1.
bir paolo nutini şarkısı. 12 yaşındayken kaybettiği babası için yazmış şarkıyı. bunu öğrenip dinleyince de daha fazla etkiliyor insanı.
autumn leaves under frozen souls
hungry hands turning soft and old
my hero cried as we stood out there in the cold
like these autumn leaves i don't have nothing to hold
handsome smile wearing handsome shoes
too young to say, though i swear he knew
and i hear him singing while he sits there in his chair
while these autumn leaves float around everywhere
and i look at you and i see me
making noise so restlessly
but now it's quiet and i can hear you singing
"my little fish don't cry, my little fish don't cry"
autumn leaves are fading now
that smile i lost, well i've found somehow
'cause you still live on in my father's eyes
these autumn leaves, all these autumn leaves
all these autumn leaves are yours tonight
autumn leaves under frozen souls
hungry hands turning soft and old
my hero cried as we stood out there in the cold
like these autumn leaves i don't have nothing to hold
handsome smile wearing handsome shoes
too young to say, though i swear he knew
and i hear him singing while he sits there in his chair
while these autumn leaves float around everywhere
and i look at you and i see me
making noise so restlessly
but now it's quiet and i can hear you singing
"my little fish don't cry, my little fish don't cry"
autumn leaves are fading now
that smile i lost, well i've found somehow
'cause you still live on in my father's eyes
these autumn leaves, all these autumn leaves
all these autumn leaves are yours tonight
devamını gör...
2.
romantizm akımının baskın olduğu dönemlerde realizm akımını benimseyerek ortaya çıkmış barbizon okuluna mensup fransız ressam jules dupré'nin (1811 - 1889) yaklaşık 1865 tarihli tablosunun adıdır autumn.
paris'in kuzeyindeki compiègne yakınlarındaki bir ormanda çizilen tabloda ön planda uzun, yaprakları dökülmüş bir ağaç gözükür. kapalı bir havanın hakim olduğu sahnede büyük ağacın önünde yatan kesilmiş bir ağaç ve arkasında sıralanan görece daha az fark edilir diğer ağaçlar görüntüyü kaplar. insan figürü fark edilemeyecek kadar küçüktür. doğanın karşısında insanın önemsizliği ve küçüklüğü tabloda canlanır.
ünlü ressam vincent van gogh'un 1882 yılında hollanda, lahey'de gördüğü bu tablo onda derin bir tesir bırakmıştır. daha sonralarına kardeşine şöyle yazar:
‘ıt expresses that moment and that place in nature where one can go alone, without company.’
tablonun; bir insanın kimsesiz bir şekilde, yanında kimse olmadan gidebileceği doğadaki o yeri, o anı yansıttığını, anlattığını söyler.
kaynakça: wikipedia, demesdagcollectie.nl/en
paris'in kuzeyindeki compiègne yakınlarındaki bir ormanda çizilen tabloda ön planda uzun, yaprakları dökülmüş bir ağaç gözükür. kapalı bir havanın hakim olduğu sahnede büyük ağacın önünde yatan kesilmiş bir ağaç ve arkasında sıralanan görece daha az fark edilir diğer ağaçlar görüntüyü kaplar. insan figürü fark edilemeyecek kadar küçüktür. doğanın karşısında insanın önemsizliği ve küçüklüğü tabloda canlanır.
ünlü ressam vincent van gogh'un 1882 yılında hollanda, lahey'de gördüğü bu tablo onda derin bir tesir bırakmıştır. daha sonralarına kardeşine şöyle yazar:
‘ıt expresses that moment and that place in nature where one can go alone, without company.’
tablonun; bir insanın kimsesiz bir şekilde, yanında kimse olmadan gidebileceği doğadaki o yeri, o anı yansıttığını, anlattığını söyler.
kaynakça: wikipedia, demesdagcollectie.nl/en
devamını gör...