yine ne yaptın cansu - öne çıkan tanımları (1. sayfa)

kocası öldükten sonra geçimini sağlayabilmek için mahallesindeki zenginlere esrar satmaya başlayan bir dulun hikayesi üzerine yoğunlaşmış dizi. ağzına kadar suburbian yaşam tarzı öğeleriyle dolu olması bakımından desperate housewives'ı andırsa da çok daha eğlenceli bir senaryosu vardır. ayrıca introsunda çalan mükemmel şarkı* her izlediğimde beni benden alır.

odaklanamadığım için 2 kere baştan başladığım (bence dikkat vermeye değerdi) filmdir, çekimlerde yönetmenin kendine has üslubu ve aşkın en gerçekçi halini görebileceğiniz başka bir aşk filmi.

izleme fırsatına yeni nail olduğum türk filmi. nasıl diyor siz gavurlar ''masterpiece''.

bence sinemamızda mihenk taşı olan kült başlığı altında sayılabilecek filmler 2 kategoriye ayrılıyor:
1. gönül yarası- kader- masumiyet in içinde bulunduğu üslup
2. gemide- tabutta rövaşata' nın içide bulunduğu.

tabi ki farklı yönetmenlerin farklı üslupla çektiği yapımlardan da kayda değer olanı vardır ama bu naçizane benim şimdiye kadar izleyebildiklerim arasından seçtiklerim. ha bir de ne çektin be tavus !

japon teyzelerin bile izlemiş olduğu anime. japonlarla muhabbet açmak için süper bir konu teşkil eder. sonra l mi, light yagami mi diye muhabbet koyulaşır, ne light ne l ben ryuk'çuyum arkadaş diye sıyrılırsanız tadından yenmez.

ayrıca 25. bölümden sonra uyuz uyuz karakterlerin türemesi, jenerik müziğinin değişmesiyle baymıştır, ben şahsen 28. bölüme kadar dayanabildim ve o yeni türeyen uyuz heriflere tahammül edemediğimden izlemeyi bıraktım. l gidince tadı tuzu kaçtı.

erkek arkadaş yüzünden gece 00.00 ila 03:00 arası maruz kaldığımdır. yalnız birkaç bölüm önce höfleyip pöflüyorken 34-35-36. bölümleri gayet sarmış, bazı sahnelerde manitaya ''şşş sus biraz'' bile dememe sebep olmuştur. bu bölümlerde hem tsubasa biraz büyümüş ergenusluktan çıkmak üzere; hem de oyunlar artık dünya kupası etrafında gelişiyor. kojiro italya'da, tsubasa barcelona'da filan... şaka maka dün geceki bölümde futbolun kralı brezilyalı oyuncu (bkz: carlos santana) acayip iyiydi. tsubasa jenerasyonundan bir karakteri bu kadar seveceğim aklıma gelmezdi.

tsubasa iyilik meleği haliyle zaten hiç çekilmiyor ama japonya'daki ufacık haliyle hiç hiç çekilmiyordu. o yüzden bir hafta önceki bölümlerde zaman geçmek bilmiyordu. öf en iyisi hiç sarmayın.