içinde öğütme işinin yapıldığı yapı.
devamını gör...
cahit sıtkı tarancı şiirdir.

suyun kurusun kanadın kırılsın değirmen
yetişir beni öğüttüğün
bırak cahilliğim saflığım gitmesin elden
bilmek yanmakmış büsbütün.
ben ettim sen etme kuzum değirmenci baba
boşuna değil bu telaş
öğrettiğin acı şeyler gelmiyor hesaba
mola ver dönmesin bu taş.
allah'ını seversen yarıda kes bu işi
sürmesin bu korkulu düş
rüzgar dalda bırakır yarı olmuş yemişi
tam olanı düşürürmüş.
devamını gör...
aynı zamanda çok sevdiğim bir sabahattin ali hikayesidir.
"sen sevgiline ne verebilirsin sanki? kalbini mi? pekâlâ, ikincisine? gene mi o? üçüncü ve dördüncüye de mi o?.. atma be adaşım, kaç tane kalbin var senin?... hem biliyor musun, bu aptalca bir laftır: kalbin olduğu yerde duruyor ve sen onu filana veya falana veriyorsun... göğsünü yararak o eti oradan çıkarır ve sevgilinin önüne atarsan o zaman kalbini vermiş olursun...

siz sevemezsiniz adaşım, siz şehirde yaşayanlar ve koyde yaşayanlar; siz, birisine itaat eden ve birisine emredenler, siz birisininden korkan ve birisini tehdit edenler... siz sevemezsiniz, sevmeyi yalnız biz biliriz..."
devamını gör...
" peki ama, bu sevmek midir be adaşım, bir kadını öpmek, onu istemek sevmek midir?
çırılçıplak, soyunarak şehrin sokaklarında koşabiliyor musun?
bir bıçak alarak kolundaki ve bacağındaki adelelere saplamak ve böylece bir nehre atılarak yüzmek elinden geliyor mu?
bir şehrin adamlarını öldürmek cesareti sende var mı? bir minareye çıkarak bütün dünyaya işittirecek kadar kuvvetle bağırabilir misin? aşk sana bunları yaptırabilir mi? iste o zaman sana seviyorsun derim..."
devamını gör...
sasani kralı üçüncü yezdigerd'in hazreti ömerin askerlerince öldürüldüğü yerdir. buradan

içinde değirmen geçen türküler çoğunlukla sünni islam karşıtıdır. şu başarılı bir örnektir değirmen metaforu anti-sünni görüşlerde hep olumlanırken; sünni kaynaklı görüşlerde çoğunlukla yerilmiştir. değirmenine su taşımak tam da bu sebepten olumsuz anlamdadır.
devamını gör...
sabahattin ali'nin bir öyküsü.
devamını gör...
don kişot karakterinin pek geçinemediği şeylerdir.
devamını gör...
öğütme işleminin yapıldığı bir nevi küçük hayat.

öğütülen insan hayatına faydalı bir şeyse sonuç da tatmin edici, değilse tam felaket.
peki bu öğütme işleminde değirmenin rolünü belirleyen kim / ne?
orası belirsiz, belki kişisel öğütülme işlemimiz sona erince anlayacağız, belki de hiç.
devamını gör...
"metruk bir değirmen gibiydim: işe yaramaz, gözden çıkarılmış, kuşların bile uğramaktan vazgeçtiği, yıkılmayı bekleyen bir değirmen. yeryüzünün unutulmuş bu ücra köşesinde, başka birçok şey gibi; iyinin ve kötünün, acının ve mutluluğun arasındaki çizgi belirsizleşmiş, sanki her şey yalnızca zamanı unutmak için yaşanıyor gibiydi."
devamını gör...
masuk asık olunca, asık olunan hastaysa sıhhatinden utanırmıs.
cok baska bir sabahattin ali oykusudur.

-----spoiler----
bir cingene adam, tek kolu olmayan asık oldugu cingene guzeli icin tek kolunu keser. artık aynılardır.
ve sorar: -sen aşk nedir bilir misin?
-----spoiler----
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"değirmen" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim