diyarbakır'da bulvara şeyh said adı verilmesi

diyarbakır’da kayyım tarafından yönetilen büyükşehir belediyesi skandal bir karara imza atarak, cumhuriyet düşmanı şeyh said’in adını yapımına başlanan bulvara vereceğini duyurdu.
akp tarafından kayyım atanan ve vali ali ihsan su tarafından yönetilen diyarbakır büyükşehir belediyesi skandal bir karara imza attı.

buradan


vatan hainliğinden asılan puştun adını bulvara vermek nasıl bir şerefsizlik. adı verilecek adam mı kalmadı. sırada ne var fetullah gulen caddesi, fesli deli kültür merkezi falan mı.

şeyh said de oraya bu ismi veren de bin babanın biricik evladıdır.

edit: konu kürt ırkçılığına nasıl geldi acaba kürt kelimesi tanımda hiç geçmiyorken. sanki kürt birinin adını nasıl verirsiniz dedik, hainin adını nasıl verirsiniz dedik; hain kürtse aman kürtler gücenmesin diye hain demeyelim mı?

konuyu kürt sorununa çevirip sebebi de kürte türküm de dediler diyerek özetleyen var. aynen kardeşim sırf bu yüzden kürt sorunu var. yere göğe koyamadığınız osmanlı'da kürtler yoktu herhalde. o zamanlar kürt sorunu da yoktu. atatürk cumhuriyet kurulmadan önce kurtuluş savaşı zamanında kürtlerin işgale karşı bakış açısını yazmış, daha devletin adı osmanlı iken amerikan mandasına girmek istiyormuş kürtler, o zaman da zorla türk dedirttiler herhalde. o zaman suçlu atatürk ve cumhuriyet değil muhteşem haşmetli müjdelenen hepsi halife olan padişahlarınız.

doğu'da özerk bir ülke kurup kafasına göre esrar uyuşturucu ticareti yapmak falan istemiyorlar tek sorunları türk dedirtilmesi. van'a gittim adamlar kaledeki türk bayrağını sökmüş buna çözümünüz ne aman bozulmasınlar diye türk bayrağı demeyip bayrak asmayalım mı. sizinkiler halay çekip televizyona çıkartıp kanaat önderi yaptı apoyu noldu. osmanlı'nız millete din dayatınca sorun yok ama biz ülkenin adı türkiye dedik diye sorun öyle mi. yav he la he. sizsiniz.

vatan hainliğidir. türkiye'de herhangi bir caddeye apo itinin adının verilmesinden farkı yoktur. cumhuriyet alerjisinde sınır tanımayan zihniyetin senelerdir hüküm sürmesinin bir yansımasıdır.

bu bir normalleştirme hareketinden başka birşey değil. amaca giden yolda ufak adımlar.

yavuz sultan selim köprüsü
sabiha gökçen havaalanı
hüüüüü

şeyh sait'in kim olduğunu herkes biliordur sanirim.istiklal mahkemesinde yargilandi ve idam edildi.

belediyesine kayyum atanan şehirde, belediye tarafından yapılmış eylem. siyasi bir hamle olsa gerek. malum seçimler yaklaşıyor.

hala akapenin her nabza şerbet politikasını 20 senenin ardından hala öğrenememişleri de gördüğümüz başlık
batıya yavuz selim köprüsü
doğuya şıh sayit bulvarı
olum az gözünüzü açın, akape bu.....
kendi hdp nin altından kalkmaz, başkası uzakta bir selam bile verse arıza çıkartır
akapedir bu.

bu vatana millete düşman kim varsa vatanın ve milletin başına getirip sonra da eylemlerini kınıyoruz. bu hain soyu hep vardı hep olacak. sorunu kökten çözmek gerekir. mecliste yuva yapmış bunların ağ babaları. 3 yıl güneydoğu da yaşamış biri olarak öyle üzücü şeylerle karşılaştım ki bu cüreti kendilerinde görmelerine hiç şaşırmıyorum. bu vatanin gerçek evlatlarını her türlü kurumdan uzaklastirip yerlerine ne kadar vatan haini varsa getirdiler. güneydoğu da oranın yerlisi olup kurumlarda çalışan insanlar ise bile gitmeden maaş alıyor. askere gitmemek için sahte raporlar alıyor. sınavlarda yardım alıyor. çünkü onları koruyan kollayan vatan hainleri bu işlerin başındaki isimler. balık baştan kokmuş. geçmiş olsun bu vatanın gerçek evlatlarına diyeceğim ama geçmiyor maalesef.

