1.
bugün sabah 9 dan akşam 8.30 e kadar büründüğüm vaziyet-i hal. daha önce beden işçilerine büyük saygı duyuyordum zaten bugün bir kez daha duydum. vallahi parasını bu şekilde kazanan herkesin allah yardımcısı olsun.
üniversiteye giderken hafta sonları bir kahvaltı salonunda garsonluk-komilik yapıyordum sabah 9 da gelip 10 da mesai akşam 10 kadar aldığımız para 100 lira. hafta sonları bir de daha yoğun oluyordu. hiç yaptığım işin karşılığını alıyormuş gibi hissetmiyordum. *söyleniyorduk yurda gidene kadar arkadaşlarla "yok bunun parası çok az da, yok bir dahakine zam isteyeceğiz de vermezlerse de gitmeyiz de falan" :d o kadar konuşuyorduk sonra ki hafta sonu da tıpış tıpış yine gidiyorduk :dd nereye zam istiyon anası satayım sen. benim ihtiyacım da yoktu bu arada ben iş olsun cebime biraz daha para girsin diye gidiyordum, yoksa gitmesem de olurdu ama benim bile dönemin sonuna kadar zam istemeye mabadım yemedi. dönem sonu istedim kabul de etmediler zaten :( allahsızlar 10 lira zam verseydiniz mutlu olurdum ben oysaki. zaten maksat kendimizi iyi hissetmekti
neyse bir gün yurttan sorumlu abi dedi ki işte su indirme işi var 1.5 saat falan sürer 100 lira. tabi ben "tabi abi ben gelirim" falan diye atladım. tabi 1.5 saatte 100 lira olunca zor olduğunu anladım ama daha önce de yapmadığım için zorluğu pek kestiremiyordum. gittik sabahın köründe sanayiye büyük bir yük otobüsü içinde de yalan olmasın 1200 civarı su bidonu var, içmelik sırma su bidonları gibi. 3 kişi gittik yurttan, 3 kişi üst tarafta su bidonlarını arabanın en arkasına koyuyor 3 kişide aşağıdan alıyor. adam sanayiye depo gibi bir şey yapmış, deponun içerisine bir yere koyuyorlar. başta güzel gidiyor tabi çünkü ilk su bidonları arabanın hemen çıkışında alıyon bir adım atmadan arkana bırakıveriyorsun. araba tabi uzunlamasına bayağı var bidonlar arabanın en arkasına doğru uzanıyor ilk bidonlar bitmeye başlayınca yavaş yavaş 2 şer 2 şer su bidonlarını taşımaya başlıyorsun arabanın önünden arkasına doğru. (u: daha önce çalışmış olanlar bilir bir aparatları var takıyorsun bunları bidonun başına götürmesi bir tık daha kolay oluyor.) 3 kişiyiz ama bir abi orada zaten maaşlı çalışan öylesine birer tane götürüyor bazen hiç götürmüyor öyle telefonla takılıyor falan. sadece bunu yapsa okey dangalak dediğimin dangalağı arabanın içinde dikiliyor bazen biz 2 kişi suları zaten zor taşıyoruz kollar titreşimli telefon modunda arkası dönük öylece duruyor yer kaplıyor hıyar evladı. o sularla yön değiştirmekte ayrı bir enerji harcatıyor. böyle insanlar görünce sinir oluyorum zaten ulan hiç mi beyin yok ince fikir yok sende halimize bakıp 2 gram düşünemiyor.
son bir 200 civarı bidon kaldı ama arkadaşlar. ben bittim. vallahi bittim. billahi bittim. kollarım da ki kaslar isyan ediyor "bırak bizi gidelim ağam" diye. parmaklarımın boğumları su topladı sonra patladı. artık taşırken yorgunlukla beraber yanıyor da aparatları kavrarken. dışarıya hiç çaktırmadan dua ediyorum allahım biri daha gelsin yanımıza. iş bırakmakta olmaz şimdi bize bir şey diyeceklerinden değil * ama para da alacağız şimdi adamdan, benim yapabileceğim iş değil kısacası. yurttaki abi benim artık sürüye sürüye getirmemden anladı "sen bırak istersen plottek biraz dinlen" falan dedi ama ben "yok abi dedim biraz yoruldum sadece, ben aşağıya geçeyim" dedim. tamam dedi ben yukarıdan aşağıya geçtim. anasını satayım o daha zormuş alflkşaglkşjasdgkj hem aşağı indiriyorsun hem de içeride uzak bir yere taşıyorsun. neyse dualarla mualarla bitirdik o günü. iş bitiminde anam ağladı lan bu ne işmiş diyorum kendi kendime ammma meğer anam asıl yarın sabah uyandığımda ağlıyormuş. :( 1 hafta böyle yaşlı dedeler gibi elim belimde gezdim. eğilip kalkarken "anam anam anam" falan demediğim kaldı bir tek.
bugün de bayramdan sonra köyde anneannemin yanında kaldım. odun kesme işi oldu 4 traktör römorku odun geldi. köyden iki abi kesiyor testere ile bende el arabası ile alıp taşıyorum sonra diziyorum. geçen ki gene 2 saat falan sürdü bunda ara yaptık ama net 9 saat falan çalışmışızdır. üstüne para da almıyorum :) bir de onlar 6.30 gibi bitirdi işi. ben tek kaldım :( zaten zor tek kalınca sıkıcı oluyor birde. birde kesilen ağaçlar palamut, meşe biraz da gürgen var ağır oluyor onlar. :'( (u: gelince anneanneme ağlayamadım biraz buraya ağlayayım en iyisi :dasfdasdf) neyse anlayacağınız benim büyük bir ihtimalle yarın sabah 9 civarlarında anam ağlamaya başlar. bir ses duyarsanız allah allah bune demeyin yani. annemdir o.
çalışırken düşündüm sen bunu az zaman yapıyorsun şu adamlar her allahın günü fındıktır dal kesmektir odun kesmektir ilaçlamaktır odur budur. full beden işi yapıyorlar. iyi para alıyorlar tabi ama almaları lazım zaten o para sadece yaptıkları işe değil bir de feda ettiği sağlıklarına veriliyor. o adamcağızlar da belli bir yaştan sonra ne bel kalıyor ne boyun kalıyor. zaten fıtık allahın emri. hele bir de uzun bir adamsan geçmiş olsun. allahtan kısa kısa adamlar da oradan kurtarıyorlar. öyle işte sözlük, bazen diyorum ulan plottek sen ne kadar şükür etsen az. allah tüm işçilerin yardımcısı olsun. herkes hakkını verdiği işin parasını hak ediyor ama bu insanlar bir başka hak ediyor.
beden işçisi meslek tanımı : kas gücünü kullanarak taşıma, kaldırma, istifleme, kürekleme, kazma ve benzeri işleri basit işçilik aletlerini gerekli yerlerde kullanarak herhangi bir işte ücret karşılığında çalışan kişidir.
sabah editi: al işte eğilemiyorum. iyi masaj yapabilecek yazarlar veritabanı.
üniversiteye giderken hafta sonları bir kahvaltı salonunda garsonluk-komilik yapıyordum sabah 9 da gelip 10 da mesai akşam 10 kadar aldığımız para 100 lira. hafta sonları bir de daha yoğun oluyordu. hiç yaptığım işin karşılığını alıyormuş gibi hissetmiyordum. *söyleniyorduk yurda gidene kadar arkadaşlarla "yok bunun parası çok az da, yok bir dahakine zam isteyeceğiz de vermezlerse de gitmeyiz de falan" :d o kadar konuşuyorduk sonra ki hafta sonu da tıpış tıpış yine gidiyorduk :dd nereye zam istiyon anası satayım sen. benim ihtiyacım da yoktu bu arada ben iş olsun cebime biraz daha para girsin diye gidiyordum, yoksa gitmesem de olurdu ama benim bile dönemin sonuna kadar zam istemeye mabadım yemedi. dönem sonu istedim kabul de etmediler zaten :( allahsızlar 10 lira zam verseydiniz mutlu olurdum ben oysaki. zaten maksat kendimizi iyi hissetmekti
neyse bir gün yurttan sorumlu abi dedi ki işte su indirme işi var 1.5 saat falan sürer 100 lira. tabi ben "tabi abi ben gelirim" falan diye atladım. tabi 1.5 saatte 100 lira olunca zor olduğunu anladım ama daha önce de yapmadığım için zorluğu pek kestiremiyordum. gittik sabahın köründe sanayiye büyük bir yük otobüsü içinde de yalan olmasın 1200 civarı su bidonu var, içmelik sırma su bidonları gibi. 3 kişi gittik yurttan, 3 kişi üst tarafta su bidonlarını arabanın en arkasına koyuyor 3 kişide aşağıdan alıyor. adam sanayiye depo gibi bir şey yapmış, deponun içerisine bir yere koyuyorlar. başta güzel gidiyor tabi çünkü ilk su bidonları arabanın hemen çıkışında alıyon bir adım atmadan arkana bırakıveriyorsun. araba tabi uzunlamasına bayağı var bidonlar arabanın en arkasına doğru uzanıyor ilk bidonlar bitmeye başlayınca yavaş yavaş 2 şer 2 şer su bidonlarını taşımaya başlıyorsun arabanın önünden arkasına doğru. (u: daha önce çalışmış olanlar bilir bir aparatları var takıyorsun bunları bidonun başına götürmesi bir tık daha kolay oluyor.) 3 kişiyiz ama bir abi orada zaten maaşlı çalışan öylesine birer tane götürüyor bazen hiç götürmüyor öyle telefonla takılıyor falan. sadece bunu yapsa okey dangalak dediğimin dangalağı arabanın içinde dikiliyor bazen biz 2 kişi suları zaten zor taşıyoruz kollar titreşimli telefon modunda arkası dönük öylece duruyor yer kaplıyor hıyar evladı. o sularla yön değiştirmekte ayrı bir enerji harcatıyor. böyle insanlar görünce sinir oluyorum zaten ulan hiç mi beyin yok ince fikir yok sende halimize bakıp 2 gram düşünemiyor.
