bizi kürt düşmanı olarak büyütürlerdi

sedat peker'in yaptığı açıklamaların bir kısmı.
sedat peker bir çok iddianın konuşulduğu 8.videoda aynı zamanda karadeniz'de çocukların aileri tarafından kürt düşmanı olarak yetiştirildiğini söyledi.

haysiyetsiz, sedat peker geçenlerde de diyarbakır cezaevlerinde kürtlere yapılan baskıları insanlık dışı muameleleri anlatmıştır.

haysiyetsiz dememin sebebi ise bunları bildiği halde o zamanlar söylemeyip susmuş olmasıdır.

kürt gençlerinin o dönemlerde neden dağa çıktıklarını en ala bilen isimlerin başında gelir ayrıca. kendisi, anne babalarına yapılan işkenceler karşısında kürtler dağa çıkıyordu demiştir. ve bunlara sessiz kalarak pkk'ya katılımın o dönemlerde fazlalaşmasında parmakları vardır.

yanlış değil ama eksik. sadece kürt değil aynı zamanda ermeni, rum ve yahudi düşmanı olarak da yetiştiriliyor karadeniz çocukları. türkiye’nin her yerinde sözde eğitim sistemi ile gizliden gizliye aşılanan bu nefret maalesef halkımızı zehirliyor. bu durum yalnızca türkiye içinde geçerli değil. yunanistan’dan çok emin olmasamda ermeni çocukların türk nefreti ile büyütüldüğünü biliyorum. binlerce yıldır aynı coğrafyada yaşayan halkları birbirine düşman eden bu iğrençliğin amacı emin olun ideoloji değil. altında yatan sebep yalnızca maddiyat. sedat peker’i izleyin onu ifşaları yeterince konuyu açıklıyor zaten.

bunu söyleyen sedat peker diye, gerçek olmadığı anlamına gelmez. herkes böyledir ya da herkes bu şekilde büyütüldü demiyeceğim elbette ama, hiç mi ailenizde, çevrenizde (sadece kürt olarak sınırlamayın) farklı mezheplere karşı önyargılı insanlar olmadı. hiç mi duymadınız; erkek kürt diye kızını vermeyen, vermemek için direnen aileleri. ya da kız kürt diye, sonunda evlilik olsa bile o ailede kızı kabullenmeyenleri. ben duydum.
alevi'nin sünni'ye, sünni'nin alevi'ye kız alıp vermediğini duymadınız mı mesela? neyse ki artık bu durum eskisi gibi değil genel olarak.
bu ülke bu kadar çok yönlü, birçok etnik köken ve mezhep çeşitliliği olan bir ülkeyken, bunlar yaşanmadı demek 3 maymunu oynamaktır. bunu hiç duymadım demeyin lütfen.

sedat peker'in itiraflarından bir tanesi. tabii ki daha önce de dediğim gibi sedat peker'i referans alacak değiliz. ya da sedat peker güzellemesi yapacak da değiliz. ancak bu itirafı çok doğru ve daha önemlisi bence bu durumun yanlışlığını fark etmiş ve pişman. ve bence kendi çocuklarını o şekilde büyütmüyordur. allah herkese bu farkındalıktan nasip etsin. amin.

ben çok bulundum karadenizde, genç nesil o kadar değil ama eski olanlar çok tutucu...
ilk sordukları nereli olduğum. sonrasında dudaklarından;
"hepimiz müslümanız, bu memlekette yaşıyoruz, olsun. " gibi övgü mü yoksa, yergi mi olduğunu anlayamadığım bir tümce çıkıyor.
niye yani ne var ki olsun ,neyim var benim? beni kabul etmek için illa din kardeşliği kartına mı sarılmamız gerekiyor?

hoş akçaabatlı, beşikdüzülü, oflu bir sürü tanıdığım var. hatta yaklaşık 10 yıldır aynı binadayız.
gördüğüm şey beşikdüzülü olanlar daha açık diğer insanlara, akçaabatlı olanlar ofluyu beğenmiyor, oflu rizeliyi, rizeli hepsini...

kendi içlerinde sosyal hayatta gram denklik görmezken; dernekler falan aracılığı ile birbirlerine tutunmanın yolunu bulmuşlar.
dernek çatısı altında acayip bağlılar, sosyal hayatta "uyyy gaybana şeydan görsun yüzinuzu, ötede af kur dur" *

sadece karadeniz değil aynı durum trakyada da vardı. son 10-15 yılda yavaş yavaş kırıldı ve kırılmaya devam ediyor.

hatta sadece kürt değil genel olarak anadolu insanı pek sevilmezdi yani trakyada. hep bi kendinden aşağı görme vardı diğer yöreden trakyaya gelmiş insanları.

kürtlere karşı seslice söylenebilmesinin nedeni terör olayları.