çadırların ahbap'a satıldığından haberim yoktu

adamlar artık yalanda sınır tanımıyor.

bu, veledi de kızılay bilmem kim çok fenacı protokol çözücü reisten icazetçi gibi bir unvanı olan doncu, fetocu - hani kınık soy isimli- halk düşmanı puşt doktor ve onun lafı değil mi?

anıra anıra ölesiniz.

(bkz: tabii lan manyak mısın)

malın biri gene yazılarımı okumuş ama anlamamış.
1. ben kızılayı savundum. her zamanda savunurum. yazdıklarım da işte burada. #2441936
2. kızılayla hiç ilğim yoktur. üyesi de değilim şahıslar beni bağlamaz. hiç bir ismi savunmadım. (hakuk levent hariç)
3. okuduklarını anlalacak izanın olsaydı yukardakileri yazmazdın.
4. yazdıklarımın hepsi duruyor. ilgilenen okur aynı şeyi söylüyorum kızılay, ahbapa git çadırını nereden alırsan al, çadırları ben kuracağım dememiş maliyetine çadır vermiş. afad'a nasıl parasıyla veriyorsa aynı şekilde vermiş. ahbap çadırları almış. h. levent defalarca açıklama yaptı onuda mı okumadın? https://mobile.twitter.com/...
5-kızılayın gelirlerini fitre_zekat paralarını vs. linkini attım ama ne okuyan nede okuduğunu anlayan biri var.
6. kızılay'ın eti lokantasından çıkan şerefsiz cezasını çeker tabi ona et verende. ama büyük ihtimalle buda yalan haber.
_şimdi de bakalım sen kimsin hangi hakla benden hesap soruyorsun onu de bakalım. nerenin artığısın
önce haddini bileceksin.
saracak adam arıyorsan yanlış yerdesin. uyarıyorum.
_senin gibi zavallıların uydurdukları yalanları yazdım kuyruk acın oradan mı geliyor. yazdım bundan sonrada yazacağım
depremde soysuz, şerefsizlerin uydurdukları 103 yalan https://www.sabah.com.tr/ga...
edit.
_senin etlerde palavra çıktı, yalana doyamadınız boğulun yalanlarınız da her gördüğünüz başlığa saldırın altını bile okumayın. şimdi kim özür dilemeli zavallı yaratık. git aynaya bak sonrada yüzüne tükür.
www.birgun.net/haber/kizila...
edit.
‘kızılay etleri akp’li vekilin otelinde’ haberine 3 yıl sonra dava
bitlis’te 2020 yılında gazeteci sinan aygül tarafından yapılan ve uzun süre kamuoyunda tartışılan 'kızılay’ın yoksullar için hazırladığı etler akp'li vekilin otelinde' haberine 3 yıl sonra dava açıldı. iddianamede haberin içeriğine değinilmezken gazeteci aygül, açılan davada 'işyeri dokunulmazlığını ihlal' suçundan yargılanacak.https://www.sozcu.com.tr/20...
biliyorum yüzün bile kızarmaz. şimdi o etleri münasip bir yerine sok, ekürilerini de topla ayağımın altından çekil.
edit.

_senin okuma-yazman yok mu gözüne sokuyorum kaç kere yazdım hala kızılay çadırları satmış mı diyor:)) satmış oğlum satmış afad'a satmış, ahbap'a satmış, ankaralı eczacılara'da çadır satmış. 4. madde kör müsün? yazılı değil mi? ama niyetin kıvırmak :))
mal mısın? sığır mısın? gözüne sokuyorum başka nerene sokayım yazdıklarımı görmen için?
zavallısın ama kaşınıyorsun oğlum kerem'ın avukatı ben miyim, bana neden soruyorsun bana ne ne derse desin. ben yazdıklarımdan sorumlu olurum birilerinin ne dediğinden bana ne.
_yazılarımda bir kere bile (kerem) adı geçiyor mu?
_şimdi nasıl kıvıracan sefil yaratık. sen arandın kaşındın yalancı, sözünün arkasında bile duramayan pislik. sana ekürilerini al ayağımın altından çekil demiştim. ama sen cin olmadan adam çarpacağını sandın :))

_bu arada senin lokanta ,etler, otel vs. hepsi bir yerine girdi sende memnunsun ki sesin çıkmıyor. onlar orada kalacak ben buralarda olduğum sürece çıkaramazsın.
yalancı, aşağılık, utanmazın birisin. yazım burada şimdi bir daha atacağım bunu da münasib bir yerine sokarsın.
şimdi s. git. oku belki şimdi görürsün ben şahısları değil kızılay'ı savundum her zamanda savunurum. ama senin küçük beynin alğılar mı hiç sanmıyorum papağan gibi duyduğunu tekrarlarsın.

