bir gün sevmekten sıkılırsam bana kızar mısın diyen kadın

çok yerinde ve hakkı olan bir soru soran ve karşısındaki erkeğin de kumaşının kalitesini anlamaya çalışan kadının sorusudur.

sevilmek gibi sevilmemek de var hayatta..
kimse sizi sonsuza kadar seveceğinin garantisini veremez. bir erkek bunu gurur meselesi veya adı her neyse, öyle bir şey haline getiriyorsa büyük sıkıntı var demektir zaten..
nikahlı karın bile sonuçta bir bireydir ve duyguları ve düşünceleri seninkinden ayrılabilir.. bir gün sana seni artık sevmediğini ve onda heyecana sebep olmadığını ve en doğrusunun yollarınızın ayrılması olduğunu söylemesi çok normaldir.. hatta bu ilişki nihayetlendiğinde mümkünse bir başkasını sevmek istediğini de rahatlıkla söyleyebilmelidir... o kişi bir mülk değil, tapusu da sizin eliniz de değil... bunda anlaşılmayacak bir şey yoktur.
ülkemizdeki erkekler zorlama ve baskı yoluyla bir kadını yanlarında tutmaya çalışacak kadar iğrençleşebiliyor mesela. ya da duygu sömürüsü yapabiliyorlar...
kendine saygısı olan bir insan zaten karşısındaki insanın bu ayrılık talebini anlayışla karşılar. tek taraflı duyguyla bu işlerin yürümeyeceği açıktır.

ne kadar seversen sev o artık seni sevmiyorsa kadına ve duygularına sonsuz derecede saygı duymaya devam etmeli. ve ona problem çıkarmamalı.. hala seviyorsan, gerçek sevginin gereği de budur. sevgi dediğin saygıyı da içinde taşıyacak.. diğer türlüsü bencillik, zorbalık olur...

adam gibi adam karşısındaki insanın ne söylediğine kulak verendir ve onu üzmeyendir.

sevginin pazarlık konusu yapıldığı modern çağda android kadınların talebidir.

ağzına tuvalet fırçası ile vurulması gereken kadındır.
böyle saçma sapan soru ve davranışlarda bulunarak erkekleri kadından soğuttu bazı haysiyet yoksunları.

o gün çoktan gelmiş belli ki, sadece yolunu yapıyor. cevabımsa şu olurdu hayır kızmam ama bundan sonra bırak kendini tozun bile değmesin bana o kadar.