bir askeri dehanın yurtta sulh cihanda sulh demesi

diğer herhangi bir insanın demesinden bin kat daha önemli bir ayrıntıdır, ömrü savaş meydanlarında geçmiş dünya üzerinde hemen hemen bütün ülkelerin ordularıyla karşılaşmış ya da görüşmüş bir italyan osmanlı , bir balkan bir dünya ve bir de kurtuluş savaşı görmüş ve bu savaşların hepsinde de ön cephelerde savaşmış ve dehası döneminin tüm devlet adamları tarafından kabul edilmiş bir askeri dehanın yurtta sulh cihanda sulh ilkesine ortaya koyması bugün ve gelecekte bütün dünya ülkelerinin ve savaşın acımasız yüzünü sadece kitaplardaki hamasi ve romantik hikayelerden ibaret zanneden insanların savaşın insani toplumsal ekonomik kültürel her alandaki yıkıcı etkilerini bilen biri tarafından uyarılmasıdır, bu sözün çok ciddi alınması ve bundan sonra ülkelerin savaşmak için değil barış içinde yaşamak için ne yapması gerektiğini oturup düşünmesi gerekir, mustafa kemal atatürk kurtuluş savaşı'ndan sonra daha önce savaştığı bütün ülkelerle masaya oturup anlaşma yapmıştır bunu onları çok sevdiği için değil ülkesinin artık huzura mutluluğa zenginliğe hak ettiği bilimsel ekonomik endüstriyel ve teknolojik anlamda çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmasını sağlaması için yapmıştı, atatürk'ün bu sözünün ne kadar doğru olduğu ölümünden bir yıl sonra başlayan ve aklaşık 50 milyon insanın ölümüne yol açan ikinci dünya savaşı'nda daha iyi anlaşıldı ve avrupa bu savaştan sonra aklını başına aldı ve bir daha bu savaşların yaşanmaması için avrupa'yı bir ülkeler birliği haline getirdi 50 sene önce savaşan ve birbirini yiyen avrupa ülkeleri bugün aynı masada oturup yemek yiyip tatlı tatlı sohbet etmekteler olan geçmişte birbirlerine savaş ilan eden ihtiyar devlet adamlarına değil cephelerde savaşan gençlere ve ve onların yolunu bekleyen gözü yaşlı anne baba kardeş çocuk ve eşlerine olmuştur işte mustafa kemal bunu gördü ve ben de onun gibi derim ki yurtta barış dünyada barış cenabı allah ülkeme her türlü kötülükten korusun amin

keşke bu sözü gerçekten idrak edebilsek.