akp'nin, mütedeyyin hdp seçmeni ve özellikle hüdapar için yaptığı bir iştir, şeyh sait'e muhabbet duyduğundan değil.
diyarbakırlı bu tür "ince", "yumuşak" ayak oyunlarını yer mi? ülkenin en bilinçli seçmeninden söz ediyoruz aga. sinan ogan sinan ogan deyip sonunda çük gibi ortada kalan kemalist faşist tayfadan değil.
bir de, muhsin yazıcıoğlu gibi burnuna kadar bu ülkenin insanın kanına bulanmış bir teröristin adının caddelere, sokaklara, meydanlara verilmesinden neden gocunmuyorsunuz?
melih gökçek'in adı ankara'da koca bir caddeye ve bir parka verildi. hiçbirinizden tek söz çıkmıyor? hayırdır. delikanlılığınız sadece kürtlere mi söküyor, ne ayak.

"cumhuriyet düşmanı " koca bir iftiradır. layiklik düşmanıdır. çünkü kur'an'ın çizdiği hudutları çiğnemeyen bir rejim istemiştir. inşaallah. inşaallah emevi, abbasi, selçuklu devlat dinini savunmamıştır. yoksa onun da layiklikten pek farkı yok.

şeriyatta 4 karı, layiklikte 4 metres.

seni savumak tam isterdim şeyh sayit; ama durum da bu. keşke geleneğe değil de direkt kitaba uysaydın. bu layikçileri haklı çıkarmaz tabiki.

abi siz iyi misiniz sizce bu olaya gösterilen tepki şeyh said'in kürt olmasından mı kaynaklanıyor? neden en ufak bir tartışmada olay "pis ırkçılar" ya da "vay ocular bucular da neler yapıyor ses çıkarmıyorsunuza" indirgeniyor. akp'ye de sövüyorum, vatana ihanet edenlere prim verenlere de sövüyorum, milliyetçi gözüküp bu ülkenin içine edenlere de sövüyorum. yapılan her eleştiride karşı tarafı bir kefeye koyup savunmadığı şeyleri savunuyormuş gibi gösterip olayı asıl noktadan uzaklaştırıp sürekli mağduru oynamaktan ne zevk alıyorsunuz anlamıyorum.
normal zamanda sohbet etseniz laiklikten eşit haklardan bilmemneden bahsedecek adamlar sırf kimliğinden dolayı şeyh sait savunuyor. en büyük ırkçı sizsiniz.

önce etimoloji: farsça payġām پیغام veya payām پیام “haber, ileti” ve yine farsça +bar بر “getiren, taşıyan“ anlamındaki sözcük.

"bu zamanda gayet kuvvetli ve hakikatlı milyonlar fedakârları bulunan meşrebler, meslekler bu dehşetli dalalet hücumuna karşı zahiren mağlubiyete düştükleri halde; benim gibi yarım ümmi ve kimsesiz, mütemadiyen tarassud altında, karakol karşısında ve müdhiş, müteaddid cihetlerle aleyhimde propagandalar ve herkesi benden tenfir etmek vaziyetinde bulunan bir adam; o mesleklerden daha ileri, daha kuvvetli dayanan risale-i nur'a sahib değildir. ve o eser, onun hüneri olamaz, onunla iftihar edemez. belki doğrudan doğruya kur'an-ı hakîm'in bu zamanda bir nevi mu'cize-i maneviyesi olarak, rahmet-i ilahiye tarafından ihsan edilmiştir."
kaynak

"ismet garibullah (kuddisr siruhu) hazretlerine gelen manevi heyet dediler ki: aşıklara yazacağın eserin lisanı türkçe olsun."
kaynak

şimdi tanım: anadolu'dan çıkan bir peygamberin adının yola verilmesi.

ben böyle şeylere yorum yapmıyorum çünkü zaten şeyh sait adlı şahsın kim olduğu belli

mevzu kürtçülükse abee, bu türk milliyetçiliği tarafından tetiklenmiştir. milliyetçi olmak zaten ülkenin içine etmektir.

