anlık mutsuzluk veren şeyler

kitabıma çay döküldü!

yemekte tavuklu pilav olması. tavuk ve pilavı ayrı istemiştim oysa ki.

tıkladığınız sayfanın hata vermesi.

vpn'nin çalışmaması.

bakın şimdi ben gayet iyi huylu bir insanım öyle kolay kolayda sinirlenmem fakat anlık mutsuzluğa çok güzel bir örneğim var.

ortalama kasan bir kardeşinizim derslerim iyidir ayıptır söylemesi alttan üstten oradan buradan her yerden ders alıyorum o yüzden sabah 9da derse girer akşam 21.00de çıkarım.

günün yorgunluğu ile yurt yemekhanesine geldim ve gördüm o da ne köfte patates! hayatta en sevdiğim şeylerden biri belkide..

hemen girdim sıraya kısa bir bekleyiş oldu, devamında sıra bana geldi ve ağzımdan şu kelimeler döküldü "az köfte az pattis".

hayattan bezmiş mahkeme duvarı gibi suratı olan dişleri ve vücut yapısıyla trex'ten hiçbir farkı olmayan abla ne dese beğenirsiniz. "ızgara köfte bitti ama sulu köfte var katim mi" dedim ki kat.

fakat hatırlarsanız ben patates de istemiştim ve dedim ki "sevgili muhterem ablacığım eğer köfte suluysa patatesi verdiğiniz köpük tabaklarda yer alan 5 ayrı gözden birine koy. zira patatesim ıslanırsa yiyemem." tamam dedi ve patates kızartmalarını sulu köftenin içine koydu.

kafayı yemiştim günün yorgunluğu ile son enerjimi o an cinnet geçirerek harcadım "ulan moron üstüne basa basa kenarına koy dedim neden gidip suyun içine atıyorsun mundar ediyorsun!?" dediğimde ise şu cevap geldi; "bunlar ayrı ayrı satılmıyor ablası beraber servis ediyoruz" ya ne olacak ne fark eder salak kadın neden yemeğimin içine ettin ki?! gözlerim dolmuştu o yüzden yemekhanede yiyemedim, yemeğimi alıp odamda ağlaya ağlaya ıslanmış kızartma patatesleri yerken youtube dan video izledim.

sevdiğim radyocu covid olmuş.

evet zeki!!!

umarım iyileşir hemen.

bütün takipçilerinin aslında bot olduğunu öğrenmek.*

saniye bile değil; saliselik üzüntülerdir. günü bitirip duşa girdiğinizde uzun metrajlı film halinde düşer gözlerinizden..

sözlüğün bir ayıbını ifşa ettik, açıklama yapacaklarına başlığı silmişler işte bu beni üzüyor...

kışın kışın elleri yıkarken bileğinden akıp içeri kaçan su. o kol ıslanıyor ya! işte o vakit çıldırıyor insan. hayat böyle acımasız işte.

günbatımı. mutsuzluk değil de hüzün veriyor anlık. insanın ağlayası geliyor.

halka yüklenen ağır vergiler anlık can sıkıyor. derdim kişisellikten çıktı artık.

sigaranın bitmesi ve alana kadar geçen süre beni acayip mutsuz ediyo.

ıslak terliğe çorap ile basmak.

evdeki iki çakmağın da gazı bitmiş. aşırı moralim bozuldu bu duruma. her sigara yakacağımda iki çakmağı birbirine tutup ortaklaşa ateş çıkartmaya uğraşıyorum!

yemekten yabancı bir cisim çıkması.

bu hayat nereye gidiyor hissi arada gelir can sıkar

sigaram bitti.

tuvalete çıkamamak