100 liralık battaniyenin bugün 400 liraya satılması

evet bugün 400 lira..

insanımız ne kazanırken neyi kaybettiğinin hesabını ah bir yapabilse...

maalesef ülkenin ahlak sorunu var. çoğu bir dine inaninca ahlaklari var zannediyor. sadece din de değil. şimdi ev fiyatlarına bakın ne olacak kiralar hatta. her şey unutulacak kısa bir süre sonra. o bölgelerdekiler unutmayacak hep yaşayacak bu sorunları.
kapitalizm çok fırsatçı. borsa da bile hemen çimento şirketlerinin hisseleri arttı.
yardım diye kendilerinin reklamlarını yapan şirketler çıktı hemen ortaya.
dün 80 tl'ye satılan battaniye bugün 190 tl olmuş. bakıyorum ısıtıcı fiyatları jeneratör fiyatları ne çok artmış. herkesin yaptığı yanına kâr kaldıkça bunlar hep oluyor olacak .

ben sınava hazırlanırken bir ara yol boyu market manavda çalışmıştım. müşteri geliyor bir şey alacak üç dört kat fazlaya satıyorlar. diyor patron bir daha mı gelecek sanki. bana diyor niye yağı 10liraya sattın 30 dan aşağı verme. ben diyorum haram. o diyor sana ne. ben diyorum olmaz bir daha gelmezler hem. o diyor nerden gelecek burası yol boyu.
bir gün beni geceye bıraktılar sabaha kadar ben kaldım dükkanda. bayağı satış yapmadım aslında. hafta iciydi. sabah patrona paraları verdim. şaşırdı, diyor bu kadar satış oluyor muydu bu dükkanda. dün gece iyiydi dedim işler. aslında elemanları da ondan çalıyordu hep. ee sen yaparsan onlar da yapar.
sonra iflas etti tabi. en son akrabalarının manavinda hamallık yapıyordu gördüm.
tabi her kötüden çıkmıyor böyle. genel de zenginlik helal yolla olmuyor. çalışarak kim zengin olmuş ya. kesin bir şeyler oluyor o paraların içinde. ama bazısından çıkıyor bazısından çıkmıyor işte en azından bu dünya da.
bu da böyle bir animsi yazimdir anlamsız.

72 yaşındaki babamla bugün telefonda konuştuk. aramız kötü değildir ama arada sırada görüşürüz. genelde işim düştüğünde ya da böyle büyük toplumsal ya da kişisel felaketler durumunda ararım, konuşuruz. klasik baba-oğul ilişkisi işte.

benim babam çok şey yaşamış, okumuş ve görmüş. 80 darbesi esnasında bakaya asker kendisi. 80 öncesi dönemde arabasının altına bomba konmuş, eniştesi dövülmüş, babası (x parti y ilçe başkanı) defalarca tehdit edilmiş; afet, terör, darbe, siyasi karışıklık vsvs adamın görmediği şey yok. 70lerin başında okurken yokluktan soğan ekmek yiyip uyuduğu da olmuş, 90larda y şehrinin vergi rekortmeni olduğu da. çok tecrübeli. o yüzden en ufak bir moral bozukluğumda, çaresiz hissettiğimde onu arar konuşurum.

işte bugün de aradım konuştuk. konu köydeki uzak bir akrabanın cenazesi, iş/güç, babamın gitmesi gereken doktor randevularından sonra ister istemez deprem konularına geldi. işte ne hissediyosam söyledim. napıcaz baba nolacak böyle dedim. bana dediği şey şu oldu; oğlum yapacak bişi yok. kış kışlığını, puşt puştluğunu yapıyor. kış, deprem, sel, afet doğa olayı. yapacak bişi yok kış kışlığını yapıyor. ama o puştlar puştluk yaptığı için bu kadar yıkıcı oluyor ve çaresiz kalıyoruz. ne kış kışlığından vazgeçer ne de puşt puştluğundan. ama ben onca senede bu kadar puştu bir arada görmedim. aynen bunları dedi.

dostlar yanlış anlamayın benim babam böyle aforizma kasacak bi adam değil. kış-puşt kelime esprisi falan da yok ortada. eski toprak ve dediğim gibi çok şey görmüş. ağız dolusu söyledi, tonladı böyle bu puşt kelimesini. dolmuş taşmış adam içten içe.

aha işte babamın bahsettiği puştlar bu astronomik artışı utanmadan uygulayan adamlar. bu puşt tanımına başka kimseleri de sokarım da silivriye gitmek istemiyorum.

tanım: puştluktur.

insanlıktan nasibini alamamış fırsatçı, ciğeri beş para etmez denyoların yapacağı türden bir şey...
tanımlamakta zorlanıyorum çünkü bu insanların kalbi katran bağlamış..
yaptığı ve yapabileceği şeyler kısıtlı olduğu için üzülen insanlar varken...
rezillik bu başka bir şey değil.
anlamakta zorlanıyorum ulan yüreğiniz hiç mi sızlamıyor?
dün gece bir kaç kere uyandım da geri yatarken evimdeyim, burası sıcak acaba o insanlar nasıl diye düşündüm.
burada iyilik de kapıştırmıyoruz oğlum var mı sizde vicdan denen şey?
ha?

ben bunu yazali 2 gün olacak...

#2414903

ahlak bu toplumu çoktan terk etti.

az önce twittirda ekmekte fiyatı fırsatçılıga çeviren annesi belirsiz kişiler çok efsane dayak yemiştir diyarbakır'da böylesini battaniyelerini gasp edip halka dağıtmak lazım.


buradan

arkadaşlar hepsiburada reklamı yapıyor gibi oldum fakat orada 49 liraya direkt satın alıp oraya gönderebiliyorsunuz.

www.hepsiburada.com/deprem-...

bunları yayalım!

bir koli suya 150 lira fiyat çeken benzinlik var malatya'da.

o kadar yardımsever, vefakar, çilekeş bir toplumun içinde, bir o kadar fırsatçı, insafsız, ahlaksız, vatansız, cibilliyetsiz de bulunuyor ve her fırsatta bunlar para için her şeyi yapıyorlar. allah onları da muhtaç etsin. haram kazandıklarını harcamaya fırsat vermesin:

nerden baksan kötü mahsul çocukluğu.

bunları gördükçe insanlığımdan utanıyorum.

yağmacılardan farkları yok. gözlerini toprak doyursun.

böyle atyarra sivilceleri varken düşmana ihtiyacımız yok aslında diye düşünüyorum.

önce ahlak ve maneviyat lazım. her insanın kapısına polis dikemezsiniz ama her insanın gönlüne hak, hukuk, kul hakkı, allah korkusu, sevgisi işlerseniz o insan da insan olur biraz.

(bkz: anadolu çomarı)

anadolu irfanının tezahürüdür.