anadolu'da çok az insanın safkan türk olması gerçeği

genetik olarak incelendiğinde ortaya çıkacak durum. 1071'de "anadolu'nun kapıları türklere açıldığında" anadolu halkları tası tarağı toplayıp göç etmemişler, siyasi iktidarın yönetimine girip asimile olmuşlardır. bu halkların dilleri, dinleri vs değişmiştir. bazen arkaik bazı adetler ve kültürler halen devam eder. herkesin memleketinde bu arkaik adetlere örnekler verilebilir.

bu durum sadece anadolu için değil, bütün dünya için geçerlidir. mesela ingiltere'de 9.000 yıl önce yaşamış ve bir mağarada kalıntıları bulunmuş cheddar man'in aynı coğrafyada yaşayan 300. göbekten torunları vardır. göbekli tepe çevresinde yaşayan günümüz insanları da muhtemelen o civarda yaşayan neolitik çağ insanlarının torunlarıdır. neolitik çağdan sonra binlerce yıl hititler, urartular, sümerler, roma, türkler, araplar v.s. bölgeyi ele geçirse de orada yaşayan insanlar hep var olmuşlardır.

o yüzden kafatası milliyetçiliği yerine atatürk milliyetçiliğine sarılmak durumundayız. vatanımız türkiye ve kendini türk olarak hisseden herkes türktür.

mesela bu vatandaşlarımız:



kendilerini türk olarak görüyorlar ve arap olarak adlandırılmaktan hoşlanmıyorlar.

türkçe konuşan herkes türktür.

geldiler yine

entry nick uyumu

#2630368

bu soruya bir cevabım var.
bundan bin, iki bin, üç bin sene önce mobese kameraları yoktu, bugünkü devlet ve ulus biinci, ülkeler arasında bugünki kesin sınırlar, bugünki yasalar, bugünki okur yazarlık oranı ve bugünki toplumsal farkındalık yoktu. bir insanın başka memleketlere gitmesi için çok uzun ve zahmetli yolculuklar yapması gerekirdi. o nedenle yerel bölgeye bağlı kalan ve kendi memleketi içinde evlilikler yapan toprak kökenli bir toplum kavramı vardı. askerlik dışında köy ve kasabasından ötesine hiç çıkmadan yaşayıp ölen birçok insan vardı. bu bağlamda uzun süre ulusların kendi genlerini koruduğunu söyleyebiliriz.
ülkeler genellikle çok sert kanunlarla yönetilirdi ve savaşlar kazananın kesin üstünlüğü ile biterdi.
bir savaşı kazanan taraf yeni ülkeler ele geçirdikçe o ülkeden evllik yoluyla eş alma yoluna gitmiştir.
unutmayalım ki eskiden nüfus cüzdanı, kimlik, suç kaydı, doğum belgesi, vs hiç bir şey yoktu.
kesin sınırlar olmadığı için ülkeden ülkeye geçişler , din değiştirme ve evlilik yoluyla belki yüzbinlerce belki milyonlarca karışma olmuştur veya olmamıştır, bilemiyoruz.
tarih akışı içinde geriye gidip müdahale edemeyeceğimiz için bugüne değin olagelen karışmalar artık sorgulanamaz.
ancak bulunduğumuz yüzyıl ve sonrası için bu sorgulanabilir..

safkan türk diye bir şey olamaz. çünkü zaten bir kere "türk" kavramı bir ırkı değil, bir milleti, dili ve kültürü ifade eder. milleti millet yapan unsur ise ırk değil dildir. özellikle eski çağlarda apaçık bir ten rengi, göz şekli farkı olmadığı takdirde, türkler arasındaki genetik köken farkını belirleyebilecek herhangi bir bilimsel yöntem elbette ki mümkün değil idi.

tarih boyunca türkler yerleşik kültürlerin aksine dünyanın birçok noktasında yayılım göstermiştir. bu yüzden coğrafya da zamanla türkler arasındaki fenotip üzerinde muazzam farklılıklara yol açmıştır. örneğin kuzey steplerinde varlık göstermiş kuman-kıpçak türkleri ve oğuz türkleri arasındaki fenotip birbirinden çok farklıdır. kaldı ki türklerin genetik orijinleri sadece orta asya ile sınırlı değildir. sibirya, uzak doğu gibi elementler de türk tarihinin başlangıcından itibaren etkilidir. türklerin tarih sahnesine çıktığı zaman diliminde bile ortak bir genetik kökenden söz edemezken, mançurya'dan ispanya'nın kuzeyine kadar yayılmış farklı farklı türk toplulukları için de şunlar gerçek türktür, bunlar çakma türktür demek saçmalığın daniskasıdır.

anadolu halkı küçücük alanda en fazla çeşitlilik gösteren halklardandır. bunu zorlu coğrafi şartlarıyla kısa sürede talan edilemeyeceği için kavimlere uzun seneler yurt olmasına borçludur. anadolu insanına osmanlının sonuna kadar rumi(anadolulu) demek doğrudur. atatürk türkiyesiyle beraber sınırlarımız içindeki her vatandaşa türk denilmiştir.

türk siyasetinin duayeni, sağcı süleyman demirel, "herkes ben lazım, ben kürdüm, ben arabım, ben arnavutum, ben rumum, ermeniyim, boşnağım, çerkesim dese bu memlekette türk kalmaz" diyerek konuyu çok veciz bir şekilde özetlemiştir.
birinci dünya savaşından önce bu ülkede tüm müslümanlar türk sayılıyordu. ırkçı türkçülük ittihat terakkiyle bu topraklara girmiş, kemalizmle de kurumsallaşmıştır. siz bakmayın sizlere anlatılan "atatürk milliyetçiliği" mavallarına. atatürk bu topraklarda dünyanın en büyük antropolojik(!) araştırmasını yaptırarak 60binden fazla insanın kafatasını ölçtürerek safkan türk seçtirmiştir. (bkz: afet inan)

at mıyız la biz "safkan" ne demek. bu safkanlık insanlarda olan bi özellik değildir. bi' anlayın artık.