çağrı merkezlerine düzenleme getirilmesi zorunluluğu

başlıktan da anlayacağınız üzere konumuz çağrı merkezleri. 21inci yüzyılın tam anlamıyla kölelik sisteminin yaşandığı mekanlar.

1. satış konusu: eğer satış yapıyorsanız sürekli takım liderlerinizden baskı yersiniz. dün 5 satarken bugün 10 satmanız onlar için başarı sayılmayacaktır, niye 20 satmadın denir. müşteri zaten tam ayrı. tüm müşteriler sanır ki biz onlara bayıldığımız, ya da zenginliklerini bildiğimiz için ısrar ediyoruz. hayır! iknaya gitme zorunluluğum var, yoksa hakkım olan primim kesiliyor! kimse keyfinden sizden hakaret işitmiyor. muhakkak vardır satacağım hırsı ile iknaya gitmeye çalışan ancak çoğunluk zorunluluktan yapıyor.

2. çalışma saatleri: aralıksız konuştuğunuz bir iş yapıyorsunuz. tüm gün yöneticilerden mobbing gırla, günde 100-150 kişiyle konuşuyorsanız en az 10-15 kere küfür ve hakaret duyuyorsunuz. ve bu işi 9 saat yapıyorsunuz. 1 buçuk saat mola desek, 7 buçuk saat aralıksız konuşuyorsunuz. işten çıkıp direkt eve gidip uyurdum. çok yorucu. ve aldığınız maaş asgari ücret! çoğu çağrı merkezi şirketi evden çalışan personeline yemeği bile çok görüyor. vermiyor.

çalışma saatleri ya azaltılmalı, ya da maaş en azından 4250 asgari ücretin olduğu ülkede 7-8den aşağı olmamalı. ki bence en doğrusu çalışma saati 45ten 35lere düşürülmesi.

3. müşteri engelleme: kesinlikle her firmaya, bddk'nın kontrol ettiği bankalar da dahil, müşteri engelleme sistemi getirilmeli. son çalıştığım firmadan ayrılma sebebim sürekli firmayı arayan, her aradığında personele ses çıkaramayacaklarını bildikleri için ağza alınmayacak hakaret ve aşağılamalar kullanan, ardından da o personel hakkında şikayet oluşturan şahıs yüzünden olmuştu. tek suçum da kendisine nasıl hakaret edebildiğini sormuş olmam. en ufak hakaret, küfür vs yok. firma arkamda durmayınca da ayrıldım.

bu gibi bir çok deli var. bunları engelleme yetkisi getirilmeli. her istediklerinde arayıp personel aşağılayamamalılar.

4. ve son olarak firmalara düzenli denetim: personelin müşteriye saygılı olması zorunlu iken müşterilerin personele istediği gibi davranmasına firmalar müsaade etmemeli. bir yukardaki örnekte o şahsın tek hakaretine uğrayan ben değildim, ilk olmadığım gibi son olmadığım da aşikar. devlet bu konuda da firmaya personelin hakkını savunuyor mu diye kontroller yapmalı. personel bu kadar aşağılanmamalı.

ayrıca haklarınızı bilin. tüm firmalar olmasa da şu an bir çok firma iznine www.iys.org.tr adresinden ulaşabiliyorsunuz. banka aramasın istiyorsanız buradan izinleri kaldırabilirsiniz.

arkadaşlarımdan biliyorum. çm falan arayınca söyleniyorlar, "öfff yine bankadan arıyorlar" falan diye; söylüyorum izinleri kaldır diye, "of, puf, kim uğraşcak" falan. izinleri iptal etmeyip söylenmeye de devam etmeyin.

güzel paralar dönen bir mecra da bu gibi düzenlemeler yapmak zarar etmek anlamına gelir ve bu yüzden yapacaklarını sanmıyorum. ama paralel evrende belki de çalışma şartları mükemmel olan şirketler olabilir. bunu ancak iyi çocuklar olursanız görebilirsiniz.

çağrı merkezlerindeki sorunları belirttiğim başlık.

destek olunursa sevinirim.

sayın yazarlar. entrymi beğenene kadar entry yazsanız sizce de daha mantıklı değil mi?

tanım: çağrı merkezlerindeki rezaletlerin son bulması için bir çaba.