vadisi gibi 20 yıl önceyi anlatarak başlamadı. bu dizi çekildiği her sezonda bütün dünyayı ilgilendiren gelişmeleri dile getirmekten çekinmedi. bu sebeple dünya çapında en çok izlenen dizi olarak ödüllendirildi. umuyorum ki gideon raff bey yeni çalışmalara soyunmuştur. ayrıca 8 sezonluk tecrübeden sonra dört gözle oyuncuların nasıl yapımlarda yer alacağını bekliyorum.
ıran'ın türkiye kanalıyla amerikan ambargosunu deldiği yani bizim bildiğimiz halk bankası skandalı ve reza zarrab olayını işlemek istemişlerdi. hatta oyuncu olarak kerem bürsinin oynayacağı kesinleşmişti fakat bizim yüce hükümetimizden böyle bir onay ne yazık ki çıkmadı.
dizi, imdb sayfasında ''bir bipolar hastası olan cia ajanının, yıllarca el-kaide tarafından esir tutulmuş bir amerikan askerinin kurtarılmasını ve cia ajanının bu askerin terör saldırısı yapacağına inanmış olması'' olarak tanımlanıyor. evet dizi bu konu ile başlıyor fakat ilerleyen sezonlar bu konunun ötesindedir. amerikan başkanlık seçimlerinde nasıl entrikalar döndüğünden tutun ortadoğu üzerinde avrupanın tutumu ve amerikan tutumunun farkını çok net ortaya koymaktan çekinmeyen bir yapımdır. almanya'da geçen sezonu bir alman vakfının göçmenlere ve ortadoğu kamplarına yaptığı insani yardımları konu alıyordu. göçmenler demişken almanya'da bir hacker karakteri vardı, o hacker çocuğumuz türktü. bizim rte'nin bahsettiği dış mihraklar çok güzel örneklendirilmişti alman vakfı adı altında.(swh) el kaide ile başlayan dizi işid konusunuda işledi.
benim favori karakterim saul berensondu. bir cia direktörünün yahudi asıllı olmasına rağmen israil politikalarını eleştirmesi son sezona damgasını vurmuştur. son sezonunda ayrıca amerika ve rusya ilişkileri incelenmiş, amerikanın rusyada satın aldığı ajanın hikayesini çok iyi anlatmıştır. yayınlandığı yıllarda toplamda 6 adet emmy ödülü kazanmıştır.
bitişiyle hayatımda büyük bir boşluk oluşturdu. bu dizi bizim kurtlar vadisi gibi 20 yıl önceyi anlatarak başlamadı. bu dizi çekildiği her sezonda bütün dünyayı ilgilendiren gelişmeleri dile getirmekten çekinmedi. bu sebeple dünya çapında en çok izlenen dizi olarak ödüllendirildi. umuyorum ki gideon raff bey yeni çalışmalara soyunmuştur. ayrıca 8 sezonluk tecrübeden sonra dört gözle oyuncuların nasıl yapımlarda yer alacağını bekliyorum.
devamını gör...
4.
eşkıya dünyaya hükümdar olmaz
masa konsepti baron'un ölümü ile son bulmuştur. yüz karası oğlu efe, önce ali olmuş ardından polat olmuş fakat adam olamamıştır. bütün masa üyelerini öldürmeseydi, bugün daha güzel bir türkiye'de yaşayacaktık. günümüz iktidarı misali dikkatini ırak'a, filistin'e kaydırmış, ülkede ucuz milliyetçilik nidaları atarken, ülkede var olan bir düzeni yıkmıştır. ülkemize nazar değmedi, ülkemiz içinden bir polat alemdar geçti.
eşkiya dizisine baktığımızda yine ucuz milliyetçilik ayakları görüyoruz. büyük dış güçler görüyoruz fakat büyük dış güçler bunları asla bitiremiyor. bir mit ajanı yeğeni ve aynı zamanda mafya yeğeni de olabiliyor. evdeki hizmetçi bile operasyonları biliyor. işte yeni türkiye ve liyakatsizlik.
eşkiya dizisine baktığımızda yine ucuz milliyetçilik ayakları görüyoruz. büyük dış güçler görüyoruz fakat büyük dış güçler bunları asla bitiremiyor. bir mit ajanı yeğeni ve aynı zamanda mafya yeğeni de olabiliyor. evdeki hizmetçi bile operasyonları biliyor. işte yeni türkiye ve liyakatsizlik.
devamını gör...
5.
bir başkadır
meryem'i oynayan oyuncumuza bir sürü övgüler dizildi bütün platformlarda. kimse de çıkıp demedi ki ''kardeşim kızın özü bu, kendini bulmuş'' diye. kuzey-güney yıllarında beni çıldırtıyordu. ablaklığı, ses tonu, duruş bozuklukları. yetenek namına zerre bir özelliği bulunmayan kadın oyuncu. berkun beyi tebrik ediyorum, en az emeği ve hazırlığı kesinlikle ona yapmıştır. övgülerden çıldırdım haftalarca, çok baba oyunculuklar vardı bence.
devamını gör...
6.
kırmızı oda
ulan hayatlarımız çok güzelmiş gibi bir de televizyonu açıp özellikle dram izlemek nedir? kendi derdinizi mi unutuyorsunuz? ooo bizden daha kötü hayatlar varmış, şükür ağlaması mı bu? thanks god, karantina var, yoksa her ortamda ''ayyy izliyormusun'' sorularına maruz kalacaktık. bir de psikoloji mezunu arkadaşların 5 saat açıklamalarına maruz kaldım. kanka aslında terapi böyle bişey değil, biz eğitimini aldık filan diyor. ısrarla kardeşim bak ben izlemiyorum diyorum bana anlatma dedikçe, nasıl dolmuşsa artık. çok mantıklı bi seçenek var, izlemeyin kardeşim. izleyenlere de bu aslında böyle olmamalı demeyin. alıcısı var ve var olacaktır. sado-mazo bi toplumda yaşıuyoruz, acıdan zevk alıyoruz, yaşamak bu değil böyle olmamalı
devamını gör...
7.
atiye
dizide geçen coğrafya zenginliği ile 12 sezon sürebilecek bir senaryo yazmak varken, herseyini allak bulak etmişler. zaman kaybı. kardeşim yapamıyorsunuz, zorlamayın.
devamını gör...