ehliyet sınavından kalma anıları

2 yıl önce yaşadığım olaydır

okula vardım ve süreceğim aracı ve gözetmenleri bulmaya çalışıyordum. derken bizim hocayı gördüm gittim yanına selam verdim sohbet etmeye başladık. laf arasında dedi ki "ya ben telefonumun saat ayarını bozdum galiba, yanlış saati gösteriyor bu bi düzeltir misin?" ben de "he he tabi hocam bundan kolay ne var" diyerek aldım telefonu ve saat ayarını açtım.

arkadaş arıyorum tr saatini yok. ulan nerde bu? yanlışlıkla iran saatini falan seçtim sonra baktım sıra bana geliyor hocam ben buna gelince bakarım deyip önüme gelen saate bastım.
moğolistan saatine ayarlamışım telefonu.

neyse direksiyona geçtim başladım arabayı sürmeye. hiçbir sıkıntı yok, dönüşlerde sinyalimi veriyorum, hızımı artırmıyorum, yokuşlarda arabayı stop ettirmiyorum muazzam ya kesin bende bu sınav. bir de aklıma yolda hocanın telefonu aklıma geliyor hafif bi gülmeyle "ksksks" yapıyorum gözetmenlere çaktırmadan.

gözetmenler ne yapıyor diye bi baktım dikiz aynasına, herif arkada uyuya kalmış. aha dedim demek ki bana o kadar güveniyorlar ki beni kontrol bile etmiyorlar.
gözetmenler kendi aralarında sohbet ediyor, kırmızıda durduğumda kaldırımdaki kestaneciyle sohbet falan ediyorlar, iyice saldılar beni. adamların özel şoförü olmuştum resmen. ehliyet garantiydi.

sonunda güzergahı tamamladım ve okula girdim. şimdi sıra parklardaydı. en kolayından başlayayım diyerek l parktan başladım. zira defalarca çalışmıştım hata yapmam mümkün olamazdı.
aracın kıçını arkaya verdim geri geri giderken küt diye ses geldi

lan? nasıl? dubaya vurmuş olamazdım lan! o kadar gittim sonunda kaybedecek olamazdım anasını satayım şaka mı ulan bu!

yanımdaki gözetmenin bana bir bakışı var... aykut elmas'ın "uğur bey çorbanıza bok gibi dedi" videosundaki surat ifadesi gibiydi.

ben ona bakıyorum, o da bana bakıyor. ben de yavaşça aracı terk ettim ve eve gittim.

yani diyeceğim o ki arkadaşlar siz siz olun sakın ehliyet sınavına girmeden önce hocanızın saatini ayarlamaya falan kalkışmayın. başarısız olursanız ahı çıkıyor.

önümdeki kız kaldırima çıkmıştı bir diğer kız da el frenini indirmeden 100 metre sürdü arabayı.

"hocam hocam ayy durdu bu" demiştim hahaha kaldım evet

12 yıl önce direksiyon sınavındayken bir başka sınav aracı önümde aniden fren yaptı. aksilik bu ya bula bula beni buldu. bende mesafeyi kestiremedim ayağımı gazda tutmaya devam ettim. arkadaki gözetmen yavaş yavaş çarpacaksın diye seslendi. tam ayağımı frene götürecekken yanımdaki hoca müdahale etti. o zamanlarda sınavdayken kurs hocası müdahale ederse araçta ışık yanıyordu. bu da iyi bir şey değildi, sınavdan kalma sebebiydi. zaten hoca frene basmasaydı muhtemelen önümüzdeki arabaya arkadan güzelce bir girerdik. böylelikle ilk sınavımdan kalmış oldum ama bana ders oldu tabii ikinci sınavda daha başarılı oldum.

trafikte bayıp hepsini "c" atıp kaldım. motorda, ilkyardımda tam yapmıştım oysa.

cumartesi sabah 10 da sınav vardı bir arkadaşa dedim abi sabah uzak olur beni sürüş alanına bırakır mısın tabi dedi sonuç sabah uyanamamakla beraber arkadaş 9.45 de alana gelmiş beni aramış 5 kez gözümü açtım saat 10 abi dedim öbür sefere bırak sen:)

ilkinde vitesi bire almayı unutup olduğum yerde iki kere stop edip kaldım ikincide kalkarken sinyal vermeyi unuttuğum için kaldım üçüncüden de paralel parkta ön tekerim başmadığı için kaldım bir tane bile kötü hatam yok hepsi mükemmel hatalar

sınav güzergahında yokuş kalkışı yapacağımız bir ara sokak vardı.güzergahın bu kısmı hariç hep ana yoldaydık. ara sokağa geldiğimde dönmeyi unutmamak için gri renkli apartmanın oradan sağa döneceğim diye kendi kendime kodlamıştım. apartmanı boyamışlar.