düğün denince kanı donan kesim

dahil olduğum kesim. asosyal insandır bu. akrabalarından hoşlanmaz. yanındaki ile ne konuşacağını bilmez. altın takmak bu kişi için sırat koprusunden geçmek gibidir.

düğün eşiğindeki insandır, gireceği borcu düşünüyordur.

içinde bulunduğum samimiyetsiz düğün organizasyonlarından keyif almayan kişidir.
boktan akrabalar boktan teyzeler boktan müzikler boktan pasta boktan meyve suyu gibi aktivitelerden tiksinen kesimdir.

düğün denince kanı kaynayıp kollarında aniden burmalar beliren kesimin antidotu. yalnız tepkime henüz dengeye ulaşmadı, burmalı kesim beherglasta hala çoğunlukta.

düğün ile ilgili sevdiğim tek şey var.

milyon defa tekrarlanan ne okudun sen, çalışıyor musun,yaşın da gelmiş sen ne zaman evlenicen ,ha bizimki iyi bir şirkette çalışıyor,aa benim oğlan evlendi çocuğu var, varda var..böyle bir ortam nasıl güzel olabilir.laf olsun torba dolsun diye konuşmaya çalışıp kendini öven çevresini gömen potansiyeller var orada..bu arada evlenenlere'de mutluluklar tabi ,bütçeyi sarsıyorlar onlarda ama neyse.

düğün, nişan vb. organizasyonlardan nefret eden kişilerdir. (bkz: ben)
mecbur kalmadıkça katılmıyorum bu organizasyonlara. asosyal falan da değilim. eğlenmeyi seviyorum ama düğünlerde değil. mecbur bırakıldığım hiçbir şeyi sevmiyorum.

düğün güzeldir ya parası sizden çıkmadıktan sonra

düğün yapmış biri olarak evet benim düğün denince kanım donuyor.
ben o kadar zengin miydim o düğünü nasıl yaptım diye düşüncelere dalıyorum.

her şeyi abartan insanlardır. sevmiyorsan gitmezsin? arkasından bir şey demenin bir anlamı yok. kendin düğün yapmazsın olur biter. hayır bir de böyleleri düğün de yapıyorlar. sebep: "aileler çok istedi kıramadık"
ok.

erkek tarafıdır. 2000 tane kekoya göbek attırmak için nerden baksan 50 bin lira para harcamaya gönlü razı olmuyordur.

(bkz: bakın bakın ne anlatçam, bakın ne anlatçam)

bu adam benim, kanım donmuyor ama istemiyorum, yalan yok.

giderim, oynamam, yer içerim, yarımımı takar, birkaç fotoğrafta yer alır ayrılırım.

canciğer arkadaşım evleniyor, tabii ki gittim. ilkokuldaki sevgilisi ile yıllar sonra bir araya gelmiş, 3 sene beraber olmuş, ardından evlenme kararı almışlar, çok güzel.

hatta kadın abd vatandaşı, çocuk da çok geçmeden yanına yerleşti kızın.

vay efendim çocuk kızla türkiye'den kaçmak için evlenmiş.
vay efendim orası öyle değilmiş, istediği ile çıkar, isterse eve gelmezmiş.
vay efendim çocuk kadından daha az maaş alıyormuş.

çocuğu ülkeden attırmak için elinden ne geliyorsa yaptı, boşanmıyor da, uzaklaştırma falan çıkardı.

ama çocuk güzel bir sponsorluk yakaladı ve hala orada.

o nedenle gittiğim düğünlerdeki çiftlerin birkaç sene sonrasında nasıl bir ilişki içerisinde olabileceklerini düşünmek istemiyorum.

nikah yapar, ardından bir yemek düzenlersin, bitti. ne o öyle camide bağıt kutusu dolaştırır gibi kese dolaştırmalar, ortada tepinmeler falan.

düğün yerine resmi bir imza sonra ver elini tayland maldivler ne gerek milleti doyurmaya diye düşündüğüm olaydır.

pandemi'den bağımsız olarak artık yapacağıma ihtimal vermediğim kutlama şeysi.
zaten düğünleri de çok sevmem aslında.

kesimin başında geliyorum. ruhumu çekiyor. neden hem doğaya hemde bütçeye zarar veren birleyi yapıyoruz. okurken borçlanıyoruz evlenirken borçlanıyoruz. köle gibiyiz.

düğün demek erik dalı ve halaya zorla sokulmaktır.sevmediğin akrabalarınla muhattap olmaktır.dans pistinde bir sürü veledin bağıra bağıra koşturması ve onları uyaran orgu çalan müzisyendir bana göre.düğün denince 'gelmiyorum' kelimesini otomatik söylerim.kanımı donduran üç şey varsa ikincisi düğündür.

kendi düğünümse kalbim de durabilir... öyle bi nefret.

ben. direkt hayriye hanım'a bağlıyorum. ah bu başımıza gelenler diye diz dövüyorum.



ilk düğün yapanın mezarına denk gelsem tükürür ve işerim.

efendim?

mecbur gidilmesi gereken düğünler vardır. akşam öyle bir düğün var. yine sikko sikko şeylere maruz kalacağım. ne kadar da sahte bir ortam. herkes çok mutlu.

artık damat 3 sene sonra karısını 38 yerinden mi pıçaklar, kadın adamı mı aldatır, şiddetli geçimsizlikten boşanırlar mı? bilmem...

sonunu bilmediğim şeye sevinmem. bana ne *q birileri evleniyorsa? ben niçin mutluluk duyayım bundan?

haklıdır şu zamanda düğün yapıp oradan toplanan parayla ancak salonun parasını ödersiniz.