10 mart 2022 marmaray'da gitar çalan gencin dövülmesi

buradan

marmaraydaki yeni nesil dilencilerden olan gitar çalıp nonoş bir sesle "müziğimize destek olmak ister misiniz" sorusu yönelten gençlerden birinin dövülüp dışarı atılması olayıdır.

okula marmaray ile gidip gelen biriyim gerçekten çok gürültülü bir toplu taşıma aracı. sadece bu gitarcılar değil eline melodika alıp gezinen veletler, aylardır çocuğu amerikan hastanesinde yatan dilenci abla hepsi ayrı bir rahatsızlık veriyor.

insanlar zaten iş hayatı, okul hayatı, sosyal hayat derken bitiyorlar sen bir de gelip sormadan etmeden adamın yanında müzik çalıyorsun.

şimdi metro da çalınmasına her türlü okeyim, metro derken tabiki merdivenlerin orada vs sonuçta dinlemek isteyen dinler istemeyen yürür gider, ama vagon içinde öyle bi sistem yok.

eh.. ne diyelim artık. ülke akpli yobaz kesim dışındakiler için yaşanılası değil.
tecavüze uğrarsın, öldürülürsün, eşyan çalınır, boşanmak istersin boşanamazsın, okulda iyi bir eğitim alamazsın, okusan bile iyi maaş alamazsın.

türk olarak zekamız geriye gitmek zorunda. yoksa hayat cehennem bizlere.

barbarliktir, dövmek nedir?!! uyarirsin polisle cikarirsin kimsenin kimseyi dövmeye hakki yok. ayrica nonos ses ne demek oluyor gay nefreti sebebiyle mi dövülmüs öyleyse hiç sasirmiyorum.

iş çıkışı insanlarda kafa bi milyon... yorgun argın...
kim bilir ne mobbingler yaşamış, ne hayvanlarla muhatap olmuş. o günün muhasebesini yapıyor kafasında ve lanet ede ede, eve dönüyor...
birazdan ev sorumlukları ile yüzleşmesi ile gerekecek.
belki çocuk, belki eş, belki hasta anne, belki hayvan bir komşu?!
''o'' sorumlukları ile yüzleşmeden önce, o vagonda kendisine 15- 20 dakikalık minnak bir sessizlik anı buluyor.
o kişinin kendine ayırabildiği ''o minnak sessizlik vakti'' , sıkışık bir vagonda, bir gitarist tarafından derdest ediliyor.

insan , her zaman müzik dinlemek istemiyor, kardeşim.
bu sessizlik isteğine saygı duymak lazım değil mi?

yanlış anlamadıysam sözlükte ağırlıklı olarak destek bulan olay. çıldırdınız mı siz arkadaşlar?

tabii ki kafa dinlemek hakkı kimsenin elinden alınmamalı ama bunu dayak için geçerli sebep olarak görürseniz ne olur biliyor musunuz? o zaman karısını öldüren adamın "kendince geçerli" sebebine de ses çıkarmamanız gerekir. sevgilisini terk edemeyen kişinin öldürülme nedenine de, tekmelenen madencinin tekmelenme nedenine de... nasıl ki siz "ama ben kafamı dinleyemedim, benim geçerli sebebim var dövmek için" diye düşünüyorsunuz, biri de çıkar "ama ben onsuz olamazdım o yüzden öldürdüm. bence sebebim çok geçerli" der, bakakalırsınız.

olmamış. dayak işi kabul edilemez. uyarırsın, gerekli yerlere şikâyet edersin, yasal yollardan çaresine bakarsın. zaten çoğunluk şikâyetçiyse iş daha kolay olur.

akıl alır gibi değil...

medeniyetsizlik örneği.

dağ ayıları hıncını böyle tiplerden alıyor hep. ulan eşek değil ya çocuk, birkaç kişi uyarsa zaten durur.

bu insanları çok uyardık. dinleyen var, inatla böğüren var. sonunda birinin canına tak etmiş.

metro girişinde dilense beğenen durur dinler, beğenmeyen devam eder ama sen, karşındakinin bu hakkını gasp ederek leş gibi bir akustikle kulak oyuyorsun.

adam belki hastanedeki çocuğunu düşünüyordu kulağında "ilayda didayada" yeter dedi. bilemezsin bu yüzden ortak alanda kimsenin hakkına giremezsin.

marmaray da metroda vagon içinde vb çalınmasına karşıyım. tabi dayak yemeleri onaylanacak birşey değil.

ben de müzikle uğraşan biriyim. belediyelere sokak müziği için başvurulduğunda belge veriliyor. nerede çalmak istiyorsan, oranın bağlı olduğu belediyeye başvuru yapıyorsun. vapurlarda ve metro "istasyonları"nda çalmak için de ibb 'ye başvuru yapılıyor. lâkin, toplu taşıma araçlarının içinde müzik yapılmaz. kaldı ki, hiçbir belediyenin de buna izni yok. buraya kadar, bu olaya ve müzisyen arkadaşa bu denli yaklaşımda bulunanlar ile hemfirim. lâkin, biri "nonoş" sesli demiş. biri başka şeyler... insanın yüzüne edemeyeceğiniz lafları, orada - burada yazmayın arkadaşlar. madem o denli rahatsızsınız, orada - burada yazdıklarınızı niye o kişilerin yüzlerine karşı dile getirmiyorsunuz? ayrıca, vagon içinde müzik yapma çabasında olan arkadaşın gerçekten haklı bir tarafı yok. izni de yok. haksız olması, şiddete uğramasını doğru kılar diye bir şey söz konusu değil. elinde endtrümanı ile para kazanmaya çalışan çocuğa gösterdiğiniz "delikanlılığı" başka olaylarda da göstermenizi bekliyoruz. klavyelerde değil de, sokaklarda, gerçekten görmek istemediğimiz manzaralara karşı görmek istiyoruz. her enstrüman çalanı "nonoş" görürseniz, bir gün neticenize sokan biri çıkar enstürümanını. nonoş ne lan ayrıca? silkeleyeyim sizin ağzınızı.

