çalışan kadın vs ev kadını

çalışan kadının daha çok yorulduğu versustur. ev kadını sadece ev işlerini yapar. çalışan kadınlar ise hem işe gider hem de evdeki işin çoğu yine onların sırtına yüklenir.
psikolojik olarak ise çalışan kadının genelde(iş yerinde sıkıntılar yaşayanlar hariç) daha iyi durumda olduğu görülebilir. aslında ev kadınının kendini geliştirmek öğrenmek için daha fazla vakti vardır ama düzensiz bir vakittir. bu boşluk da psikoloji için iyi değildir.

çalışan kadın ev kadınının yaptığı kadar ev işi yapmıyordur ama. ikisi de ayrı ayrı deneyimlemiş bir kadının yorumu ancak gerçekçi olabilir benim için.

az önce tv de bir anket sonucu vardı anket yapılan kişilerin yüzde 41 eşim benden izin almadan çalışamaz demiş. bir bok değişmez bu ülkede.

şu bir gerçektir çalışan kadının ailesi dağınık olur.
baktığınızda çocukları üzerindeki kontrolleri daha azdır.
tabi nerede çalıştığına bağlı olarak daha anne sevgisinden uzak yaşamış çocuk yetişmesi muhtemeldir.
şu sokakta gördüğünüz "öff annem gerizekalı ya bi sigara yatırmıyor" diye gezen gençler çok yüksek ihtimalle bu tip ailelerden çıkar.
sözünözü : genelleme yapmayı sevmem ama aile kuracaklar için iyi bir emsal değillerdir.

mevzu beni hiç alakadar etmez ama aklıma bi şey geldi söylemek istedim. birebir şahit olduğum bi olaydı. bi tanıdığım ve eşi çalıştıkları için oğluna bakacak bi yardımcı abla bulmuşlar ve abla 3 - 4 sene çocuğa bakmış. bi gece o çocukla aynı odada uyurken şu duayı ettiğini duydum ,
allahım babamı koru , allahım ...... annemi koru ( kendisine bakan ablanın ismi ) , allahım annemi koru.
kendisine bakan ablayı ikinci annesini üçüncü sıraya koyması beni üzdü , gerçekten üzdü. kimsenin çalışıp çalışmaması beni ilgilendirmez ama kendi şahsıma şunu diyebilirim , çocuğumdan bunu duyacağıma bi süre - en azından çocuğun aklı kesene kadar - çalışmayıp kıt kanaat geçinmeye razıyım.

#224805 peki babalar? demek istiyorum.
babaların kontrolü hiç yok o zaman çünkü sadece çalışıyor ve ev işi bile yapmıyor genelde.
çocuklarla da haliyle anneden çok çok çok çok daha az ilgileniyor. baba o zaman gereksiz bir para aracı?
lan hepimiz baba sevgisinden uzak yaşamışız görüyor musun? pes.

önemli bir şey söyleyeceğim; yıllardır annem de babam da çalışır. artık emekliler ve evdeler de bizim çocukluğumuz böyle geçti. eve gelirlerdi et yemeğine karar verilmişse babam, sebze yemeğine karar verilmişse annem, toplama bulaşık çay kısmı da bize kalırdı. çalışan ailelerin çocukları daha fazla sorumluluk sahibi olur. 3 kardeşiz, kardeşlerim erkek. her çeşit yemeği yapmayı da biliriz, temizliği de, ütüyü de, çamaşır yıkamayı da. evi çekip çevirmek konusunda bu entryi giren primattan 800 milyar strilyon yıl daha öndeyiz. hiçbir sevgiden de mahrum kalmadık çok şükür. üniversiteye gittiğimizde de anne açız diye ağlamadık hepimiz yaptık yedik.

çalışan kadın iyidir. açık görüşlüdür. yetiştirdiği çocuk da daha kültürlüdür.
ev hanımları müge anlı izleyip gıybet yapar genelde. bunun yetiştidiği çocuk böyle saçma sapan entryler girer işte.
günde 200 kelime dışında kelime de kullanmazlar. çalışan kadınlar min 800 kelime kullanır. daha zekidirler yani.

ev hanımlığı benim için aslında terfi almak gibi bir şeydi. çünkü kendimi bildim bileli çalışıyorum.
şu düşünce tarzlarını gördükten sonra kimse kusura bakmasın kendimi o sınıfa sokamam. inadına çalışacağım galiba. kafalara bak. inanılır şeyler değil. gerçekten değil.

çalışan kadının her şekilde alacağı versustur.
yaşasın işçi emekçi kadınlar.
evde oturup elti çekiştirmedikleri için her zaman ilerde olacaklardır.
yetiştirdikleri çocuklar da daima pırlanta gibi parlayacaktır. net.

ekonomik özgürlük.
refah düzeyi yüksekliği.
kaliteli yaşam.
özgüvenli kadın hede hödö türkiye şartlarına bakılınca kabul edilebilir şeyler evet.

ev hanımları silik pısırık tipler değildir bu arada. gayet sosyal olanları mevcut.

lakin yine de çalışan kadın alır diyorum çalışan bir kadın olarak.
işin çocuk büyütme kısmı ise tam bir muamma çalışan kadınlar için. zaten ev ve işe bölünen kadın bir de çocuğa bölünmek durumunda kalacak. o sebeple hadi bebek yapalım demeyin. planınızı hazırlayın ve uygun vakti bekleyin.

tabii ki ev kadını. elti çekiştirmek, müge anlı ve esra erol izleyip gıybet etmek bir de çakıl taşı gibi çocuklar yetiştirmek herkesin harcı değil.

niye kadınları kategorize edip ayırma ihtiyacı duyuyoruz ki? çalışan kadın olsun ev kadını olsun her ikisi de başımızın tacı. ben de çalışan bi kadınım ama ev kadınını asla yok sayamam. ama ev kadınlığı en büyük hayalimdir lakin emekli olmama yıllar var. *

yeni çocuk yapmışsa, çocuğu daha kendine bakamayacak durumdaysa ve çocuğa bakabilecek bir büyük kardeş yoksa ev kadını.
bakıcıların ve büyük anne-babaların kalbi kırılmasın fakat çocukların her zaman kendi anne-babaları tarafından yetiştirilmesi taraftarıyım. [#1514052 tanımında neden örneği var.]

diğer tüm durumlarda çalışan kadın. çok kural dışı bir durum yoksa bir insanın çalışmamasının nedenini göremiyorum. açık olayım, eşim çalışmasaydı biraz rahatsız olurdum.

ikisinide oldum.
önemli olan mutlu kadın olmak, gerisi boş.
insanı çalışmaktan daha fazla yoran şey mutsuz olmak.

ev kadınları kazanacak.

çalışan kadın çağın gerçeğidir. ev kadını, çalışmayan kadındır.
diğer yandan elbette ev işlerini, düzgün çocuklar büyütmeyi kucums3memek gerekir. az buz iş değildir. kimi kadın sırf bu yüzden var geçer kariyerinden. bu da makbuldür.

yorulduk artık ya kadınları malzeme yapmaktan insan olarak isteyen çalışır istemeyen çalışmaz herkes kendi yaşamını kendine göre yönlendirir kadın cinayeti kadın hakları şu bu bilmem ne cinayet ve insan hakları cinsiyete göre isimlendirelemez

çalışmaya başladığım genç yaşımda * patronumun* "çalışan kadınlar daha çabuk çöküyor" sözü hiç aklımdan çıkmıyor ama kendisine katılmıyorum. mevzu, çalışıp çalışmamak değil, amaçsız yaşayan herkes daha çabuk çöküyor bence... amacı olan ise, kaç yaşına gelirse gelsin, öyle kolay kolay çökmüyor yoksa tüm gün çalışıp koşa koşa spor salonuna gelen, sonrasında eve gidip çocuklarıyla ilgilenen, sonrasında da evcil hayvanlarını dışarı çıkartan kırklı yaşlarındaki kadınlar olarak bizler* çoktan ölmüştük.

orta okulda, hocanın "anneniz ne işe yapıyor?" sorusuna bir elemanın "ev kadını" demesi üzerine benim o çocuğa ve annesine çok kötü yaptığım bir yakıştırma aklıma ve zihnime mıh gibi yapıştı, üzgünüm çok üzgünüm. *

ev kadını tüm işi kendi yapar, çalışan kadın temizlikçi tutar.

hem evde hem de işte çalışan kadın kadın gibi kadındır. başımın üstünde yeri var.saygı duyarım.överim.

fark göremiyorum ya sen?

ev hanımlığının önde olduğu versus.
benim şahsi fikrim öğretmenlik dışında kadınlar için uygun bir meslek yok. çalışma saatleri çok uzun. insanlar elbette maddi sebeplerden ötürü çalışmak zorunda ama çalışan kadın çocuğuna ve evine yeteri kadar vakit ayırması çok zor.

ben eşime her zaman yardımcı olmaya çalışırım, evlenmeden önce de 10 sene tek yaşadım. ev işlerini yapıyorum, kendi işimi yapmaktan gocunmam. fakat evin düzenini kadın yapar. erkek en fazla yardımcı olur.
çalışan kadın için evi çekip çevirmek zor, çocuk bakmak çok zor.
çocuk bakıcısı en az 10-15 bin alıyor (daha fazlasını da almalı), temizlikçi tutsan aylık belki 5-10 bin ona gidecek. tutmasan bu sefer ev işleri çile olacak.

ben kadın olsam full-time çalışmak istemem.
keşke part-time çalışma imkanı olsa. her meslekte olsa yani. part-time meslekler geçişi meslekler oluyor. benim bahsettiğim normal meslekler.
misal bir mühendis 50 bin alıyorsa part-time mühendis yarı zamanlı çalışıp 25 bin almalı. veya bir doktor 80 bin alıyorsa part time çalışıp 40 bin alma imkanı da olmalı. böylede hem kendine ve çocuğuna daha fazla vakit ayırır hem de diploması boşa gitmemiş.

sonuç olarak kadınlar için çalışmak zor.