abd dışişleri'nin osman kavala’yı serbest bırakın çağrısı

serbest bırakılması yönünde yapılan çağrıdır.




buradan

abd de işine gelen olaylarda yorum yapıp tutuklu onca gazeteciye ilişmemesi düşündürücü açıkçası. işin ucunda bunlar olunca hep pis kokular geliyor. osman kavala sol kesim tarafından saygı duyulan bir isim ve onlarca yardım kuruluşuna sayısız yardım yapmış. geçmişine bakınca yapılan tek yanlışın ergenekon davasının başlarında dernleştirilmesini istemesi ve onca insanın boşu boşuna içeride yatmasına sebep olanlardan biri olması. kısaca olayların iç yüzünü bilemediğimiz için nötr.

kahkaha attım
abd ve osman kardeş benim için hiç böyle çağrı yapmamış aksine müebbet almam için basın açıklaması yapmışlardı.

demiştim ama bizim devlet kağnı arabası ile tavşan avına çıkandır diye

başlığa konu olan metnin eksiksiz türkçe çevirisini veren kamu hizmeti:

"abd bir kez daha türkiye'yi osman kavala'yı gözaltından derhal serbest bırakmaya çağırıyor. kavala aleyhindeki aldatıcı suçlamalar, devam eden tutukluluğu ve aleyhindeki davaların birleştirilmesi de dahil olmak üzere yargılamasının sonuçlanmasında devam eden gecikmeler, hukukun üstünlüğü ve demokrasiye saygıyı baltalamaktadır. türkiye'yi avrupa insan hakları mahkemesi'nin kararlarına uymaya ve iç hukuk ve uluslararası yükümlülüklerine uygun olarak davaya adil, şeffaf ve hızlı bir çözüm sağlamaya çağırıyoruz.

ayrıca abd vatandaşı dr. henri barkey'in bu haksız mahkeme işlemlerine dahil edilmesini endişeyle not ediyoruz. dr. barkey'e yöneltilen suçlamaların asılsız olduğuna inanıyor ve türkiye'yi davasını adil, şeffaf ve hızlı bir şekilde çözmeye çağırıyoruz."

metnin ilk paragrafında yer alan "bir kez daha", "derhal", "aldatıcı suçlamalar", "yargılamanın sonuçlanmasında devam eden gecikmeler", "hukukun üstünlüğü ve demokrasinin baltalanması", "adil, şeffaf ve hızlı bir çözüme çağrı" gibi kelimeler bağımsız, demokratik ve hukukun üstün olduğunu iddia eden bir devlet için hafife alınacak, görmezden gelinecek, "deli saçması" denilecek türden kelime ya da kelime öbekleri değildir. özellikle bu çağrının "bir kez daha" yapılmış olduğunun belirtilmesi, çağrının daha önce de yapıldığının ve abd'nin bu işin peşini bırakmayacağının karinesidir.

geçmişte "bu fakir bu görevde olduğu sürece o teröristi alamazsın" dendikten sonra adli tatilin bitmesini ve pastör brunson'un tahliye edilmesini nasıl sabırsızlıkla beklediği gözümün önünden geçirmem "abd, türkiye tarafından avrupa insan hakları mahkemesinin kararına rağmen kavala'nın tutukluluğu konusunda ısrar ve inat etmeye devam ederse önce 'ağır bir bedel ödetmek üzere hırpalar' ve 'nihayetinde osman kavala tahliye edilir, türkiye'de hırpalandığı ile kalır' şeklinde yorumlara neden olmuştur.

burada acı olan, olması gerekenin (yani hukukun üstünlüğüne saygı duyarak mahkeme kararını uygulamak) iken her nedense bunun yapılmaması sonucunda bir yabancı devletin bu türden mesajlarına ve belki de halde ve gelecekte örtülü ya da açık yaptırımlarına muhatap olunacağının öngörülememesidir.