dizilerin bıraktığı etkiler

pilli bebek'in behzat ç de çalan bir şarkısını duyunca tek başıma bira içmek istemek ve neşet ertaş dinleyince rakı içmek istemek.

etki bırakmasını özenmek , öyle olmaya çalışmak ile karıştırmayalım lütfen.

the sons of sam: a descent into darkness izledim netflix'te.
hakkında söylentiler dışında bir şey bilmiyordum. çok şey öğrenmiş oldum.
mindhunter'da hakkını verememişler pü.
yani adam aşşırı benziyor benzemesine ama konuşmalar söylenilenler pek olmamış gibi gibi oldu.
oturmadı kafamda acil öteki sezonda bu işlenilsin bırakın şimdi btk killer'ını.
neyse çok etkilendim.
maury terry. ah be. adam delirdi resmen. kitabını alıp okumak isterdim de tabii ki fiyat tavan.
şu kitabı türkçeye ben çevirsem parayı kırar mıyım acep diye düşünmedim değil.
ah be david. seytın seytın dedin ulan gittin hristiyan oldun bir de peder ayakları yapıyorsun o konuşma o duruş ne.
karizmatik adammışsın bir de bu da ted gibi heba oldu gitti ya.
o değilde charles manson ile bağlantılı olduğunu duyunca şok geçirdim ya.
bunlar hiç tanışmadı mı sahi bir seri katilde bir ötekini tanıyor çıksın ya.
neyse güzel diziydi izleyin.
spoiler demeyin zaten yaşandı bitti saygısızca arkadaşlar otur izle. seri katilli gerilimli polisiyeli mis gibi dizi.

the silent sea dizisini izlerken etrafta gördüğüm boşa akıtılan ya da akıtılacak olan sular için: 'yazık bunları buraya bırakıyorlar, insanlar su bulamıyor hale bak vizdansızlar' diye düşünüyordum.

behzat ç. en sevdiğim dizilerden bir tanesi. çıkamıyorum etkisinden ve yine başladım. insanlara güvenmememi öğretiyor her seferinde.

demin modern family'i bitirdim şrfzm ağlamamak için kendimi zor tutuyorum.