don't starve

sevdiğim oyunlardan bir tanesi; hayatta kalma oyunu.

hayatta kalma temasını harika bir şekilde ele alan klei entertainment yapımı oyun.

102 günlük yaşantım boyunca kış aylarının sakinliğini bir başka sevmişimdir.

oyunda ilk 5-6 gün gezer ve önemli stratejik noktaları bulmaya çalışırım. bunlar buffalo ve domuz kralının yanıdır. daha sonra 7-8'ci günlerde her ikisine yakın mesafede ana base'imi kurar, geliştirmelere başlarım.

özünde zor olmayan, alışılması kolay, ustalaşması uzun süren bir oyundur.

hem grafikleri çok şirin, hem de oynanışı kolay; ama daha uzun süre hayatta kalabilmek için çokça oynamak gerekiyor, farklı karakterleri denemek, çeşitli stratejiler geliştirmek gerekiyor. mantığını kendince oturttuktan sonra zaten daha eğlenceli hale geliyor oyun.
iki kişi ile oynanabileni de vardır. (biz hamachi ile oynardık, fakirlik işte)
(bkz: don't starve together)

hayatta kalma oyunu ama ben bir türlü hayatta kalamıyorum çok uğraştım

en fazla bir hafta hayatta kalmayı becerebilmemle tam bir şehir bebesi olduğumu suratıma suratıma vuran oyundur.

daha dizinin ilk dakikalarında ölen gözlüklü kız var ya, hah işte o benim. öyle ıssız adaya falan düşersem, efendime söyliyim zombi saldırısı olursa hiç bir şansım yok ya.

zombi olsa yine iyi. bu oyunda tavşanlar saldırıyor!

tavşanlar tarafından öldürüldüm evet.

dünyanın en tatlı oyunlarından birisi. benim için çok özel bir oyun, çizgileri ve karakter tasarımları çok hoşuma gidiyor, oyun içinde karakterlerin şapşal cevapları çok tatlı.

together versiyonunun bağımlısıydım bir dönem. çok güzel insanlarla da tanıştım. fazla detay barındıran çok zor bir oyun aslında. haritayı elinden geldiğince açıp base kurmak iyi hoş ama kışın ortasında gelen canavar saldırısıyla birkaç kişi birlikte saatlerce uğraştığın o basei otuz saniye içinde talan etmesi can sıkıcı. anında altf4 çekiyorum oyuna. muhtemelen ben gerekli önlemleri alamıyorumdur ama takım arkadaşları da oldukça önemli. o kışı hiç atlatamadık mesela..