ay'ı ve denizi ikiye ayırmak

ay'ı ve denizi ikiye ayırmak arap mitolojisinin "mucizevi" olarak adlandırılan başlıca hikayelerindendir. tabii o zamanlar internet yok, iletişim ağı yok kısaca akıllı cihazlar ve network diye bir şey yok, tv yok, radyo yok, kulaktan kulağa yayıla yayıla günümüze kadar gelmiş.

denizi ayırabilecek kadar mucizevi bir güce sahip olan musa neden firavundan kaçtı?
tabi bir de ay'ı ikiye ayırabilen muhammed, neden mekkeli paganlardan kurtulmak için mağaraya saklandılar?

o zamanlar önüne gelen uçuk kaçık hikayeler yazmış böyle ayırdı böyle yardı, böyle uçtu, böyle kayboldu, böyle cart şöyle curt, örümcek ağ ördü, 300 yıl uyudular, gagalarından pişirilmiş balçık taşları atan ebabil kuşları vb. tarzında. e o zamanın insanlarının bilgiye ulaşımı çok düşük, genel kültür desen yerlerde sürünüyor, insanlarda ister istemez bu hikayelere inanmış. o zamanın insanları bugün yaşıyor olsaydı, "bizi resmen uyutmuşlar" diye içlenirdi.

günümüzde artık bir mucizevi bir durum olmuyor, olamaz da. bu kadar net söylüyorum. çünkü; çağımız bu tür gerçekle uzaktan yakından hiçbir alakası olmayan hikayelere elverişli değil. bu çağ buna izin vermiyor. iyi ki elverişli değil. mitolojik inançlara bağlılık gösteren insanlar olduğu gibi sayıları her gün artan yeni jenerasyonların da (z kuşağı ve alfa kuşağı -şimdilik-) bilişim çağının etkileriyle mitolojik inanç kavramlarından yavaş yavaş vazgeçiyor.

sebep?

yetmez dörtle de çarpıp üstünde tepinmeli.. çünkü görülüyor ki hayvan terli. binlerce yıldır yenmiyor.. bu ne saçma masal kardeşim. öteki kanallar "uçan sabri" diye şarlatan çıkarıp sizden fazla reyting alıyor. çünkü sabri kardeşimiz kanlı canlı somut, elle tutulur gözle görülür, uçmaya gayrette gösteren, sadece az biraz çokça şerefsiz uyanık bi kardeş ve uçamıyor o kadar.. millet gerekirse yeniden şans verir, yeter ki uçsun..
ama ne öyle ayı, denizi ikiye bölmüş müş de, merkür zor kaçmış, mars elinden zor kurtulmuş muş... ne lan bu.. malkoçoğluda yok bu kadar abartı. ki mübarek tek kılıç darbesiyle koca bizansı ayırıyo ikiye.. kıza da zarar verip makyajımı bozmadan...!!
lütfen yani.. biraz yaratıcılık... biraz zeka...

kutsal kitaplarda geçen iki olgu.

bunlardan ikincisinin, yani deniz olayının, bölgedeki hava şartlarından kaynaklı olarak gerçekten olabileceğine ilişkin çalışmalar var. internette de mevcut, yabancı kaynaklarda.

ilki, yani ay ile ilgili olanın da kıyameti anlatan ayetlerde geçmesi, henüz gerçekleşmemiş olduğuna delil sayılıyor.

verimsiz işler, madem geri birleştireceksin, bu kadar enerci harcamak neden?

inanmayan kafirdir..


not; insanın inanası da gelmiyor ya ,neyse.

kişinin yaptığını düşünmek insana inandırıcı gelmeyebilir ama allahın yaptığını düşünmek makuldür.allahın evreni yarattığına inanıyorsan buna inanmak zor olmasa gerek.

ayrıca marsta ezan sesi duyuldu diye bir haber görmüştüm. altına birisi marsta hava yok ki ses nasıl duyulsun demişti. başka bir eleman cevap olarak allah isterse duyulur yazmış. aynen öyle hahah.

önce ayı ikiye ayırmak.
kuran'da kamer suresi 1nci ayettir: "vakit yaklaştı ve ay yarıldı."
şu son 20-25 yıla kadar bu peygamberin ayı ikiye ayırdığına inanılırdı. hatta bir parçasını şu dağın üstüne diğer parçasını bu dağın üstüne koymuş.
zaman geçip buna dair hiçbir fiziksel kanıt bulunamayınca bu olayın gelecekte olacağına dair tefsirler çıkmaya başladı. şurada link
kuran.diyanet.gov.tr/tefsir...
bu tefsirlerin de hiçbir kıymeti harbiyesi yok. ayı "şak" diye ortadan ikiye bölebilecek bir kuvvet yok evrende. büyük bir gök cismi gelip çarpabilir ama bu durumda ikiye bölünmez, paramparça olur. kısaca kuran'ı yazanlar bu konuda sıkı sallamışlar. öyle böyle değil. tam sallamışlar.
denizi yarmak:
tevrat'ta eksodüs'e katılan israiloğullarının sayısı net olarak verilir: 600bin erkek.


böylece kadın ve çocuklarla birlikte 3 milyon civarında bir insan kitlesinden söz ediyoruz. 20şer kişilik sırala ve sıralar arasında 1 metre mesafe olsa
200kmlik bir kervandan söz ediyoruz. sizce böyle bir kervan en dar yeri 5 km olan kızıldeniz'i, (geçtiği yer 200 km) deniz kurumuş bile olsa, geçebilir mi?
kaldı ki böyle bir yarmanın (!) yarattığ tsunamiden söz eden hiçbir kaynak yok.
özetle her ikisi de sağlam yalanlardır. ama bu yalanları yazanların hayal gücüne de şapka çıkartmak lazım.

ayın yarılması ile ilgili ayette " vakit yaklaştı" diye bir cümle geçer ki bundan dolayı olduğu değil olacağı şeklinde bir sonuç çıkıyor.kuranın en tartışmalı ayetlerinden biridir. ayrıca kuranda mucizatlar ile ilgili kesin bilgiler verilirken ay ile ilgili belirsiz bir anlatım söz konusudur.

benim ise anlamadığım bu zamana kadar yüzlerce alim, hoca, ilim ehli gelmiş geçmiş, bunların bu mucizelere itirazı olmamış, günümüzde ise -düz insanı geçiyorum- kendine hoca, ilahiyatçı diyen zevat oturduğu yerden bu kuran'da yok, bu tartışmalı deyip duruyor. kusura bakmayın ama geçmiş ilim sahibine mi inanalım, yoksa kıt bilginizle size mi? ben 1. tarafa inanıyorum.

ay da yarılmıştır, deniz de ikiye ayrılmıştır. bunların bilimsel izahı da vardır muhakkak. şu an aklımız almıyor diye bunları yok sayamam.

arap ve yahudi masalından başka bir şey değildir. fizik kanunlarına hakim olan insanlar böyle zırvalıklara inanmazlar.