erkeğin parası varken kendi paramı kazanacağım diye kadın

harbiden anlamadığım durumdur. bizler çalışmak istemiyoruz bazı kadınlar yok ben kendi paramı kazanacağım falan diyor, manyakmısınız kızlar erkekler varken niye yoruluyorsunuz oturun o parayı yiyin. zaten erkeğin kadına bakma gibi bir sorumluğu var yani kimse size niye çalışıyorsunuzda diyemez. peki bu çalışma aşkı nereden geliyor. çalışmak zorunda kalanları tenzih ediyorum.

"erkeğin kadına bakmak gibi bir yükümlülüğü" yoktur. paradan "erkeğin parası" diye sözedilen, bakılan ilişki biçiminde, kadının da "kendi parasını" kazanma çabası, haklı ve saygı duyulması gereken bir harekettir. kadınlar, bakımı üstlenilecek bakıma muhtaç canlılar değildirler. insanlıkta denkliğin gözetilip kabul edildiği birlikteliklerin seveni/sevileni olmayı beklemek, kadınların da erkeklerin de en doğal haklarıdır.

ben değilim eğer evde kalıp ekşi maya ekmeğimi yapıp çocuğuma bakabiliyorsam çalışmamak tercihim olur. bunu erkeğin kadına bakma yükümlülüğü olarak değerlendirmek bence yanlış çünkü kadının ev içerisinde gerçekleştirdiği aşçılık çocuk bakımı temizlik gibi hizmetlerin maddi karşılığı eve giren miktarın üzerinde oluyor çoğu zaman. hayat müşterek ancak kaç tane çalışan kadının eşi ev işlerine gerekli yardımda bulunuyor. üzerinizdeki yükü azaltın kızlarım. hem eve para getirip hem tonla iş yapmak reva değil. eğer yardım etmiyorsa ev işlerine çalışmamak hakkınız. tabii ki ayrılık ihtimaline karşı da önleminizi alın (hukuki tavsiyedir).

herkes kendi ayakları üzerinde durabilmeli ve hayatını idame ettirebilmelidir. hiçbir erkeğin kadına bakma gibi bir zorunluluğu yoktur. çünkü kadın bakılması gereken bir varlık değildir.

böyle bir kadın kötülük yapmıştır.

madem öyle parasız olan beni seçsene!
paralı adamı bir çok kadın istiyor alla alaa!

bir kadın kendisini ancak bu kadar değersizleştirebilirdi.

gerçi haklılık payı da yok değil.

malesef toplumun erkeğe biçtiği rol bu. erkek adam çalışır evine para getirir, erkek adam çocuklara en iyi geleceği hazırlar, erkek adam yatırım yapar, hayatımızın tamamı kadınlara kölelik yapmak için dizayn edilmiş. kapitalizmin kölesi ve en değerli metası şüphesiz erkeklerdir.

çünkü çoğu kadın ekonomik açıdan bağımsız olmak istiyor. ayrıca evde kalıp o dört duvar için temizlik okbli ruh hastası olmak istemiyorlar.

bu konu çok garip çünkü erkeğin parası var diye çalışmayan kadın görünce "anca koca parası yiyorsun eğw eğw" ye linçleniyor,e çalışınca da "strong woman abi ya sjsj" ye linçleniyor hani artık bir salın insanları. belki araba almaya karar vermişlerder,ev alacaklardır ne bileyim kadın maddi olarak yardım etmek istiyordur. bunları bu kadar büyütmeyin ve her konu hakkında söyleyecek bir şeyiniz olmasın.

akli basinda bir erkek bunu destekler esiyle gurur duyar; kadinin calismasindan rahatsiz olmak kadini insan ve ozgur bir birey olarak gormeyip kölesi zanneden orta dogulu zihinlere özgü bir hastalıktır.

doğruyu yapan aklı başında kadındır. bu dünyada hiç bir şey kalıcı değil.

tam olarak bu başlığın kadınıyım. kendi ayaklarımın üzerinde durmanın lüks olduğunu düşünüyorum. yıllar geçti hala istediğim statüye erişebilmek için okuyorum ve çalışıyorum.

