erdoğan bir tane diyen kadının havlaması

kadının ne dediği anlaşılmıyor, altyazı için teşekkürler.

taraflı kanallara fazla maruz kalmış bir teyze olduğunu düşünüyorum.

bu başıboş sokak köpekleri cidden artık ülke sorunu haline geldi. acilen toplatılması lazım bunların. çocuğum sokakta böyle havlayan birini görse psikolojisi bozulur. mazallah saldırır bırakmaz da bunlar.

en sondaki “amiiiinnnnn” kısmına can-ı gönülden katılıyorum.

deli olmalısın, gerçekten muhtaç olmalısın
sokaklarda parmaklarının ucunda uyumalısın
sana atılan kemiği gözün kapalı tutmalısın
sonra sessizce kuyruğunu kırıp sotaya yatmalısın
zamanı gelince düşünmeden saldırmayı bilmelisin
daha sonraları ulaştığın yerlerde, mevkilerde
sıkıca tokalaşıp ait olduğun yerlere yürümelisin
gözünde bildik bir bakış ve kolay bir gülümseme
yalan söylediğin insanlar tarafından güvenilmelisin ki
sana sırtlarını döndüklerinde onları bıçaklayacaksın
bir gözünle hep omuzunun üzerinden bakacaksın
hep tetikte olacaksın
çünkü biliyorsun ki yaşlandıkça bütün bu işler daha da zorlaşacak
ve sen de pılını pırtını toplayıp başka diyarlara göçecek
bütün başka emektarlar gibi kafanı kuma gömeceksin
yapayanlız kanserden öleceksin
gücünü kaybedince ektiğini biçeceksin
ve korkun arttıkça o kötü kanın donacak, taşlaşacak
ve yapayanlız dibe taşınla birlikte çökerken ağır ağır
ve o etrafa savurduğun ağır tafrayı atman için çok geç artık
sana iyi boğulmalar diliyorum

ıtiraf ediyorum kafam biraz karıştı
bazen kullanıldığımı görüyorum
uyanık olmam gerekli, bu uyuşukluğu üzerimden atmam gerekli
yerimi bilmezsen bu labirentten nasıl çıkarım?
diye düşüneceksin

sağır, dilsiz ve kör
yalana, taklite devam et
sonuçta herkes feda edilebilinir ve kimsenin gerçek dostu yok
ve sana göre doğru olan sadece kazanana tapmak
nasılsa bütün kalbinle dünyada herkesin katil olduğuna inanıyorsun

acı bir dünyada, kötü bir düzende doğan
bu düzeni bozmamaya korumaya görevli
emir almaya bayılan
ehlince yetiştirilmiş
tasması ve zinciri tam
sırtına şaplak
sürüden ayrılıyorken
evinde bir yabancı kalan
sonunda unufak olan
tasmasından çekiştirilmiş
kulağında telefonla ölüsü bulunan.

pink floyd - dogs şarkı sözlerinde esinlenerek yazıldı.

(bkz: hüloooooğğ)

ne yazık ki bu ülke böyle ucubelerin seçtiği biri tarafından yönetiliyor.

toplanıp sokaklardan arındırılıp kısırlaştırılması gereken sokak hayvanları grubuna giren mahlukat.
hayatım boyunca birilerine sırf bizden önce doğmuş diye saygı gösterilmesini saçma buldum. ne kadar haklı olduğumu bir kez daha görüyorum. şimdi ben buna niye saygı duyayım, lafını dinleyip hürmet göstereyim? benim için bilim kurgu filmlerindeki zombilerden farksız.

lütfen kapınızın önüne bir tas su, bir tas mama koyun demekten dilimizde tüy bitti. sonra böyle deliriyor hayvanlar işte. bence iyi olmuş, spiker de cebinde yiyecek taşısaymış.

keşke bu kadar radikalleşmeseydik diyorum. ancak olmuş bir kere. bu ve benzeri tiplemeleri gün geçtikçe daha fazla göreceğiz ne yazık ki.

bartın da 41 can yitti.
uğrunda havladığı erdoğan’ın koruma gideri günlük 1,3 milyon tl.aylık ise 39 milyon tl.
bartın’da bir yılda çıkarılan
49 bin ton kömür için 28,15 milyon tl gelir elde edildi.
bartın’da bir yılda üretilen, uğruna 41 can verilen kömürün bedeli cumhurbaşkanının 1 aylık koruma tutarından az!
yok mu deliren?