amaçsızca yürüyordum yine. burada değildim sanki. olmam gereken yere gidiyormuş gibi. umutsuzca yürüyordum. üzerimden yağmurlar geçmeye başlayınca aklıma düştü bu parça. bir türlü gelmeyen baharları ve ne vakit gideceğini hiç bilmediğim güzü düşündüm. sol yanımı ve sızlayan eklemlerimi umursamadım. asıl acı çok daha derinlerdeydi. göğe baktım, seslendim. düşen yağmurlar yüzümden aşağı doğru süzülürken tam tersini yapabilmeyi umdum. damlaları geri yollayabilseydim sesimi duyar mıydı? mesajımı alır mıydı koca gökyüzü? hüznüme ortak olur muydu? derman bulabilir miydi? hayallerimi bana getirebilir miydi? etrafımızdaki onca kiri alıp temizleyebilir miydi? bizi alıp ait olduğumuz yere götürebilir miydi?

sesleri duyuyorum. aynı anda söylüyorlar sanki; uçsuz bucaksız gökyüzü, duy bizi!



eskimeyen bir parça. yağmur damlası gibi fakat düştüğü yeri delip geçiyor.
devamını gör...
1999 çıkışlı forever autumn albümünden, bu dünyadan bir lake of tears geçti diye çocuğuma öğreteceğim şarkı. link

“so fell autumn the rain, washed away all my pain”
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"so fell autumn rain" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim