feminist kadınların ortak özellikleri

erkekleri kıskanmaları.

sürekli yargılıyorsunuz çünkü...

kadın erkek eşitliğini destekler. bu kadar. çünkü feminizm aslında budur. pozitif ayrımcılık istemek değildir.kadın daha dezavantajlı olduğu için bazı eşitlemeler pozitif ayrımcılık gibi görünse de değildir. kadın erkek eşitliğini savunuyorsanız siz de feministsiniz bitti. yazın bionuza.

her canlının eşit haklara sahip olduğunu savunmak.

ayakta işleyebildiği ve suudi arabistan’da araba kullanabildiği için kadınlara ne yapması, ne yapmaması gerektiğini söyleme hakkı olduğunu sanan bireyleri derin uykularından minnak bir buse vasıtasıyla uyandırmak en başat ortak özellikleridir diyebiliriz. yok minnak buseyle uyanamam benim mağaramda böyle bir uyanış şekli yok derseniz sıfatınıza su çalınarak* uyandırılmaktan şikayet etmeyiniz. next.

fasülye çok pişti diye dövülmeleri.

düşünebilen türlerin eşit olduğu bir toplum olsaydı feminizm diye bir olgu meydana getirilmezdi.
ataerkil bakış köleliği ve bağnazlığı altında
kollarını sıvamış "yok öyle bir dünya arkadaşım!" diyerek,
eşitliği,
haklı iradesini,
topluma bildiren ve yetiştirdiği insandan dönüşümü başlatan,
insanlardır.

feminizm düşüncesine tam anlamıyla vakıf olup olmadığı belli olmayan kişilerin ileri sürdükleri ve aslında akımdan bihaber ortak özelliklerdir. nitekim asıl ortak özellikleri cinsiyet eşitsizliğine karşı olmalarıdır. ve bu özelliğin cinsiyeti olmamalıdır.

konuyu erkek düşmanlığı zannetmeleri.

yok öyle bir şey çıkar onu aklından.

çoğu yazarın erkek düşmanlığından dem vurduğu başlık.
e ama arkadaş, bahsettiğiniz şey feminizm değil ki.

bakım ne buldum.

üniversite yıllarında, kampüste "kadınları metalaştırmanıza izin vermeyeceğiz" diyerek dağıttıkları makyaj firması standı aklıma geldi. ne olduğunu anlayamayan stand sorumlusu kızı da dövmüşlerdi. oradaki tipleri sokakta görseniz kabuslarınızdan çıkmazdı yemin ediyorum *

şişman, renkli saçlı, cırtlak sesli birer sosyal adalet savaşçısı olmaları. genel profil budur.

mor saçlı olanlar ekseriyetle kendinden nefret ediyor, her şeyden nefret ediyor, her gün ölmeyi diliyor bu tipler, ama s**tiri boktan bir akım uğruna rol yaparak yaşıyorlar işte, feminizm çarpıtılmasaydı, gerçek amacı doğrultusunda hareket etseydi aslında benim için mantıklıydı, ama duyarcı sjwler ele geçirdi bunu.

sürekli sinirli olmalarıdır.

genel olarak toplumda kendilerini diğerlerinin önüne geçirecek herhangi bir özellikleri ya da yetenekleri olmadığı için, bütün dünya düzenini suçlarlar ve bu arada başarılı kadınların başarısından da kendilerine ekmek çıkartırlar.

hep alt benliklerinde sevgiye aç oldukları kanısı yatar içimde. hani böyle sevgi bekleyen kedi gibi. ama ponçik yeme gerçeği hep daha ağır basar kendilerinden.

feminist olmaları

agresiflik. e olsun biraz o kadar da...
not 1: kadınım
not 2: feminist değilim.

pozitif ayrımcılığı eşitlik zannetme yanılgısına düşüp pozitif ayrımcılık yapıp cinsiyet eşitliği savunuyor olduklarını zannetmeleridir.

bir de; üstte de zikredilmiş feminist agresifliği diye bir şey gerçekten var. normalde gülüp geçilebilecek casual şeylere surat asıp sohbet ortamının tadını tuzunu kaçıranına çok denk geldim.

freudyen bir açıyla bakarsak cinsel bir gerilimleri olduğunu da düşünebiliriz.

üstte yazdıklarımla ''naruto boruto gundaaam'' diye çığlık atıp, succubus ya da lilithe dönüşen hanımlara da son notumu belirteyim, kadını öteki kabul eden, sosyal ve kültürel hayattan ve çalışma hayatından soyutlayan, ikinci sınıf gören her tür saçmalığın karşısındayım.