_benim anladığım bu olay aslında ne kızılay nede çadır, aynı gezi olaylarında olduğu gibi siyasi.

kızılay hayırsever insanların bağışlarıyla, fitre-zekat paraları, kan bağışları ile ayakta durmaya çalışan bir kurum.ama kendisinden çok şey beklenen kurum.nasıl ayakta duruyor bilende yok umursayan da yok.
kızılay'ın gelir kaynakları
1. yardımsever yurttaşların bağışları,
2. üyelerin ödentileri,
3. kızılay pullarının satışından elde edilen gelirler,
4. rozet dağıtımından sağlanan gelirler,
5. devletin her yıl yaptığı yardımlar,
6. gümrükte alıkonulan eşyaların satışından elde edilen gelirler,
7. oyun kağıtlarının satışından elde edilen gelirler,
8. kızılay aracılığı ile dışardan alınan ilaçların, röntgen filmlerinin satışından sağlanan gelirler,
9. afyonkarahisar maden suyunun satışından sağlanan gelirler.
bir kere bile kızılay'ın internet sayfasına girmeyen, (neler yaptığına bakmayan) 5 kuruş bile vermeyen insanlar ''kızılay çadır sattı neden sattı'' diye yaygara edenlere katıldı gidiyor.
ne yıllardır kızılayın kan sattğından, maden suyu soda sattığından, nede afad'a parayla çadır sattığından haberi bile yok. meselenin aslı nedir merak edende yok.
_ahbap'a neden çadır sattı? ne yapsaydı ben çadırları kendim kuracağım, sen git nereden çadır alırsan al mı demeliydi. maliyetini öde al, bende bu parayla yeni çadırlar yaparım demiş.
buradan
buradan
kızılay ne iş yapar.
savaş esnasında yaralılara, yetim kalmış çocuklara, dul kalmış kadınlara; barışta ise deprem, yangın, sel gibi felaketlere uğrayan insanların barınma, giyinme yiyecek gibi temel ihtiyaçları konusunda yardım eli uzatan köklü bir kuruluştur. kızılay aynı zamanda fakirlere, düşkün ve kimsesizlere de yardım eder.
kızılay nereye bağlıdır.
tamamen tarafsız, bağımsız ve yansız bir kuruluştur. kızılhaç ve uluslararası kızılay hareketine bağlıdır. türkiye’de ilk olarak 11 haziran 1868 yılında o zamanki adıyla "osmanlı yaralı ve hasta askerlere yardım cemiyeti" adıyla faaliyete geçmiştir.
www.hurriyet.com.tr/egitim/....

edit. kim bilir hangi ideolojinin kölesi olmuş, okuduğunu da anlamayan zavallısın. engellendin. mallara laf anlatmaktan sıkıldım.
artık öğrendin her kuşun eti yenmez. gerçi uzun bir zaman et yiyebileceğini de sanmam :))
tarzımdır herkese anlayacağı dilden yazarım. insanlara insanca mallara da bu şekilde.

alternatif: "deprem olacağı bize söylenmedi."

yalan ve kulaktan dolma haberlerle, insanların şahsına hakaret edilemez. herkesin görüşü kendinedir. saygı gösterilmek zorundasınızdır.

kulaktan dolma yalan haberi ve doğru haberi algılayamayan ( alıntı verilmiş düşüncelere kastımdır)
insanlarla laf dalaşına girmeyi kendime saygısızlık olarak algıladığımdan cevap dahi vermediğim yazıdır.
afiyet olsun.

benim de haberim yoktu. ama benim evden mesela oturma grubu satılsa haberim olurdu.

4'üncü seviye alarm ifadesiyle alakalı bir açıklama bu.

arkadaşlar diye bahsettiklerinin alarm seviyesini ve ona uygun prosedürü gözardı ettiklerini ima ediyor. 1'inci seviye yani en düşük seviyedeki bir alarmda uygulanabilecek olanı dayatmışlar galiba. çünkü konuşmadaki vurgu, öncelikle çadırların verilip yardımın ulaştırılması ve sonra satış işleminin tamamlanmasına.

kınık'ı sevmiyorum kendisini kurtarmak için bunu diyor olabilir ama o "arkadaşlar" her kimse onlardan da nefret ettim. hepsi sorumlu datlum.

işte o arkadaşlar!

aralarında fatih üniversitesinden mezun olan da var.

(bkz: aşkım bildiğin gibi değil çadır gel sen benim a**ma gir.)

ben bu cihana sığmazam. hakaret dolu ve hatalı görüşlerini neden inatla yazıyorsun? bir yerde dur artık. kopyala- yapıştır eski tanımları üst üste yazınca haklı olmuyorsun. dinlemiyorsun ve anlamıyorsun. bak senin yazdığın dava kısmının açıklaması aşağıda.


"iddianamede haberin içeriğine değinilmezken * gazeteci aygül, açılan davada 'işyeri dokunulmazlığını ihlal' suçundan yargılanacak
www.sozcu.com.tr/20...
biliyorum yüzün bile kızarmaz. şimdi o etleri münasip bir yerine sok, ekürilerini de topla ayağımın altından çekil."

iş yeri dokunulmazlığı ihlali. dava açıldı. sonuç ne belli değil. açtık biz. zaten etler bizde değil diyememisler. neden yakaladın bizi davası. bak yargı taraflı falan diyorlar ya. ona rağmen etler bizde değil, yalan haber diyememişler.

okuduğunu anlamak gerek. ama anlamaya niyeti olmayan anlamıyor demek ki. hala maliyetinden satmış diyor. ulan kızılay başkanı bile kıvırdı, bu yazar hala aynı kafada. güncelleme geldi savunduğun kurumdan. alo. kızılay, afet zamanında ticaret yapamaz, satamaz. satamaz yahu. kafa almıyor mu?