aksine, tam olarak çalışmama gerek olmadığını söyleyen bir sevgilim var. ataerkil ya da gerici bir yapısı olduğundan değil, iş hayatının gereksiz haksızlıklarından ve mobinglerinden beni korumak istediği için bu düzenin bir parçası olmamı istemiyor. keza su an calıştığım iş yeri tam bir mobing ve haksızlık yuvası. nelere gögüs geriyorum, çıldırırsınız.

bunların hepsini bildiği için, evde otur, 2-3 doktora yap, kendi işini kur, çok istiyorsan keyfine haftada 1-2 gün git çalış diyor.

temelde “zorunlu değilsin” , sadece “ canın istediği” için bunu yap düşüncesinde. öyle büyük bir güven veriyor ki bu bana. kendimi değerli hissediyorum ama temelde bunu yapıyor olmamızın sebebi “ birbirimizi seviyor olmamız.”

“ kocanızın parasını yiyin” düşüncesi aşırı art niyetli geliyor bana. hiç bir erkek, bir kadının kölesi olmak zorunda değil, hiç bir erkek bir kadının giderlerini karşılamak için çalışmak zorunda da değil. siz kendinize finansal köle mi arıyorsunuz yoksa aşık olduğunuz için mi evleniyorsunuz? bunun ayrımını düzgün yapmak önemlidir bence.

hiç bir insan diğerine bakmak için yaratılmadı. herkese eşit el/ ayak/ beyin ve işlev verildi. herkes kendi ihtiyaçlarını kendisi karşılayabilir. başka birine parazit olup, kanını emmenin gerekli olduğu kanısında değilim.

art niyet barındırmıyorsa, bu güzel bir olaydır ama başlığın açıldığı ton ve yazım çok yanlış. umarım fikriniz ve zikriniz kısa sürede değişir.
keza ben bunu bana söyleyen bir erkek arkadaşım olmasına rağmen hala kalkıp işe gidiyorum.

sizin gibi düşünen kadınlarımız yüzünden, bu ülkede her kadın “ para yiyici” olarak tanımlanıyor ve buna üzülüyorum. sizin gibi kadınlarımız, bu ülkede kadınların üstüne “ yanlış etiket” yapıştırılmasına sebebiyet veriyor.

bu yılda, böyle bir dünyada su yazılanlar korkunç. hayatınıza girecek erkeğe tanrı yardım etsin.

kimse kimseye bakmakla yükümlü değil. herkes kendi başına bir birey. yaşamımı engelleyecek bir sorunum yoksa karşı taraf niye bana bakmakla yükümlü olsun? kaldı ki evinde oturup tüm gün evin işini yükünü çeken kadınların da eve para getiren erkekten herhangi bir saygı gördüğüne de şahit olmadım henüz. yeri geliyor çocuğu bile yok sayıyor. böyle bir hayat yaşayan/yaşamak zorunda kalan kadınların kendine ait bir hayatı olduğuna, onun da ayrı bir birey olduğuna dahi saygı duyulmuyor ki. aksine, "nasılsa benim getireceğim paraya mecbur, benim elime bakıyor." düşüncesinden kaynaklı olarak yaptığı iş küçümseniyor, gelen o para da başa kakılıyor. hoş mu bu düşünceyle yaşamak? ayrıca ben onca sene boşuna mı okul okuyorum? annem babam bana okuyayım, ayaklarımın üstünde durabileyim, eşim de olsa ileride kimseye muhtaç kalmadan yaşayabileyim diye boşa mı emek veriyor? hem kendimin hem de ailemin çabasını boşa harcayıp evde oturarak birinden para gelmesini bekleyerek yaşamak haksızlık değil mi kendime de aileme de? bu düşünce asla akla mantığa oturtamadığım bir düşünce. ha böyle bir ilişki yaşamak isteyen kişiler yok mu, illa var. ona da bir şey diyemem artık. ama yine de her kadın kendi ayakları üstünde durabilmeli. keşke herkesin böyle bir imkanı olabilseydi.