avusturya'da tutuklu bulunan sezgin baran korkmaz'ın abd'ye iade edilmesi

kara para aklamak, dolandırıcılık gibi çeşitli suçlamalar nedeniyle türkiye ve abd tarafından hakkında kırmızı bültenle aranan ve yaklaşık 2 yıldır avusturya'da tutuklu bulunan sezgin baran korkmaz, abd'ye iade edilmiş.

kaynak haber...

dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak deyimi cuk oturmuş hali.
zerabı dışladılar parasını bölüşme derdine düştüler adam kozmik ansiklopedi gibi yapılan tüm pisliği anlattı üstüne faizi ile parasını aldı, şimdi sanık olduğu ülkede kral hayatı yaşıyor.

sütten ağızları yandı ayrana üflediler, halkbank ve genel müdür hakan atilla üzerinden aklanmadık para kalmadı, belli ki zerrabtan aldıkları ders amerikan siyasetine boyun eğip adaletinin esiri oldular.
sen adamın oteline, parasına, malvarlığına çök
adamın otelini ofis niyetine kullan adamı firar ettir sonra tutup susturayım derdine düş.
eh eski mafya kankileriniz bunca pisliğinizi ifşa etmişken, hain ve suçlu diye kaçırttığınız herkes birileri tarafından size! daha doğrusu ülkeye karşı kullanmaktan geri durmyacak.
umarım gelişen olayların pazarlık sonucu türkiye'nin rusya'ya karşı tavır alma isteği olmsın.

iade edilmedi, bu uyanık baktı akape gidici, bana orada kimse sahip çıkmaz, oysa amerikaya gidersem biraz ceza öderim, zaten alın teri dökmemişim, milleti dolandırarak bu paraya sahip olmuşum, bir kısmını amerikaya versem neyim eksilir sanki deyip, itirafçı olur yediğim b*kları anlatır ceza indirimi de alırım, 3-5 sene yatar aynı reza meza gibi, tertemiiiz üstüne cebimde amerikan kimliği ve milyonlarca dolarla keyfime bakarım dedi.

amerika isterken bize vermelerini beklemiyorduk herhalde. hele ki burada adalet birilerinin tekelinde iken. orada itirafçı olur, yolunu bulur.

itirafçı olur ve yatına binip uzaklaşır.

türkiye'nin karizmasının çizildiğinin resmidir!!

türkiye de ilgili kişi ile ilgili devam eden bir yargılama bulunurken, abd bu kişiyi kendi ülkesinde yargılamak üzere istemesi ve dahi alması türkiye açısından çok acı bir tablodur.

diyeceksiniz ki, bu olaya kadar türkiye her hukukî olayda gözetilmiş miydi de, bu olay da karizması çizildi???
cevap; evet maalesef türkiye hemen hiçbir olayda hukukî olarak tanınmadı, kendi ülkesinde olan "cemal kaşıkçı" olayında bile yargılama yetkisi zorla elinden alındı. avrupada da yakalanan hemen hiçbir suçlu türkiye ye iade edilmedi, biz hala bu "suçluluların iadesi" anlaşmalarını tek taraflı olarak işletiyoruz, örneğin italya tarafından aranan bir suçluyu yakaladık mı, hemen italya ya iade ediyoruz. avrupa ülkeleri de bize, hemen bir kırmızı kurdele takıyor, "aferin sana türkiye, hep böyle ol" diyor.

tüm bu şartlar altında, avrupa ve amerika ile "mütekabiliyet" ilkelerini tekrar gözden geçirmemiz gerekmektedir, merhum demirel 'in ifadesi ile "ne kadar ekmek; o kadar köfte" demeliyiz.