cezmi ersöz

türk yazar, şair. kabataş erkek lisesi’nden mezun olduktan sonra istanbul üniversitesi siyasal bilimler fakültesi’nde siyaset ve kamu yönetimi bölümü’nü bitirdi. yazın dünyasına yayımlanan şiir ve eleştirileriyle girdi. reklam yazarlığı ve gazetecilik yaptı.

/



"ne zaman gözlerinin içine baksam biliyorum, ikimizi de aşar, o kapının ardındaki masal."

vayyyyy (bkz: kalender) kıskandım şimdi seni.bu adamın hastasıyım ve bu zamana kadar aklıma gelmedi. üniversite de bütün kitaplarını burs paramla almış bütün seneyi onunla kapatmıştım. o zamanlar leman da orta sayfada yazıyordu. haftalık alıp dergileri biriktiriyordum.

--- alıntı ---

biraz sabahattin ali’nin, "kürk mantolu madonna"sıydın; biraz ahmet hamdi tanpınar’ın, "huzur"da anlattığı nuran ve en çok da nilgün marmara’ydın. ne yalan söylemeli; yine tanpınar’ın "yaz yağmuru" hikayesindeki o büyülü, o uçarı kadında da senden çok izler vardı. masum bir sevinç için, ikbal yakan kadınlardandın sen. bir cinnetin, bir karabasanın yaşandığı bu hayatta artık yoksun. "iyi ki de yoksun" diyorum; çünkü çok acı çekerdin. beynindeki esrar da yetmezdi seni avutmaya. ölümüne kadar sana olan aşkımı bir sır gibi saklayıp bu aşk o derin merhametinle bağlandığın için, sana minnettarım. sen benim için, kırk yılda bir gibisin; öyle eksik, öyle hazin, öyle paramparça...

--- alıntı ---

edebi çevrelerde yazar yerine konulmaz genelde.

bohem.

leman dergisi'nde nihat genç'in yazısını okuduktan sonra arasıra, yine ne demiş gibisinden yazılarına göz attığımız yazar. denk gelip gördüğümüzde tipi ve davranışlarını yazdıklarına yakıştıramadığımız kişi. veya yazdıklarını o haline yakıştıramamıştık.

aşk konusunda yolda kalanlar tarafından zamanında mazot niyetine okunurdu. biz yazdıklarını önemsemedik, bir şey olmadı. 25 yaşını aşanlar için de diyeceği bir şey yoktur zaten.

(bkz: cehennem meleği)

adını görünce aklıma “bana türkçe bir ekmek ver” kitabı gelen yazar ve şair.

şizofren aşka mektup kitabıyla tanımıştım yazarı,şiirsel anlatımı insanı kitabın içine cekiyor,elinden bırakmadan bir çırpıda okuyuveriyorsun.

ortaokul, lise dönemimin kalander yazarı olur ki bir ara maktuplaştığım bile olmuştur kendisiyle.. 13 yaşındayken ilk şizofren aşka mektup kitabını almıştım. babam cok kızmıştı yaşına göre değil diye de gizli gizli okumustum..şimdi ben okutur muyum o yaşta oğluma asla..beni bu kitaplar delirtti net!

ergenler için yazan asla ama asla “edebiyatçı” olamayan kişi.

bu arada sağda solda genç kadınları tavlamak için her haltı yapan biridir.

"haritanın yırtılan yeri" ve "son yüzler" dışındaki tüm kitapları, kapaklarını söktüğünüzde tek kitaba dönüşebilen yazıcı. melankoliyi çıksanız ciddi ciddi ne yazacak dediğim adam. keza şiirleri de bu kitapların dörtlüğe çevrilmiş biçimi. ismini verdiğim kitaplar da röportaj. yani yazıya dökülmesine sebep olup bizzat iç dünyasından çıkmamış kitaplar. bu işlerde ama iyi olduğunu söyleyebilirim ki röportaja konu portler açısından hayli özgün. sen oturup yazma cezmi kardeş, gez dolaş, araştırdıklarını kaleme al.

gözlerini eksik yaşanmış bir bahar gibi kullan;
gülüşünü as, intihar koğuşlarına!…

madem oyun oynuyorduk.
hazır sen bu kadar kaptırmışken rolüne kendini.
perdeler kapanmadan son bir kez, hayran bıraksaydın beni kendine. öyle ki bende alkışlarla uğurlasaydım seni*

cezmi baskın ile karıştırılmamalıdır.