çizim yapan birini görünce beni çizsene diyen tipler

ben genel olarak karikatür çiziyorum. çizimlerimi gören çoğu kişi ilk önce "beni de çizsene" diyor. karakalem ya da portre çizemediğimi söyleyince de "hmmmm" diyorlar. o hmm'da "yeteneksiz" demek.

bilgisayarda makine çizsen bile aynı şeyi der insanlar genelde. ben de endüstriyel ürünsen gel çizeyim diyorum.

canım kendimcilerdir.
insanların kendilerini bu kadar sevmesi beni hep hayrete düşürmüştür.

(bkz: lan defol git başımdan) deyip suratına yapıştırasım geliyor
şu hayatta en nefret ettiğim şeylerden biri

genellikle bu çizimleri insta story paylaşımı yaptıktan sonra çöpe atacaklardır. eğer öğretmenseniz kimseye böyle bir talepte bulunmanıza gerek kalmıyor. çocuklar direkt çizip getiriyor. bir ara çizim konusunda epey yetenekli gençlerin bulunduğu bir sınıfım vardı. sene sonuna kadar elimde farklı tarzlarda bir sürü resmim olmuştu. keh keh keh.

bu tiplerin çok olduğu muhakkak ama hayır demek veyahut fiyat biçmek zor bir şey değil. o yüzden bu konunun çok abartıldığını düşünüyorum. ben de bir şeyler karalıyorum birisi bir şey isteyince ya kabul ediyorum ya da reddediyorum kaprise gerek yok ayol.

otomobil illustrasyonları yaptığım dönemde duyan yazıyordu benimkini de çizer misin diye, kıramadığım gibi 1 saat sonra hani nerde kaldı diye yazıyorlardı sinir oluyordum. ortalama bir çizimin tamamlanması için yaklaşık 4 saat bilgisayardan kalkmaman gerekiyor. ki benim çizdiğim arabalar genelde arka plan vs özendiğim için 3 güne kadar sürebiliyordu...

overlok makinesi miyim demek istediğim tiplerdir.

çevremde fazlasıyla olan tiplerdir.
fazla yetenekli olmamam bir yana, çizdiğim şeyler anime karakterleri oluyor genelde. ya da garip, anlamsız 'canavarlar'. ve buna rağmen gerçek bir insanı çizmem için baskı uyguluyorlar; 'çizersin' diyorlar. çizemiyorum, ne yapayım ya?

lütfen eleştirmeden önce anlayın bizim gibi doğuştan yeteneksiz faniler böyle yetenekli insanlar karşısında nutkumuz tutuluyor ve tabiri caizse köpek gibi kıskanıyoruz

hayır,ben seni neden çizeyim? niye çizeyim?reddedilince de yeteneksiz muamelesi yaparlar. sabır.

sıkça karşılaştığım tiplerdir. özellikle akrabalarımın arasında bolca bulunurlar. ne zaman beni çizim yaparken görseler ''aaa ne güzel çiziyorsun beni de çizsene.'' diyerek başıma üşüşürler. bende portre çizimi yapmayı beceremem zaten yapmayı sevdiğim bir çizim alanı da değildir ama gel de bunu onlara anlat. en sonunda yaptığım upuzun açıklamalarımdan sonra burun bükerek yakamdan düşerler.

benzerini 3/5 ay önce yaşadık; eheheeh. şimdi benim arkadaşım var bir tane(evet evet sadece 1) , dedi ki ben fotoğraf çekicem, hadi doğaya kaçalım.
amenna dedim; mis gibi hava. bunda tabi profesyonel kamera var. ben de daha önce oraya gittiğimden talimat veriyorum arkadan:
‘bak şura cillop burda çek’
‘bak şurdaki ışık iyi’ gibi. evet koca burnumu her işe sokmayı severim.

arkada bizi izleyen bir aile varmış, biz kendimizi kaptırmışız haberimiz yok. adam dedi ki benim küçük kız da şalvar giydi abisi onu da çeksenize.
bir ara şaşkın olarak birbirimize baktıktan sonra, bu ailenin bizi belgesel ekibi sandığını, benim yönetmen arkadaşın da kameraman olduğunu sandığını öğrendik. fırsat ayağımıza gelmiş tabi, hiç bozuntuya vermedik. ehehe. abim dedik, olsa tükkan senin ama patron bizi bekler. bir iki bişey çekip gitcez. 3/5 kere bizi de çekin dediler ama ısrarla. ahh işte bu da böyle bir anımdır.

aynı zamanda enstrüman görünce şunu çalsana diyen tiplerdir