(bkz: pkk'nın kürtçü olması)

sen 100 yıldır kürd'e " türk'üm" dedirtmeye çalıştırdın ve kürtler de bunu kabul etmedi. pkk terörü hortladı. doğudaki kürtlerin çoğunluğu kürt milliyerçisidir ve pkk sempatizanıdır.
bu durum ise ülkeyi içe döndürdü ve ülke, kaynaklarını içerde tüketti. binlerce insan öldü. ülkeyi bölünmenin eşiğine getirdi.
kürtlerde öyle bir milliyetçilik var ki yahudi ile aşık atışır.
yani istesek de artık biraraya gelemeyiz. gelmiyorlar çünkü. mollası, melesi, imamı da dahil çoğunluğu kürtçü. sadece malatya , adıyaman bölgesindeki kürtler, kürtçü değil. benim gördüğüm. kürt'e öyle bir ırkçılık var ki said nursi kayseri'de doğsaydı mümkün değil bu kadar seveni ve izinden gideni olmazdı. said'in ırkı, dinini geçmiştir, kürd'ün gözünde.

peki! ülkenin bu halde olmasının nedeni

" kürd'e ' türk'üm' dedirtmek mi? " yoksa " türk'üm demek istmeyen kürt mü"?

ben de aklını ve vicdanını kullanmayanlara sövüyorum. evet.

ingilizlerin silah yardımıyla vatana ihanet edeni ödüllendirme töreni mi bu anlayamadım yani?
ihanet edenlerin sonunu unutturmamak için yapılmışsa başarılı tabi o ayrı. (:

olayı anlamak istemeyip başka yere çekmek isteyenler olayın aslını yine de değiştiremez. olay kim veya ne olduğun değil ne yaptığın yani. acıtasyon ya da ayrımcılıktan pay çıkmaz...

vatana ihaneti alışkanlık hâline getirmiş adalet ve kalkınma partisi'nin bilmem kaçıncı icraati*. tek amacı terör sempatizanlarına yaranmaktır bu icraatin, başka hiçbir şey değil. bu kafa kız yurtlarına da said nursi ya da iskilipli atıf'ın adını veren kafa, zamanında bunların atalarının tüm kafalarını koparmadığı için* kızgınlığım biraz da gazi paşa'ya.

100 yıl önce, ingilizlerin desteğiyle ihanet etmiş şeyh sait denilen kürtçü-bölücü-dinci vatan hainini anan, 20 yıllık iktidarı boyunca vatan hainliğinde rekor kıran akp'nin yeni bir skandalıdır. diyarbakır'daki bir bulvara şeyh said itinin adı verilmesi denilince aklıma adalet ve kalkınma partisinin 2013'te şivan perver ve ibrahim tatlıses ile birlikte diyarbakırda yaptıkları sözde çözüm süreci ihaneti geldi. canınız cehenneme ulan sizin ak parti, canınız cehenneme!..
ah gazi paşa'm ah, zamanında biraz daha sert davranıp şu kürtçü ve dinci itlerin tam olarak damını dizine indirseydin şu an her şey bambaşkaydı :(

mevcut iktidarın oy için yapabilecekleri arasındadır

yerel seçim loading...

(bkz: vatana ihanet)! şaşırttı mı? hayır. devletin bir tane savcısı, hakimi bu durumu soruruşturur mu? hayır. t.c. tabelalarının söküldüğü, açılımlı günlere dönüş sinyali olarak görüyorum bu durumu. kaçırılmaması gereken nokta bu durumu destekleyen sadece hdp, pkk ve avaneleri değil; menzil gibi türkiye'nin her tarafına yayılmış doğu anadolu merkezli islami tarikatlar da şampanya patlatıyor. 2x hainlik var ortada, tek tuşla bütün namussuzların ekmeğine yağ sürme durumu var ortada. yazık kimseden, ses çıkmaması çok yazık.