asgari ücrete zam saçmalığı

asgari ücrete her sene şu kadar zam olmalı bu kadar zam olmalı diye oturup tartışılıyor. asgari ücretin her yıl daha fazla zamlanması zarardan başka bir şey değildir. çünkü vatandaşın alım gücü düşük ise asgari ücretin yüksek olması bir anlam taşımaz. ücrete zam geldiği zam devlet zaten kısa bir süre sonra yada önce bazı temel ihtiyacımız olan şeylere zam yaptığı için piyasadaki bir çok ürün fiyatı yükselir asgari ücrete yapılan zam olayının bir anlamı kalmaz peki ne yapmak gerekir üretim yapmak gerekir ve böylece ucuz ürün elde edilir alım gücü artar. bunun dışında uygulanan herşey yama yapmak gibidir pek fayfası olmaz.

tamam hadi üretelim, ne üretiyoruz!
klişe üretmeye başlayalım isterseniz o daha kolay, senelerdir yaptığımız şey.

neden diğer maaş alıcılarına dair bir sorun yokken sözkonusu asgari ücret alımı olunca herkes analizci kesiliyor?

yahu açlık sınırı altında maaş alıyoruz zaten daha ne kadar artmayacak?

hem maaş artsın hem de alım gücü iyilessin demek çok mu zor?

saçmalık, asgari ücrete yapılan zamda değil asgari ücretten kesilen vergidedir.

öncelikle gelir ile kzanç arasındaki farkı göz önünde bulundurmamız gerekir. şirketler kazançları üzerinden vergi öderken bordrolu yani maaşlı çalışanlar ise gelirleri üzerinden vergi öder. daha da açmamız gerekirse; şirket yöneticisi geneleve gidip oradan aldığı fişle vergisini düşürebilir. "bakın para karşılığı mala vurdum ve masrafım oldu, kazancım azaldı" diyebiliyor. yılsonuna kadar yapmış olduğu bütün harcamaları ödeyeceği vergiden düşüyor. asgari ücretlide bu imkan yok. daha maş eline geçmeden hoop vergi kesintisi yapılıyor.

avrupa ve abd'de her çalışan kesintisiz maaşını alır. sene sonunda yapmış olduğu harcamalrı belgeledikten sonra kalan parası kazanç sayılır, sosyal güvenlik primi ve sağlık sigorta primlerini de lendisi yatırır ve onun üzerinden vergi öder. böylece eliyle vergi, sigorta primi yatırdığı için devleti yönetenlerin yapmış olduğu harcamalara dikkat kesilir "benim vergilerimi nereye harcıyorsun birader" diye hesap sormaya başlar.

15 yıl kadar önce almanya'da yaşayan bir tanıdığıma yaz tatilinde biraraya geldiğimizde sormuştum: "sizin orada piyango ikramiyelerinden ne kadar vergi kesiliyor?" diye. verdiği cevap çok ilginç gelmişti: "ikramiyeyi hiç kesinti olmadan tamamını alıyoruz. 1 yıl içinde harcadığın miktar için vergi ödemiyorsun. böylelikle para ülke ekonomisini hareketlendirmiş oluyor. sadece ikramiye çıkan kişi değil, ona ev, araba, arazi, çeşitli emtialar satanlar da kazanmış oluyor" dedi. bu yılbaşı çekilişi 100 milyon. diyelim tam bilete çıktı. kazanan kişiye vergi kesintisinden sonra 80 milyon ödenecek.

toparlayacak olursak, başta asgri ücretliler olmak üzere bütün bordrolu çalışanlar gelirleri üzerinden değil de aynı şirketler gibi kazançları üzerinden vergi ödemeli.