cinsiyetçilik

bir cinsiyetin diğerinden üstün olduğunu düşünmek.

mesela feminizm cinsiyetçilik midir?
ya da maskülizm cinsiyetçilik midir?

bir cinsiyet özelinde, o cinsiyetin hakkını savunuyor olmak, cinsiyetçilik midir?

peki iki cinsiyet olduğunu kim söyledi? ikili sistemi neden kabul edelim?

toplum tarafından bireylere yüklenen sorumluluklar, onları cinsiyet kalıplarına sokmaz mı?

evet.

organ milliyetçiliğidir.

faşizm seneler evvel insanlara akıllı mantıklı bir işmiş gibi gelirdi, günümüzde ise ölmeye çok yaklaştı çok şükür. cinsiyetçiliğin de bir ömrü var, o da son zamanlarını yaşıyor diyebiliriz, umarım.

insanlık suçudur. ömrüm yettiği sürece kadının üstünlüğünü kabul ettirmek ve cinsiyetçiliği yıkmak için mücadele edeceğim.

(bkz: kendi kendisiyle çelişen tanımlar da bugün)

sürekli misilleme yapılan hareketlerdir.

kadında erkekte toplumun vazgeçilmez iki unsurudur , birbirini tamamlar,kadın anne olur erkek baba tartışma bitmiştir

ing: sexism.

toplum tarafından kadın ve erkeğe verilen cinsiyet rolü ile bağlantılıdır. kısaca cinsiyet rollerine örnek verecek olursak: ''kadınlar kırılgandır, kız çocuğu bebekle oynar'', ''erkekler ağlamaz, erkek dediğin silahla oynar'' gibi rollerdir. bu roller masum görülmemelidir çünkü çocuklar üzerinde büyük etkiler oluşturur ve bir cinsiyeti diğerinden üstün hale getirmeye veya bir diğerini aşağılamaya çalışır. buna da cinsiyetçilik denir. cinsiyet rolleri ve bu rollerin yarattığı cinsiyetçilikten ötürü bireyler (kadın erkek fark etmeksizin) zorluk çekmektedir.

cinsiyetçilik, hayırsever cinsiyetçilik [benevolent sexism] ve düşmanca cinsiyetçilik [hostile sexism]'i içerisinde barındırır. hayırsever cinsiyetçilik 'olumlu' gibi gözükse de düşmanca cinsiyetçilikten daha tehlikeli olabilir.

kadın ile erkek eşittir. biyolojik farklılıklar elbette cinsiyetler arası olabilir, özellikle güç konusunda. fakat zaten aynı cinsiyette olanların da birbirinden farklı birçok özelliği vardır. aslında bakarsak herkes birbirinden farklıdır. sırf farklılık var diye cinsiyetçilik yapılamaz, bir cinsiyet diğerinden üstün görülemez. cinsiyet eşitliği, herkese aynı fırsatı vermek, cinsiyetlere rol biçmemek ile alakalıdır.

sosyal medya'nın her geçen gün popülerleşmesi ve televizyon şirketlerinin para kazanmak için iki cinsiyetten birini sırayla yerin dibine sokması veya mağdur olarak göstermeye devam ettiği sürece bitmeyecek olan olaydır.

bayılırım.

naber?

koca devran bu şekilde dönüyor, ayık olalım.

sözlükteki tüm erkeklere nanik.

cinsiyet bizim elimizde olmadan oluşan bir şey x yerine y ya da y yerine x kromozomu gelir ve cinsiyetin oluşur, böyle tesadüfle oluşan bir şeyi üstünlük olarak algılamak ne yazık ki zayıf fikirli insanlara mahsustur. insanın üstün tutacağı tek şey savunabileceği fikirleri ve kazandığı başarıları olmalıdır.

mesela, hakkında tanım yapmak istediğiniz bir başlığın erkeklerle ilgili olanı akışta boy gösterebilirken kadınlarla ilgili olanının yönetim tarafından silinmiş ve yeni tanım girişine kapatılmış olması.

(bkz: erkeklerin kadınları sinir eden özellikleri)



bu da bu konuya ilişkin ikinci ve son tanımım zaten. diğerine ilişkin tanımım ve başlık akışa düşmedi. sanırım (bkz: normal sözlük şikayet hattı) başlığı akışa düşmüyor.

bir tutum ve davranış. genelde sevilmez.
ancak evrim yalan söylemez.

ben cinsiyetçiyim.
evet.

bir kişinin cinsiyetine duyulan ön yargı, cinsiyeti savunmak veya ayrımcılık yapılması olarak tanımlanır.

bir cinsiyeti diğerine yeğ tutar, bu doğru değildir.
evet, yüzyıllar önce mahkemelerde 1 kadının sözüne itimat edilmez imiş, 2 kadın 1 erkek edermiş, yeminine güvenilmezmiş, kadınlar yalan söyler, erkek olmanın ''ağırlığı" kadınlarda bulunmaz gerekçesi ile. bakınız o da cinsiyetçiliktir. ayrımcılıktır. haksızlıktır.

önce insanlık gelir, çünkü cinsiyet insanlıktan 3 ay sonra belirlenir.

birini tanımak isterken nasıl bir kadın, nasıl bir adam diye sormaktansa sadece nasıl bir insan diye sormak daha güzel duruyor. çünkü o önce insan.