askerde sakal tıraşı olmak

ancak eli hızlı, pratik insanların yapabileceği bir işlemdir. lavabo başına 5 asker düşer. zahmetlidir.

koğuş kalk ikazından sonra uyanırsınız vakit ancak üstünüzü başınızı değiştirmeye ve yatağınızı toplamaya yeter...
bir de büyük tuvaletiniz varsa imkansızdır. ya tuvaletinizi yaparsınız ya da tıraş olursunuz. bazen ikisini birden unutmanız gerekir. çünkü zaman çok dardır.
o nedenle bazı akıllılar gecenin ikisinde üçünde uykularından feragat edip sakallarını henüz kimseler yokken rahat rahat keser, tuvaletleri varsa yaparlar. sonra da üstlerini değiştirirler. tekrar yatağa girerler. ve uykularına kaldıkları yerden mışıl mışıl devam ederler.
şimdi diğerleri düşünsün diyerek sözlükte sevdikleri kızı hayal ederek uykuya geçebilirler.
mır mır tarzında kedi gibi ses de çıkardıkları duyulabilir.

"yarı köse" olmanın hazzını ve kolaylığını yaşadığım 7 ay. millet köpüklerle, günlük tükettikleri permatiklerle uğraşırken, tek bir mach3 ile askerliği bitirdim. köpüğe, sabuna falan gerenk yoktu, çarp suyu yüzüne cırt cırt tamam, 2 dk. gerçi sonradan sıklaştılar ve sertleştiler. sabah tıraş olup, öğle içtimasında tekrar olması gerekenler vardı, adamların yüzü, sona alınmış ufo gibi geziyorlardı.

herkes tüp köpükle oluyor. bir tanesinde bile tıraş sabunu yok. mükemmel bir deneyim ama. düşünsenize. millet tıraş köpüğünü suratına çalıyor siz fırçayı sabunla köpürtüp öyle çalıyorsunuz.

ilk gün tek bıçakla oluyum derken yüzüm mayın tarlasına dönmüştü. 3 bıçak iyi ki bulunmuş.
bi gün tıraş olmayayım zaten maske takıyoruz demiştim o gün korgeneral ziyarete gelmişti. benim bahtım kalp ben.

soğuk suyla tıraş olmaya alışmaktır.
aslında soğuk su daha iyi.
cildi ferahlatıyor.

kıbrıs gibi su sorununun bitmediği bir coğrafyada yaptıysanız cildiniz patates tarlasına döner.
(bkz: tıraş bıçağının işe yaramaması)
(bkz: tek damla su yokken tıraş olmaya çalışmak)

strese hiç gelemediğim için gece iki üç gibi kalkar uykudan çalıp rahat rahat, dinlene dinlene tıraş olurdum. her türlü işimi rahat rahat hallederdim. sonra üstümü başımı değiştirip tam hazırlıklı bir şekilde yatağıma tekrar geri dönerdim.

geriye bir tek botları bağlayıp yatağı düzeltmek kalırdı. diğerlerinin zamanla olan yarışını zevkle izlerdim.. kısa süreli askerlik maceramda böyle güzel anılarım da mevcuttur.

nerede nasıl olursanız olun. herkesle tamamen aynı olmayın.
zaten herkesle aynı şeyleri yapmak durumundasınız. bari tıraş olma, tuvalet yapma saatleriniz farklı olsun.
bu da bir şeydir.