1.
anavatan partisi'nin tek başına iktidarı döneminde yaşanmış ve 1994'te ortaya çıkmış olan skandal. skandalın ana unsurları bürokrasi, hükümet ve yeraltı unsurlarıdır. efendim bilindiği üzere anap'ın iktidarı döneminde türkiye liberal düzene iyiden iyiye entegre olmaya başlamış fakat bu iş demokrasi ve hukuktan değil ekonomiden başlandığı için bankalarda, kamu kurumlarında vb. çeşitli rüşvet, yolsuzluk olayları yaşanmıştır*. bunlardan en bilineni de sanırım bu skandaldır.
olay şöyle gerçekleşmiştir: anap döneminde zenginleşmiş bir müteahhit olan selim edes bankanın birine 100 milyon dolarlık bir arsa satar fakat parasını alamaz. bundan mütevellit bankanın genel müdürü engin civan'a giden edes, beyefendiye 3 küsür milyon dolar rüşvet vermiş ve bu meselenin hallini rica etmiştir. gel zaman git zaman mesele hallolmayınca edes parasını istemiş fakat civan "hangi para?" diyerek paranın üstüne yatmaya çalışmıştır.
toplamda 105 milyon dolar kadar bir paradan olan edes bunu yediremeyince dönemin mafya babaları olan dündar kılıç ve alaattin çakıcı'dan yardım istemiş, bu yol yordam bilen abiler de civan'ın koluna sıktırınca olay açığa çıkmış ve davalar başlamıştır.
buradan sonrası şenlik: kılıç mahkemede olaya müdahale çağrısının semra özal'dan geldiğini söylemiş, hükümetin bir rüşvet ağının ortasında olduğu ortaya çıkmıştır. civan ise mahkemede "bu verildiği iddia edilen paranın bir belgesi var mı?" gibisinden abuk bir laf etmiş, buna karşılık edes ise "rüşvetin belgesi mi olur, pezevenk!" diyerek ayarı vermiştir. mahkeme sonucunda civan'da, edes'de hapis cezası almış, civan cezası bitince abd'ye gitmiş ve bir daha da geri dönmemiştir.
**
olay şöyle gerçekleşmiştir: anap döneminde zenginleşmiş bir müteahhit olan selim edes bankanın birine 100 milyon dolarlık bir arsa satar fakat parasını alamaz. bundan mütevellit bankanın genel müdürü engin civan'a giden edes, beyefendiye 3 küsür milyon dolar rüşvet vermiş ve bu meselenin hallini rica etmiştir. gel zaman git zaman mesele hallolmayınca edes parasını istemiş fakat civan "hangi para?" diyerek paranın üstüne yatmaya çalışmıştır.
toplamda 105 milyon dolar kadar bir paradan olan edes bunu yediremeyince dönemin mafya babaları olan dündar kılıç ve alaattin çakıcı'dan yardım istemiş, bu yol yordam bilen abiler de civan'ın koluna sıktırınca olay açığa çıkmış ve davalar başlamıştır.
buradan sonrası şenlik: kılıç mahkemede olaya müdahale çağrısının semra özal'dan geldiğini söylemiş, hükümetin bir rüşvet ağının ortasında olduğu ortaya çıkmıştır. civan ise mahkemede "bu verildiği iddia edilen paranın bir belgesi var mı?" gibisinden abuk bir laf etmiş, buna karşılık edes ise "rüşvetin belgesi mi olur, pezevenk!" diyerek ayarı vermiştir. mahkeme sonucunda civan'da, edes'de hapis cezası almış, civan cezası bitince abd'ye gitmiş ve bir daha da geri dönmemiştir.
**
devamını gör...
2.
suça karışanların yargılandığı ve ceza aldığı, bu zamanlarla karşılaştırılamayacak skandaldır.
sebebi üst cümlededir.
o zamanın 100 milyon amerikan parası sanırım bugünlerin yaklaşık bir milyar amerikan parasına denk geliyordur.
ancak bu meseleden sonra anap denen parti iktidardan iktidarın küçük ortağı rolünü üstlenmiş ve en sonunda kardesi dyp ile 2002'de silinip gitmiştir.
bir ara iktidarı sarsmaya kalkmışlar ancak 2006'da şimdilerde hangisinin olduğu açık ve net olarak belli olduğu üzere iki genel başkandan birinin ağır kolpasıyla yere yapışmıştır.
o zamanlar adı yolsuzluğa karışanın defteri dürülürdü.
ya şimdi?...
sebebi üst cümlededir.
o zamanın 100 milyon amerikan parası sanırım bugünlerin yaklaşık bir milyar amerikan parasına denk geliyordur.
ancak bu meseleden sonra anap denen parti iktidardan iktidarın küçük ortağı rolünü üstlenmiş ve en sonunda kardesi dyp ile 2002'de silinip gitmiştir.
bir ara iktidarı sarsmaya kalkmışlar ancak 2006'da şimdilerde hangisinin olduğu açık ve net olarak belli olduğu üzere iki genel başkandan birinin ağır kolpasıyla yere yapışmıştır.
o zamanlar adı yolsuzluğa karışanın defteri dürülürdü.
ya şimdi?...
devamını gör...