günde beş öğün leş gibi sesleriyle müezzinler ezan okuyor biz de gidip müezzin mi dovelim? bumudur istediğiniz?

yada pazar günü kilise çanı çalan zangoc unu dovelim ne yapalım?

gitar çalıp üç beş kuruş kazanacak genci dövmek nedir lan ? üstelik müezzin in maasini aldığım içki sigara ile ben ödüyorum zaten o zaman dovebilirim bu mantıkla?

hak edene hak ettiğini vereceksin. kimse iş çıkışı elinde gitar olan birinin şarkılarını dinlemek zorunda değil. emekçiler yorulmuş halde tek derdi yol bitse de kendimi eve atayım diye düşünürken, kimse kusura bakmasın bu medeni olmayan olayla karşılaşmak istemez. herkes kamu alanlarında yazılı olmayan genel kurallara uymalıdır, toplumun huzurunu kaçırmaya ve kimseyi rahatsız etmeye hakkı yok. herkes yerini ve haddini bilecek. bilmezse birileri* bildirir.

ya ben 2 defa izledim ama "nonoşluk" alakası bir türlü kuramadım.
hem yanlış görmüyorsam orada müdahale eden sanırım güvenlik görevlisi gibi geldi bana üstelik defalarca uyardım falan diyor.

müzik olayına gelince benc çalınsın tabi ama herkes çalmasın nasıl vapurda metroda belediye izin veriyorsa marmaray gibi yerlerde de aynı şekilde halledilebilir sorun

bu kadar insanın destek vermesine inanamadığım durum. arkadaşlar sizin içinizi nasıl bir kötülük kapladı? neden güzel olan herşeye karşınız? kendi halinde bi iki şarkı çalıp destek olur musunuz diye sorup geçiyor adamlar. kimsenin yakasına yapışıp zorla dilenmiyor. üstelik bu adamlar öğrenci, birsürü çocuk doğurup daha 4-5 yaşında sokağa salmıyor dilensin diye. mesela siz kırmızı ışıkta hemen gelip elindeki pis bezle camınızı izinsiz silen dilencileri dövüyo musunuz? onlar sizin malınıza az ya da çok zarar veriyor çünkü. ya da mesela ben sokakta, otobüste, metroda bağıra çağıra küfürlü konuşanlardan aşırı rahatsız olsam da henüz uyarak bi kişiyi bile görmedim. neden biliyo musunuz, bunlar kaba saba eğitimsiz adamlar, kavgaya girse dövemeyecek biliyor. ama diğer taraftaki öğrenci. gitar çalan eliyle onu yumruklayamaz diye düşünüyor…

o kadar nefret dolmuşsunuz ki kulağınıza bi iki hoş melodi çalınacak diye aklınız gidiyo…

zaman zaman kulak s**tikleri doğru ama gidip de dövmezsin yani. yazık olmuş çocuklara…

sözlük için medya okur yazarlığı kursu açılması gerektiğini gösteren olaydır. herkes başlık üzerinden videoyu izlemeden kendince yorumlamış ve birbirine girmiş. videoyu kısaca özetlersek : metro da müzik yapmaya çalışan bir şahsı güvenlikler dışarı çıkarmaya çalışıyor, şahıs direniyor. güvenliklerin seni kaç defa uyardık yine geliyorsun tarzı söylemleri duyuluyor. başlığı açan sanki yolcular müzisyene tekme tokat dalmış gibi oh iyi olmuş diye yorumluyor diğerleri de insanlık öldü mü ayıptır be tadında karşı cevap veriyor. başı sonu olmayan bir video ile millet birbirine giriyor.

şimdiye kadar kötü çalan bir metro müzisyeni görmedim. ona buna saldırmaya izinli hödüğün birinin hışmına uğramamıştır umarım.

ülkemizin gelişmişlik seviyesi.
marmaray'daki insanların % 90'ı ruh gibi.
gençler azcık enerji katmışlar. ne var yani 2 saatinin 2 dakikasını böylesine değişik bir etkinliğe ayırsan!
öküz gibi kafanı önüne eğip saatlerce telefona gömülüyorsun. az kafanı kaldır, biraz dünyaya dön.
utanmadan dövmüşler bir de.
asalet, kibarlık, modernlik hiç yok bizde.
öküz geldik, öküz gidiyoruz.

bizim buralarda metro yok ama tramvaya öğrenciler biner ve önce sorarlar "müziğimize katılmak, bizi dinlemek istermisiniz" diye. bir kişi bile istemese hiç ses olmadan geri inerler ama bu çok nadir görülen bir olaydır çünkü, herkes keyifle dinler. allah bütün memlekete "eskişehir" mediniyetinden versin.

dövmek hoş olmamış, gerçi olay o noktaya nasıl gelmiş bilmiyoruz.

ama kardeşim senin bülent ecevit döneminden kalma gitar akordunla, iğrenç sesini dinlemek zorunda değilim ben.

din min konuşulmuş gene, argümanlar da çok yetersiz. bir şey yasaksa yasaktır, metroların her durağında zaten müzik spotları var git belediye'ye başvur çal müziğini.