birlikte yaşadığın sevgilinin zamanla kendini salması

sözlüklerde sterilizasyon üzerine destan yazan entellerin dahil olduğu gruptandır. bu tür kızları sadece enteller över. çünkü onlar nerede antin kuntin bir tip varsa övüp, özel mesaj atarlar. kılıbık ibişler.

başlarda hatuna bakıyorsun, nefis. bildiğin lokum. ama zamanla, birlikte yaşayınca birden yürüyen bir patates çuvalı haline geliyor. ter kokusu ve kesif tayt kokusu gittikçe ağırlaşıp, odada nefes almayı zorlaştırıyor.

yarım yamalak asetonladığı oje kırıntıları tırnaklarını iğrenç gösteriyor. ağdaladığı kol altı kılları uzadıkça, "beni bırakmayacaksın di mi" diye her soruşunda içinizden evet diye çığlıklar atıyorsunuz.

bir zamanlar ilginizi çeken o sütyen artık harita gibi olmuş. sararmış iç çamaşırları çamaşır makinesine koydukça mideniz kalkıyor.

keşke bunlar yaşanmasa ama maalesef durum bu. bu hanımlara 20 günden fazla katlanmak akıl karı değil.

elde bir olunca, herkesin kendisini rehavete bırakması durumu. patates çuvalı gibi kendini koltuğa bırakmalar, osura osura uyumalar, göbeğini kaşıyarak küfrederek maç seyretmeler, sağa sola atılan çoraplar-kıyafetler, mama kabı gibi kullanılan orta sehpalar, eşelenerek girilen yataklar, tavana kadar ıslanan ama nadir kullanılan banyolar, dişini fırçalamaya üşenmeler, yürüdükçe yuvarlanan ev tozları, sürekli kaykılarak oturmalar, pis ayaklarını her yere uzatmalar, hesap sormalar, sorumluluk almamalar, her şeyin kendiliğinden oluvermesini beklemeler....
bir dakika dedi ruhum seni mi çekicez her dakika
sokakta hep bir sevimsiz bir bunalım yatakta
geçiniz efendim, geçiniz.