takım, daha yeni yeni kendi sistemini ve ritmini buluyor. teknik direktörlük koltuğunda oturan "iskender büyük" aurasına sahip olan jorge dayımıza; geldiği günden bu yana hep güvenmişimdir. bu dayıya olan güvenimin sebebi şampiyonluk, şu, bu, değil. ben bu dayının futbola olan bakış açısını seviyorum. isterse şampiyon olamasın ama en azından bir fikri, sistemi ve kazanmaya yönelik arzusu var.
takımın gidişatını olumlu görüyorum ben. gerçi, ali koç'un geldiği günden bu yana transfer ettiği futbolcu sayısı; mısır piramitlerini yapan kölelerden daha fazla olabilir. kimler geldi, kimler gitti. ama, bu takım harbiden iyi bir sentez oldu gibi. eskiden defans sağlam, hücum bölgesi ise sıkıntılıydı çoğu zaman. şimdi ise hücum bölgesi sağlam, defans bölgesi sıkıntılı gibi duruyor ama, bi du bakalım.
valencia, king, michy ve bizim şu yeni gelen (ismi batasıca) joao pedro ile "delifişek" bir hücum hattı oldu.
özetle: defans hattı clark kent; hücum hattı süperman gibi olduk sanki.
ah ulan kim min jae!
açaydım kollarımı, napoli'ye gitme diyeydim.!
neyse, takım daha "tam" olmadı ama doğru yolda.
devamını gör...