direksiyon sınavından üç kez kalmak

an itibarıyla içinde bulunduğum iğrenç duygu durumu.

insana bir bok başaramayacağını hissettiriyor. çok kötü bir duygu dostlar.

zaten genellikle çok dikkatli ve her şeyi umursayan biri değilimdir. vitesi değiştirsem debriyaja basmayı unuturum, debriyajı bıraksam arabayı boşa almayı unuturum. ya kalkarken el frenini indirmeyi unuturum. neyse ki arabayı bırakırken el frenini imdirmeyi unutmuyorum en azından.

sanırım şu anda trafiğe çıkmaya hazır değilim ve diğer sürücülere de tehlike arz ediyorum. olur da ezkaza 4. sınavda geçersem de uzun süre araba kullanmayacağım o yüzden. tam bir hayal kırıklığı gerçekten.

duygularımı buraya tane tane dökmek istedim. artık sinirlenmiyorum da. yavşak arkadaşlarım zaten "beceriksiz" "elini ayağını seveyim" diye yeterince söylüyorlar.

sizden de oldukça brutal dalga geçmeler bekliyorum. içinde biraz hard facts de olsun lütfen. bari azcık güleyim heheh...

trafiğe çıkmaya hazır olunmadığını gösteren, ve ciddi bir sermaye isteyen durum.

ama ne olursa olsun bir direksiyon sınavından 4 kere kalmak değildir, bir kere daha kalınmaması temenni edilir.

benim hic anlamadigim olaydir. çunku ehliyet almak gercekten basit bir şey.

ben hic sevmem araba kullanmayi. ki bütün ailem otomotiv sektoründe. ona ragmen sevemedim ve ogrenmek istemedim. mecbur kalana kadar da ehliyet almadim. ehliyeti alirken de araba kullanmayi cok bilmiyordum. sadece basic şeylere dikkat ederek girdim aldım.

dalga geçilecek bir durum değildir. yolda düzgün yürüyemeyen insanların bile araç kullandığını unutmayın. kendinize güvenin, ama boş bir özgüvenle de trafiğe çıkıp başkasının hayatını tehlikeye atmayın..

eğer o ehliyet alınırsa trafiğe çıkmadan özel ders alınması tavsiye edilir.

hayatıma yeniden giren, kalan kadar, onlarla çalışan hocalarında, kursun da keyfini kaçıran durum.
yeteneksiz misiniz?
talihsiz misiniz?
heyecanlı mısınız?
ona göre check edip bir sonra ki sınava bakın.
daha ne sınavlar göreceksiniz, dünyanın sonu değil.
ehliyet kursuna yazılıp, ehliyeti alamayan yok gibi bir şey.
kimi bir buçuk ayda alıyor, kimi bir senede.
*

ilk girmemde geçmiştim komik olan ehliyetin hala vitrinde boy göstermesi.

eğer yazılı sınavdan 3 kere kaldıysanız, üzgünüm embesil demem gerekiyor. ama uygulamadan kaldıysanız; olabilir derim, kıl, tüy biri denk gelmiştir, heyecan yapmışsınızdır doğaldır. ingilterede yaşayan bir arkadaşım var, çocuk 1 senede zor aldı ehliyeti, sistem orda çok farklı,
yazılı kısmı hadi neyse bir şekilde halledilir, ama pratik kısmını çok sıkı tutuyorlar adamlar, öyle belirli bir sınav günü yok, arıyorsun kurumu, ben hazırım diyorsun, adamın biri (hatunda olabilir) geliyor, ikiniz çıkıyorsunuz yekten, geçtin geçtin, yoksa adam sana bir daha hazırlan ve ara diyor. adam tamam diyene kadar yekten sınav oluyorsun yani. 3. denemede almıştı o arkadaşta.

ya herro ya merro sınavına kalmak demektir.

ilk girdiğim direksiyon sınavında yoldaki dubaları havalandırmış bir insan olarak ikinci sınavımda tam bir hızlı ve öfkeli davranarak sınavı geçtim. hatta koltuğa kol dayamalı arkaya bakarak park etmişliğim var, tam bir tır şoförü edasıyla. o yüzden yazar arkadaşa korkmasını değil eğlenmesini öneriyorum, tabii ki geçersin.

bu arada bizim dönemimizde yoktu fakat şu an otomatik vites araba ehliyeti veriliyor sanırım. hiç olmadı geçiş yapılabiliyor ise otomatik vitese yönelebilirsiniz.

dertleri paradır. "siz insanları aptal yerine mi koyuyorsunuz" diye fırçayı çekince sınavı geçmiştim ben.

inatlaşıp 4. ve 5. yi denememek gerektiğini düşündüğüm durum. bazı insanlar da araba kullanmayıversin, toplumca çökmeyiz herhalde

olsun kardeşim herkes araba kullanacak diye bir şey yok. şoför koltuğunu yanındaki hatuna bırak. çağdaş olalım biraz.

zorla güzellik olmaz uğraşma işte.