benim derdim bana yeter

sürekli isyan eden çilekeş tiplere söylemek istediğim, "dert dinlemek istemiyorum, yeter ulan sizden çektiğim" manasındaki yakarış.

sürekli kendini anlatan insanları kaldıramama durumu. psikologa ihtiyac varsa müracaat adresi burası değil deme şekli.

cidden ya bırakın artık bana dert anlatmayı

"bir akşam bir barda
bir yandan içerken, bir adam yanaştı
bir anda birden, dedi ki, genç, hayat ne kadar adi
dedim, hiç başlama abi
dedi, az anlatsam bari
dedim ki, anlatma
dedim, benim derdim, benim derdim bana yeter
dedim, benim derdim, benim derdim bana yeter" sözlerine sahip bir adet müslüm gürses şarkısıdır.

derdi ile dolmuş taşmış olmasının kimsenin fark etmemesi üzerine gene ona dert anlatanları uzaklaştırmak için oluşan söz dizilimi . benim derdim bana yeter artık anlatma

ais ezhelin sevilen bir şarkısının bi kısmı

bana daima derdini anlatan bir arkadaşıma sadece bir kere derdimi anlatmak istediğimde bana karşı kurduğu cümledir. söyleniş tarzı ve içinde bulunulan duruma göre etkisi değişir.

biri bana selam tanisalim mi dediginde bu triplere giriyorum bende

"bir de sen dert katma bülbül."

yunus emre'nin bülbül kasidesinden bir yer.
aklıma ilk o geldi. bedia akartürk de ne söyler ama.
herkesin derdi kendine göre büyüktür derman olamıyorsan üstüne eklemenin bir manası yok.

annem bu lafı çok ve yersiz kullanmağa başladı ya. bu kadın niye böyle oldu?

hani akşam zeytinyağlı acebek yapar mısın desen, of benim derdim bana yeter uğraşamam şimdi filan diyor.

ya kardeşim zeytinyağlı acebekle senin dertlerinin ne alakası var? dışarıdan yemek söyleyince de ye bunları ye ben yapsam yemezsin diyor.
sanki genç ve alımlı bir hatunum da konu komşu görmeden eve oğlan atıyorum gibi gizli gizli yemek siparişleri alıyorum eve.
zili çalmayın filan diye not düşüyorum siparişe.

ay bu kadınlardan bıktım.

kanaatkar görünen isyandır.

bide beni ugrastirma lafi. evet.