abd'de çıkan olaylara sevinen yazar

benim gibi yıllardır dünyaya kan kusturan 'amerikan'ın yerin dibine batmasını isteyen yazardır. beter olsunlar efendim. çok daha beter olsunlar. kızılderili soykırımı üzerine kurulmuş ve hala aynı şekilde soykırıma devam eden bir devletten ne beklenir? yıkıldığını görmek nasip olur inşallah.

benimdir.
maalesef seviniyorum ve maalesef sevindiğim için utanıyorum.
ama içten içe seviniyorum çok büyük ikilemde kaldım.

sevineni görmemle sevinmeme sebep olmuş yazardır.

sevinmeyen olmadığını fark ettiğim durumdur. bizde olsa onlar da sevinirdi diye avutuyorum kendimi.

ultra cahil ve aşağılık kompleksi olan bir hazımsızdır. zira dünya bir araya gelse amerikayı yıkamaz. bu gerçek onları kudurtur :)

demokrasiyi içselleştirememiş yazardır maalesef.
edit:burada eleştirilmesi gereken bu olayları beyaz amerikalı trump taraftarları değil de müslümanlar ya da siyahiler çıkarsaydı şu anda onlarca kişinin öldürüldüğüne şahit olurduk fakat maalesef olay bizzat trump tarafından yönetildiği için herhangi bir müdahale göremiyoruz. asıl eleştirilmesi gereken budur. olaylara duygusal ve rasyonaliteden uzak bakarsanız ateş size dokunduğunda sevinenlere kızma hakkınız olamaz.

"mazlumun, zalimden intikam aldığı gün;
zalimin, mazluma zulmettiği günden daha çetin olacaktır. "

kızılderililer, afrikalılar, araplar, güney amerika halkları, japonlar, vietnamlılar. vs vs...

dünya tarihinin en karanlık geçmişine sahip firavun ülkesi, elbet bir gün yıkılacaktır.

bu, zalimlerin akıbetidir. bu yaptıkları zulüm karşılığında, onlara vadedilendir.

sevinmesinde ne gibi sakınca var dediğimdir. burada darbe olduğunda onlar da göbek atıyordu. ayrıca fetöyü besleyen ve barındıran, türkiye düşmanı teröristlere destek veren bir ülke. tüm bunları pas geçecek kadar gevşeksen bile en azından kendi vatandaşlarına bile acımayan bir ülke olduğu için sevinmen lazım. millet resmen taş devrine dönmüş. bazı eyaletlerde köşe başı çadırlar var.

amerika bu olayları bastırır, sonuca bağlar. bir kaç güne de normale döner. her şey kaldığı yerden stabil devam eder. ne olursa olsun farklı milletlerin insanlarının iç meselelerinden, karışıklıklarından keyif almak, onlara benzemekten hiçbir farkı yoktur. onlar da aynısını türkiye'ye yapıyorlar ama kim yaparsa yapsın bu anlayış doğru değildir. bizden olmayan herkes birbirine girsin, birbirini yesin düşüncesidir bu. insanlığa en büyük zararı yine insanlar veriyor.

ulus devletlerin sonlandırılmasına sevinen merkezi küresel yönetim taraftarı olabilir, ya da ne olduğunu anlamadan kendi kafasında canlandırdığı bir neden yüzünden seviniyordur.

bu insanlar sadece amerika'yı değil, kendinden başarılı ve durumu iyi olan herkesi kıskanır. bir üst seviyeye çıkmak için çabalamak yerine, başkalarını aşağı çekerek hayatta tutunmaya çalışan yıkıktır gözümde. dostunu, sevgilisini ve akrabasını... herkesi kıskanır bu adam.

muhtemelen, saedece yazarlar sevinmiyordur #160611

"dünya bir araya gelse amerika'yı yıkamaz"
"güneşin batmadığı ülke"
"medeniyet yuvası, bilim öncüsü"

amerika, elinde para ve güç bulunduran şımarık bir ülkeden fazlası değildir.
kan üstüne kurulu, fransa, ingiltere gibi ülkelerin sömürü için gittikleri, sonra da oradaki insanların 'özgürlük' için savaşıp amerika'yı kurması...
eli kolu uzun, bencil bir devlet.
"benden başkası mutlu olmasın, en güçlü ben olayım" kafasında çalışan hastalıklı bir ülke.
aslında amerika deyince aklımda ikiye bölünür "oradaki yaşam" ve "şımarık devlet".
orada yaşam standartları pekâlâ iyidir, herkes ister.
lakin bizim derdimiz şımarık çocukla.
ve bu arada o ilk başta saydığım sıfatlar tarif boyunca binbir ülke için kullanılmıştır.
roma bile dağılmış, bizans bile yıkılmış, osmanlı bile çökmüştür, ingiltere'nin güneşi amerika'ya doğmuştur.
ve bunlardan öncesi de var.
demem o ki, devletler de insanlar gibi doğar, büyür ve ölür.
ha kanımca bütün o sıfatları hak eden ülke japonya, onun da halkı psikolojik olarak çöküşte.