#2442188

t: (bkz: fırıldak)

geç bunları :))
ağustos 2020 tarihli şikayet dilekçesi üzerine başlatılan soruşturma 3 yıl sonra sonuçlandı.
soruşturma sonucunda haberi yapan bitlis gazeteciler cemiyeti başkanı sinan aygül hakkında tatvan cumhuriyet başsavcılığı tarafından “işyeri dokunulmazlığını ihlal” suçlamasıyla 12 ocak 2023 tarihli iddianame hazırlandı. iddianamede gazeteci aygül hakkında sevk maddesine göre 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası istenirken, savcı tck 53. ve 58. maddelerin uygulanmasını da talep etti. yargılama sonucunda aygül ceza alırsa, tekerrürü düzenleyen tck 58. madde gereği aldığı cezanın tamamını kapalı cezaevinde geçirecek.
_bir daha oku:)) bana değil başkasına anlat.
(emin ol bu davanın sonunda başka davlarda sıradadır bu daha ucu. uyanık avukat taktığı iyi bilirim)
senin sinan zaten o yolun yolcusu yalan haber uzmanı gene yakalanmış ))
gazeteci sinan aygül, ‘dezenformasyon yasası’ kapsamında yargılanan ilk gazeteci olacak.
buradan
karşı dava açabilirler. beni bağlamaz sonucuna bakarız. yargıtay, sayıştay, anayasa mahkemesi vs. ne isterlerse yapsınlar.
_bunlar gereksiz çabalar benim için zerre kadar anlamı yok. ben sözümü söyledim. o yaptığı soytarılığın bedelini ödeyecek.
kızılay başkanı kıvırdı ise o kendi ayıbı olur :)) ben kıvırmam ayrıca ben kızılay başkanı savunmadım. kızılayı savundum aradakı farkı anlayamıyorsanız oda sizin probleminiz.

binlerce erdal bakkal var... (bkz: bana öyle bişey söylenmedi , söylense ben gelmezdim .)

bu ahlaksızlığı savunanların olduğunu görünce aziz nesin'e bir kez daha hak verdim.
kerem kınık şöyle bir açıklama yaptı;
"bu çadırlar yine vatandaşlarımıza gitti. burada herhangi bir kötü niyet aramaya gerek yok. ahbap bu çadırları talep etmese biz yine çadırı afad'a teslim edecektik"
adama sormazlar mı, madem afad'a teslim edecektiniz neden parayla sattınız?
sırf desteklediğiniz parti zarar görmesin diye bu ahlaksızlığı görmezden gelmek veya savunmaya çalışmak bu suça ortak olmakla eşdeğerdedir.bunu bilin istedim.

hala bir şeyler anlatan yazar. dava "işyeri dokunulmazlığının ihlali" haber yalanlanmıyor.

anlamı şu; biz bir bok yedik ama yakalandık. yakalayan adam bizim özel bilgilerimizi sızdırdı. yediğimiz boku herkese gösterdi. bu yüzden suçlu.

başkanı değil kızılay'ın yaptığını savunuyorsun. herkes diyor ki (başkanı da dahil) satılmaması gerekirdi. sen diyorsun ki satabilir. hammadde alacak cart curt.

şimdi sallama zamanı.

devletin en güçlü olması gereken kurumunu aciz gösteren açıklamadır. kızılayı bu duruma düşüren, hataların üstünü kapatmaya çalışan tüm sorumluların devlet kurumunu itibarsızlaştırmaktan ceza alması gerekir.

10 şehre etki eden büyük bir deprem olmuş. elinde çadır var. sizin olası afet zamanlarında ne yapacağınıza, normalde çalışma prensiplerinize, yetkilerinize dair bir plan programlama yok mu? bu arkadaş böyle bir afet anında, hangi yetkiyle çadır satıyor. kurumun başındaki adama haber vermeden kafasına göre mi takılıyor herkes, bir hiyerarşi mekanizması falan yok mu?
insan üstünü arayıp bir sorar; depoda 2 bin çadır var bunlara dair bir plan var mı bir yere falan gönderilecek mı diye. eğer böyle bir plan yoksa fazlalıksa, isteyen var deprem bölgesine götüreceklermiş ne yapalım dersin. üstün ver derse verirsin. daha önce hiç oturup konuşmadınız mı böyle bir durum olursa naparız diye.
altındaki adam sana sormadan kafasına göre iş yapıyorsa, siz böyle mi kurumsal yönetiyorsunuz.

ahmet hakan ahbap'a parasını iade edin diyor, adam bakarız diyor buradan
madem haberin olmadan satıldı, sen olsan bedava verirdin, e ver işte geri. bakarız ne ya, kesinlikle vericez biz satıcı değiliz öyle şey mi olur desene. parayla satan adam hakkında işlem yapsana. kden talimat bekliyorsun acaba?