diyanetten polisler için dini ve ahlaki bilgiler kitabı
başlık "simli far" tarafından 01.07.2022 09:43 tarihinde açılmıştır.
1.
diyanet, “polislerin azim ve heyecanlarını pekiştirmek” için kitap bastı.
“bu eserde iman, ibadet, ahlak ve sosyal hayata dair bilgilere yer verilmiş, dinimizin temel ilke ve değerleri sade bir dil ile anlatılmaya gayret edilmiştir. böylece yüce idealler uğrunda kutsal bir görev ifa eden güvenlik güçlerimizin islam dinini sahih kaynaklardan en doğru şekilde öğrenmeleri hedeflenmiştir. sahih dini bilgiyle şekillenen sağlam bir inanç, huzur ve güvenliğimiz için her türlü tehlikeyi göze alan emniyet mensuplarımızın manevi gücünü ve motivasyonunu daha da artıracaktır.”
başkanlık, “polisler için dini ve ahlaki bilgiler” kitabı için 264 bin tl öderken “askere temel dini bilgiler” kitabının basım maliyeti ise 528 bin tl oldu.
buradan
“bu eserde iman, ibadet, ahlak ve sosyal hayata dair bilgilere yer verilmiş, dinimizin temel ilke ve değerleri sade bir dil ile anlatılmaya gayret edilmiştir. böylece yüce idealler uğrunda kutsal bir görev ifa eden güvenlik güçlerimizin islam dinini sahih kaynaklardan en doğru şekilde öğrenmeleri hedeflenmiştir. sahih dini bilgiyle şekillenen sağlam bir inanç, huzur ve güvenliğimiz için her türlü tehlikeyi göze alan emniyet mensuplarımızın manevi gücünü ve motivasyonunu daha da artıracaktır.”
başkanlık, “polisler için dini ve ahlaki bilgiler” kitabı için 264 bin tl öderken “askere temel dini bilgiler” kitabının basım maliyeti ise 528 bin tl oldu.
buradan
devamını gör...
2.
yani göz göre göre, doğuştan beri müslüman ortamda yetiştiler ama onu bile beceremiyorlar bu insanlar denilmiş.
e şimdi 30 yıldır müslüman olup dini bilgileri öğrenme ihtiyacı olan insandan polislik görevi mi bekleyeceğiz?
saçma iş olmuş.
e şimdi 30 yıldır müslüman olup dini bilgileri öğrenme ihtiyacı olan insandan polislik görevi mi bekleyeceğiz?
saçma iş olmuş.
devamını gör...
3.
diyanet bunları önce kendisi öğrensin diyeceğim haber.
devamını gör...
4.
konu ile ilgili tahminlerim;
(1); diyanet maalesef kendi başına bu tarz bir işe girişmemiştir; illa ki bir makamdan böyle bir iş yapın diye emir veya talimat gelmiştir. şunu diyebilirsiniz; " tamam da kardeşim, adamlar yinede böyle hayırlı bir görev icra etmişler; bunu talimatla yapsa ne, kendiliğinden yapsa ne??". arada çok fark var; eğer kendiliğinden yapmış olsa, toplumdaki eksiklik veya ihtiyaca göre reaksiyon geliştiriyor ve inisiyatif alıyor diyebilirdik. ama malum fetö ile ilgili yaşanan süreçte toplumu zerre uyarmadı, insanları bilgilendirmedi.
(2), emniyette özellikle 15 temmuz darbesi sonrası büyük operasyon yapıldı, buna rağmen hala bu yapıya karşı bir sempati var mı diye endişe üzerine yapılan bilgilendirme amaçlı çalışma olabilir. ama kripto fetöcü bir memuru bu kitapla kazanma ve normale döndermeniz mümkün mü? diyeceksiniz ki, devletin veya diyanetin böyle bir misyonu var mı bir defa? diyanetin misyonları arasında ülkede yaşayan kişilerin kendilerine müracatı halinde onları bilgilendirme ve kitap vermek gibi görevi; mesela bugün cuma, cuma namazı hutbesi ile bilgilendirme yapmaktadır. yani diyanetin bilgilendirme görevi bulunmaktadır.
(3) kitap dağıtmanın pratik bir faydası yok; şöyle ki; kitap okuyacak kişi illa ki, her türlü kaynak araştırması yapıp okuyacaktır, ama kitap okumayacak kişi ne yaparsanız yapın bu kitabı veya verilecek başka bir bedava kitabı okumayacaktır.
(4) anayasa 24. maddesine göre "din ve vicdan özgürlüğü" söz konusu; bu nedenle bu kitapçığın isteğe bağlı olarak dağıtıldığını düşünüyorum. ancak kitabı alan veya almayan kişiye göre bir istatistik gibi bir durum çok vahim bir durumdur.
(5) olumlu bir durum; derli toplu bir kitap olması durumunda farklı alanlarda bir çok konu bir araya toplanmış olabilir, bu butik kitap okunabilir.
sonuç olarak;
okumak sizi özgür kılar, lütfen okuyun!!!
(1); diyanet maalesef kendi başına bu tarz bir işe girişmemiştir; illa ki bir makamdan böyle bir iş yapın diye emir veya talimat gelmiştir. şunu diyebilirsiniz; " tamam da kardeşim, adamlar yinede böyle hayırlı bir görev icra etmişler; bunu talimatla yapsa ne, kendiliğinden yapsa ne??". arada çok fark var; eğer kendiliğinden yapmış olsa, toplumdaki eksiklik veya ihtiyaca göre reaksiyon geliştiriyor ve inisiyatif alıyor diyebilirdik. ama malum fetö ile ilgili yaşanan süreçte toplumu zerre uyarmadı, insanları bilgilendirmedi.
(2), emniyette özellikle 15 temmuz darbesi sonrası büyük operasyon yapıldı, buna rağmen hala bu yapıya karşı bir sempati var mı diye endişe üzerine yapılan bilgilendirme amaçlı çalışma olabilir. ama kripto fetöcü bir memuru bu kitapla kazanma ve normale döndermeniz mümkün mü? diyeceksiniz ki, devletin veya diyanetin böyle bir misyonu var mı bir defa? diyanetin misyonları arasında ülkede yaşayan kişilerin kendilerine müracatı halinde onları bilgilendirme ve kitap vermek gibi görevi; mesela bugün cuma, cuma namazı hutbesi ile bilgilendirme yapmaktadır. yani diyanetin bilgilendirme görevi bulunmaktadır.
(3) kitap dağıtmanın pratik bir faydası yok; şöyle ki; kitap okuyacak kişi illa ki, her türlü kaynak araştırması yapıp okuyacaktır, ama kitap okumayacak kişi ne yaparsanız yapın bu kitabı veya verilecek başka bir bedava kitabı okumayacaktır.
(4) anayasa 24. maddesine göre "din ve vicdan özgürlüğü" söz konusu; bu nedenle bu kitapçığın isteğe bağlı olarak dağıtıldığını düşünüyorum. ancak kitabı alan veya almayan kişiye göre bir istatistik gibi bir durum çok vahim bir durumdur.
(5) olumlu bir durum; derli toplu bir kitap olması durumunda farklı alanlarda bir çok konu bir araya toplanmış olabilir, bu butik kitap okunabilir.
sonuç olarak;
okumak sizi özgür kılar, lütfen okuyun!!!
devamını gör...
5.
din, dil, ırk, yaş, cinsiyet, statü, maddi durum vs gözetmeksizin herkese eşit davranıp hakkını koruyup, adaleti sağlamakla mükellef olan bir görev tek dinin dayatması altına giremez.
taraf olunan yerde adalet olmaz. hele ki islam gibi beyin yıkama olan yerden ki bu ülkedeki islam ve diyanetin durumu ortada iken hiç çıkmaz.
taraf olunan yerde adalet olmaz. hele ki islam gibi beyin yıkama olan yerden ki bu ülkedeki islam ve diyanetin durumu ortada iken hiç çıkmaz.
devamını gör...
6.
mesleğe göre din ve ahlak farklılık gösteriyor herhalde. yakında işçiler için dini ve ahlaki bilgiler kitabı da basarlar. her sayfada şükrün önemi anlatılır.
devamını gör...
7.
kamu yönetimi, psikoloji, insan hakları da olsa daha iyi olurdu ama bilemedim.
diyanet'ten de zaten laikliğe uygun bir iş beklemek çok da mantıklı değil ama neyse.
buradan dinsizlik sonucu çıkmasın, herkesin dini kendi vicdanındadır.
diyanet'ten de zaten laikliğe uygun bir iş beklemek çok da mantıklı değil ama neyse.
buradan dinsizlik sonucu çıkmasın, herkesin dini kendi vicdanındadır.
devamını gör...
8.
başka bir dine mensup birinin polis olma olasılığını görmezden geliyorlar. gerçi tüm ülkeyi müslüman zanneden bir topluluk da var yazık..
devamını gör...
9.
kitabı yayınlayan kurumun saçmalığından bahsetmiyorum bile. ama acaba korumaları gerekenin halk olduğu, hükümete ve zenginlere yaltaklanmak için kimsenin hakkını yememeleri gerektiğini de yazmışlar mı? istisnalar kaideyi bozmaz, mevcut düzen polislerinin yalnızca rehabilitasyona ve tedaviye ihtiyacı var.
devamını gör...
10.
tahminen kitapta yazanlar; kafirleri joplayın, her kafir joplayışta cennette 10 cariye vardır. müslüman müslümanın kusurlarını örter. hırsız müslümansa salın, kafirse kafasını joplayın. devletin başına itaat allah'a itaat gibidir. sakın itaatsizlik ve isyan etmeyin allah hepinizi kadrodan çıkarır ve siz zarara ziyana uğrayanlardan olursunuz.
devamını gör...
11.
1. türkiye laik bir devlet -ne yazık ki- değildir. laik devlette diyanet işleri başkanlığı olmaz.
2. polis, asker, ilkokul öğrencisi fark etmeksizin her kesime kendi islam öğretisini yaymak, tam da diyanet işlerinin vazifesidir.
sonuç ve tanım: hiç var olmaması, dolayısıyla görevde olmaması gerekirken, görevini layıkıyla yerine getiren kurumun işi.
2. polis, asker, ilkokul öğrencisi fark etmeksizin her kesime kendi islam öğretisini yaymak, tam da diyanet işlerinin vazifesidir.
sonuç ve tanım: hiç var olmaması, dolayısıyla görevde olmaması gerekirken, görevini layıkıyla yerine getiren kurumun işi.
devamını gör...