halkçı hukukçular’ın çağrısıyla bir araya gelen aralarında ömer faruk eminağaoğlu, ismail sami çakmak, bektaş şarklı, polat balkan, zafer kazan, mengücek gazi çıtırık’ın da bulunduğu 61 hukukçu, kahramanmaraş merkezli deprem ile ilgili akp’li cumhurbaşkanı erdoğan, iletişim başkanı fahrettin altun, bakanlar, depremin yaşandığı kentlerin valileri ile belediye başkanları, gsm operatörleri, müteahhitler ve yapı denetim bürolarının sorumluları hakkında ankara cumhuriyet başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. 

buradan
devamını gör...
hiçbir sonucu olmayacağını bilsem de, hatta sonucunun bu avukatlar için pek iyi olmayacağını bilsem de, bu haberin altında bir yorum vardı "cesaret bulaşıcıdır" diye. çok hoşuma gitti. sonuç ne olursa olsun umut veren eylem.
devamını gör...
61 avukat artı bir güvenlik görevlisi olarak güncelleyin. ben evrak dili bilmem, bu arkadaslar metni yazsın altına imzamı atarım.
çok olan değil haklı olanlar kazanacak.
devamını gör...
güzel bir haberdir. cesaret bulaşıcıdır sözünü de sevdim, dün de twitterda biri 'birader sen hayırdır ya bana sürekli hakaret ediyorsun' temalı bir çıkış yapmıştı. halkın zaten burasına kadar gelmişti, artık aman bana bir şey olur mu noktasını da geçtik sanırım.
devamını gör...
aslında ülkede gerçek adalet olsa. muhtemelen olası gerçekleşmesi gereken durumdur ancak. türkiye de zor bu işler.
devamını gör...
şimdilik boşa kürek çekme gibi görünse de meslekleri gereği yapılması gerekendir. bir süre sonra devran değişince, niye bir şey yapmadın, oturup seyrettin derler adama.
devamını gör...
şu ufacık hak aramadan bile umutlanıp takdir ediyorsak, ülkeye yaydıkları korku imparatorluğunun büyüklüğünü siz düşünün artık.
devamını gör...
tabii ki şu dönemde bir sonuç alınmayacak. hatta suç duyurusunda bulunanları hakim karşısında görme ihtimalimiz de yüksek. ama takdire değer olan şey cesaret gösterebilmeleri bana kalırsa. ''sizden korkmuyoruz'' diyebilmek bu dönemde önemli bir çıkıştır.

t/ ''sonunu düşünen kahraman olamaz'' duruşunun ortaya konmasıdır.
devamını gör...
avukat sayısını manidar bulduğum başlık.
hayır olsun.
devamını gör...
belki de bu sefer gerçekten bir işe yarar çünkü daha önce hiçbir avukat böyle bir işe başvurmamıştı ama yine de sanmıyorum işte... inşallah mesleklerinden olmaz bu güzel insanlar.
devamını gör...
umut ediyoruz
devamını gör...
gsm operatörlerini suç duyurusuna dahil etmelerini takdir ettiğim avukatlardır.

bağış istedikleri herkesin hesap ver deme hakkı fazlasıyla vardır. mesela ayazda, enkazdan gelen çığlıkları işitip beklerken aynı gsm operatörü üzerinden bana sms geldi datlumm. afad bağış sms'ini ulaştırdı aynı operatör. hah dedim bir umutla telefon çalışıyor nihayet. çektiğim videoları, fotoğrafları konumu paylaşayım da gelsinler kurtarmaya. çalışmadı sonra yine.
devamını gör...
her ne kadar cesurca bir hareket olsada malesef "kadıyı kadıya şikayet etmek" teriminin vucüt bulmuş hali olan eylem.

önemli olan toplumun kendi seçtiği kişilerden korkmamayı öğrenebilmesi, seçilen kişileri "tanrısallaştırmak" yerine, devlet yapısı ve birimlerinin toplumun desteği olmadan varolamayacağını kavrayabilmesi ve tabi ön önemlisi toplumun devletin için çalışan çarklı dişliler değil devleti ayakta tutan temel yapı taşı olduğunu anlayabilmesi...

her ne kadar türkiye'deki toplum yukarıdaki terimlerden uzak olsa da yine de arada sırada cesurca hareketler gerçekleştirebiliyor, lakin toplumun en büyük sorunu halen daha orada duruyor oda yöneticileri "tanrısallaştırmak" kavramı, seçilmiş olan kişileri "tanrısallaştırmak" bir toplumun kendisine yapabileceği en büyük kötülüktür, işte bu yüzden dolayı bu gibi eylemler ya cevapsız kalıyor yada yeni korku imgeleri yaratmak amacı ile yine topluma yansıtılıyor, aslında bu yapılan "suç duyurusu" gayet basit yapılması gereken bir eylem ancak toplum nezdinde "tanrılara baş kaldırmak" şeklinde algılanıyor, toplum bu faaliyetleri ne zaman normal kaşılamaya başlar ne zaman bunların yapılması gereken şeyler olduğunu kavrayabilirse işte o zaman gelecek için bir aydınlık olduğunu fark edebiliriz...

yukarıda yazdığım gibi "kadıyı kadıya şikayet etmek", asıl soru ise o kadı niye halen daha o yetkiye sahip olduğudur, burada sorunun cevabı elbette topluma gidiyor, kadıya değil, o yüzden dolayı yapılan eylem sorunun asıl kaynağına yönelmiyor. toplumunda ki düşünce yapısı ve devlet anlayışı değişmeden bir kadı gider başka bir kadı gelir...

despot bir rejimin birinci hedefi insanların özgür iradesini yok etmektir, düşünmeyin (biz sizin için düşünürüz), konuşmayın (biz sizin için konuşuruz), bize karşı gelmeyin (biz olmadan siz bir hiçsiniz) ve tabi son faktör ise bizi eleştirmeyin (çünkü bizi siz yarattınız)...

yani demek istediğim iktidar seçimleri kaybetse de yerine onun kopyası başka bir iktidarın gelmeyeceğinin bir garantisi yok gelecekte, alın size başka bir "kadıyı kadıya şikayet etmek" vakası daha (bu durum bu ülkede kaç kere tekrarlandı tarih boyunca artık hatırlamıyorum, mesela yakın tarihten bir örnek abdurrahman yalçınkaya, hatırlayanlar var mı artık?). bizim toplum uzun bir süreden beri bir "ouroboros"un içerisine sıkışmış durumda, bundan kurtulması lazım, bu gibi hukuksal yapılması gereken eylemleri sanki dünya tarihinde bir ilk yapılıyormuş gibi alkışlamak yerine, "kadı"ya koltuğun gerçek sahibinin bu toplum olduğunun onun orada sadece bir sözcü olduğunun hatırlatılması gerektiği...

tabi bunun içinde bu toplumun ilk önce otokratik despot rejimin kurmuş olduğu kamplaşmadan ve fanatizmden sıyrılması gerek, tabi bunun içinde "toplum olma" bilincine ulaşılmış olması lazım, yoksa daha biz çok alkış tutarız bu "cesurca" eylemlere, lakin yaptığımız başka birşeyde yok...
devamını gör...
(bkz: hasan tahsin)
devamını gör...
sonunda artık uyanma başladı dedirtip umut yeşerten haber.
devamını gör...
ülkede hala cesur insanlar olduğunu bilmek sevindirici.
devamını gör...
be ahlaksız avukatlar,
be namussuz avukatlar,
be adi avukatlar,
diyen çıkmadı mı daha meraklandıran olaydır
devamını gör...
bundan sonra avukatlık yapamayacak avukatlardır.
devamını gör...
kemal sunal'ın bi ona, bi ona sahnesi geldi gözümün önüne.

hayırlısı.

devamını gör...
alinlarindan opulecek insanlar ,ama akp'li muhendisler suan amerikada ,ucaga binerken kimse yolunu kesmemis,arkadaş biraktigin enkazlari birakip nereye dememiş, bunuda onemsemezler ,tekellerine aldilar maalesef.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"61 avukatın rte ve bakanlar hakkında suç duyurusunda bulunması" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim