celal adan'ın kürtçe konuşan vekilin mikrofonunu kapatması

tbmm'de yaşanan skandaldır. mecliste kürtçe konuşan dem partili gülistan kılıç koçyiğit'in mikrofonu mhp'li grup başkanvekili celal adan tarafından kapatılmıştır.
sorarlarsa barış sürecindeyiz dersiniz. kürtçeye sansür uygulanan bir barış süreci. sizce de ironik değil mi?
buradan

bak sen yav, baççeli üzülür falan da dememiş..
beri yandan apo gelsin meclise diye çığrışıp duruyorlar. peki mikrofonunu kapatacağınız apoyu meclise niye çağırıyorsunuz diye sormazlar mı.. baççeli, apo gelsin derken, ayakta alkışlayan da siz değil misiniz.. anlamadık ki..

meclisin (en azından şimdilik) adı ne?
türkiye büyük millet meclisi
devletin resmi dili ne?
türkçe.

....
ayrıca türkiye cumhuriyeti nde herkes türkçe biliyor ve bilmek zorunda. sen kürtçe yi seviyorsun diye, orada kalkıp türkçeyi bildiğin halde sırf "mesaj verecem" diye kütçe konuşacaksın diye srni anlamk için kimse kürtçe öğrenmek zorunda değil.
benim gibi milliyetçi olmayan adamı bile saçma sapan şeylerden milliyetçi olmaya zorluyorsunuz.

ne olmasını bekliyodunuz abi? türkiye cumhuriyeti burası!

jetskiyle gerdeğe girersen, güvey değil gelin olursun sözünü akıllara getiren olay.

uzun adam ve bahçeli ile dans ediyorsan şaşırmamalısın heval. olayda sorun yok da sizin o safiyane şaşkın havalarınızı görmek komik. oylar düşsün iyice de sen o zaman gör onları. atsız şiiri okuyup poponuza tekmeyi de basarlar. burada ağlama birader. seni akp ve mhp teşkilatlarına alalım.

akp ve mhpnin kürtlerin sadece terörizme yakın olanlarını desteklediğini tescilleyen davranış. öcalan mecliste konuşsun isterler ama vatandaş olarak sen konuşaman bacım. bu arada hala kürt akademisyen ve belediyeciler hapiste, teröristleri aklamaya çalışıyor iktidar.

resmi dili türkçe olan türkiye'nin türkiye büyük millet meclisi'nde yapılmış müdahaledir.
partisinden bağımsız olarak celal adan'ın kim olduğunu bilmeyenler şaşkınlıkla karşılamış.
bilmemek zor ama öğrenmemek ayıp olan. minik bir hatırlatma geçmiş olalım.
sahi sorarlarsa öyle derler de, nedir bu barış süreci denen nane?
oldu olacak meclisi de teslim edelim biz ses etmeden sınırlardan çıkalım isterseniz a...

türkiye cumhuriyeti'nin resmi dili türkçe. sen de türkiye cumhuriyeti meclisindesin, bu ülkenin vekili görünüyorsun, kanunları falan kabul edip bu işe giriyorsun. sesi kısanda değil, bu ülkede geçerli olmayan, ne dediğini kimsenin anlamadığı hebele hubele diyen kişide kusur.

bir de bir taraflarından gün uydurmuşlar 15 mayıs heval dili günü falan diye. yav he he. önce bir devletiniz olsaydı da dil gününü sonra hallederdiniz.

"turan'ın bir ili var
ve yalnız bir dili var
başka dil var diyenin
başka bir emeli var." ziya gökalp

o zaman annesi rus olan milletvekili gelsin, rusça konuşsun. onun da anadili rusça sonuçta. sonra ermeni bir milletvekili gelsin ermenice konuşsun. böyle böyle kimse türkçe konuşmasın mecliste.
sonra da biz konuşulanlardan bir şey anlamayalım, gerek yok anlamamıza; çünkü herkesin anadilini konuşması daha önemli.

önce özgürlük adı altında terörize etmemeyi öğrensin şu kürtler.
alın bakalım bu suriyelilere afganlara, aynısını yapıyorsunuz bir farkınız olsun değil mi?
biraz niyetiniz iyi, içiniz temiz olsun
ülkeyi iyi niyet taşlarıyla bölen böldü zaten
bir de siz niye çıkıp ısrarla sömürme niyetindesiniz
hayır uzun vaadede faydasını göremeyeceksiniz
zafer nidaları atarken daha ingiliz ameirkan ordusu kolunuzdan sürükleyip götürecek farkında değiller.

kolay mı lan öyle ben özgürüm diye dağ bayır dolaşmak
piyonsunuz ahmaklar piyonsunuz.
kolombiyada falan çin metrosu gibi hapishanede yaşam savaşı verirken kafanızı o 6 m2 alandaki her milimine vur vura yanacaksınız.

yaşam amacınız yok bir tek bu kürtüm ben özgür olacammm ülke bölecemm'e tutunup kalmışsınız biraz daha özgün olalım lütfen. makul gayeler bulun.
sevgiler.

aslında öyle bir seviye de olmalıyız ki o konuşmak isteyen konuşabilmeli. ancak öyle kendi kafasına göre gelip konuşmak hem yanlış hem de kendisine verilecek tepki ile başka amaçlar güdüyor denir ve yanlış anlaşılır ki niyetini bilmiyorum belki de amacı sadece kendine gelecek tepki ile beslemektir.

başa gelecek olursak konuşabilmeli fakat her türlü izinler alarak ve söyleyecekleri baştan bilinerek hatta yanında biri onu anlık çevirmeli ki amaç ve niyet sorgulanmasın.

milletin meclisi diyoruz ya hani, o meclis bütün bir milletin meclisi ve bunun bilinci ile orada olmalı. ancak ve ancak başta da dediğim gibi bu belli kurallar içinde olursa hem nahoş olmaz hem de gelecek olan tepki ile gündem olmaz. hatta daha da şık görünür.