son bir 200 civarı bidon kaldı ama arkadaşlar. ben bittim. vallahi bittim. billahi bittim. kollarım da ki kaslar isyan ediyor "bırak bizi gidelim ağam" diye. parmaklarımın boğumları su topladı sonra patladı. artık taşırken yorgunlukla beraber yanıyor da aparatları kavrarken. dışarıya hiç çaktırmadan dua ediyorum allahım biri daha gelsin yanımıza. iş bırakmakta olmaz şimdi bize bir şey diyeceklerinden değil * ama para da alacağız şimdi adamdan, benim yapabileceğim iş değil kısacası. yurttaki abi benim artık sürüye sürüye getirmemden anladı "sen bırak istersen plottek biraz dinlen" falan dedi ama ben "yok abi dedim biraz yoruldum sadece, ben aşağıya geçeyim" dedim. tamam dedi ben yukarıdan aşağıya geçtim. anasını satayım o daha zormuş alflkşaglkşjasdgkj hem aşağı indiriyorsun hem de içeride uzak bir yere taşıyorsun. neyse dualarla mualarla bitirdik o günü. iş bitiminde anam ağladı lan bu ne işmiş diyorum kendi kendime ammma meğer anam asıl yarın sabah uyandığımda ağlıyormuş. :( 1 hafta böyle yaşlı dedeler gibi elim belimde gezdim. eğilip kalkarken "anam anam anam" falan demediğim kaldı bir tek.
bugün de bayramdan sonra köyde anneannemin yanında kaldım. odun kesme işi oldu 4 traktör römorku odun geldi. köyden iki abi kesiyor testere ile bende el arabası ile alıp taşıyorum sonra diziyorum. geçen ki gene 2 saat falan sürdü bunda ara yaptık ama net 9 saat falan çalışmışızdır. üstüne para da almıyorum :) bir de onlar 6.30 gibi bitirdi işi. ben tek kaldım :( zaten zor tek kalınca sıkıcı oluyor birde. birde kesilen ağaçlar palamut, meşe biraz da gürgen var ağır oluyor onlar. :'( (u: gelince anneanneme ağlayamadım biraz buraya ağlayayım en iyisi :dasfdasdf) neyse anlayacağınız benim büyük bir ihtimalle yarın sabah 9 civarlarında anam ağlamaya başlar. bir ses duyarsanız allah allah bune demeyin yani. annemdir o.
çalışırken düşündüm sen bunu az zaman yapıyorsun şu adamlar her allahın günü fındıktır dal kesmektir odun kesmektir ilaçlamaktır odur budur. full beden işi yapıyorlar. iyi para alıyorlar tabi ama almaları lazım zaten o para sadece yaptıkları işe değil bir de feda ettiği sağlıklarına veriliyor. o adamcağızlar da belli bir yaştan sonra ne bel kalıyor ne boyun kalıyor. zaten fıtık allahın emri. hele bir de uzun bir adamsan geçmiş olsun. allahtan kısa kısa adamlar da oradan kurtarıyorlar. öyle işte sözlük, bazen diyorum ulan plottek sen ne kadar şükür etsen az. allah tüm işçilerin yardımcısı olsun. herkes hakkını verdiği işin parasını hak ediyor ama bu insanlar bir başka hak ediyor.
beden işçisi meslek tanımı : kas gücünü kullanarak taşıma, kaldırma, istifleme, kürekleme, kazma ve benzeri işleri basit işçilik aletlerini gerekli yerlerde kullanarak herhangi bir işte ücret karşılığında çalışan kişidir.
sabah editi: al işte eğilemiyorum. iyi masaj yapabilecek yazarlar veritabanı.
devamını gör...
2.
vücut işçiliği size sizi unutturur.
devamını gör...
3.
sabah 8 akşam 5 çalışan herkes beden işçisidir. aldığınız diplomanında bir önemi yoktur. neticede verilen işi yaparsınız. o işi kimin yaptığının bir önemi yoktur.
devamını gör...
4.
daha çok gücünü ve bedenini kullanarak iş yapan çok fazla kafa yormadan mesaisini dolduran insan kişisi.
devamını gör...
"beden işçisi" ile benzer başlıklar
seks işçisi
16