başakşehir’de elinde bıçakla yoldan geçenlere saldıran maganda

buradan

ülkedeki kimyasal kullanımı her geçen gün artıyor ve sonuç olarak böyle şeyler yaşanıyor. içmeyin kardeşim şu zıkkımı. ordan geçen insanların ne suçu var? düşünsenize yürüyorsunuz her şeyden habersiz ve methçi bir orhan evladının teki size ve ailenize saldırıyor. bireysel silahlanma şart...

maganda falan değil terörist eylem. simsiyah giyinmiş, suratını kapatacak şekilde başına bişey takmış; kadınlara saldırıyor.
bu planlanmış bir terörist eylem.

anlamı şu yarın işe ya da okula giderken bilmem kaç suç kaydı bulunan onun bunun çocuğu bir maganda tarafından bıçaklanabilirsiniz. gözaltına alınır ve 2 gün sonra adli kontrol şartıyla serbest kalırlar.

özellikle kalabalık yerlerde yaşayan insanların artık topluluk içinde bile güvende olmadığını kabul etmemiz gerektiğini düşünüyorum.

çevresel farkındalığımızı arttırmaya yönelmemiz gerekiyor. yolda yürürken size doğrusu hızla gelen tekinsiz birini daha erken fark etmek belki hayatınızı kurtarmaya yardımcı olabilir.

bu durumda olmak elbette çok acı ancak mevcut durumu kabullenip buna adapte olmaya çalışmak zorundayız. diğer türlü sosyal medyada bir günlüğüne haber değeri taşıyan adli bir olayda kurbanlardan biri olarak anılmaktan başka elimizden gelen bir şey olmuyor.

suçlular genelde daha kolay hedef olduğunu düşündükleri için kadınlara saldırıyor olsa da artık kadın erkek fark etmeksizin herkes tehdit altında.

izmit-karamürsel minibüsünde bıçaklanan ve vefat eden vatandaş ben de olabilirdim zira ben de bu minibüslere biniyorum.

o olayda belki şahıslar birbirini tanıyor olabilir veya aralarında husumet olabilir ama olmayadabilir bilmiyorum.

siz minibüste başıma bir şey gelmez diye düşünerek pencereden dışarı bakarken biri gelip sizi boğazınızdan bıçaklayabilir. benim başıma gelmez demeyin çünkü gelebilir. belki kazağınızın rengini sevmemiştir belki tişörtünüzün yazısını okuyup kutsalına hakaret saymıştır bilemezsiniz.

bu yüzden sürekli etrafı gözlemlemek ve olası tehditlere karşı her an hazırlıklı olmak paranoyaklık noktasına gelmenizi doğurabilir ama tam da bu isimde bir kitap var.


bu finansla ilgili bir kitap olsa da mesajının doğru olduğunu düşünüyorum.

kaçarak yaşanacak bir ülkemiz oldu ne güzel.
yardım isteyenden, yardım etmeye çalışandan,önümüzden arkamızdan koşandan kaçacağız.
haksızlığa uğradığımızı düşündüğümüzde "üzerinde bıçak vardır, silah vardır" diye susacağız .

e otur evinde .mis gibi güven ortamı işte.
a pardon söylemeyi unutmayayım, evinde de otursan kapıyı açmayacaksın öyle pat diye.

kurye kargo diye gelir ovv.

panik odaları yapalım evlere. paranoyak gibi içlerinde yaşayalım.

o zaman da elektrik kesilir bir şey olur ölürüz .


aklıma iki tane norveçli geldi. ülkelerinde nasıl öleceklerini biliyorlarmış da hani türkiye'ye yerleşmişler.

kıymetini bilin ülkenin. hep yeni heyecan.

yolda yürümek bile haram oldu ülkede. nefretimi diri tutmaya devam edeceğim. hesap günü* geldiğinde ülkeyi bu hale getirenlerden hesap soracağım.