1.
50’li, 60’lı,70’li ve 80’li yıllarda kitapları peynir ekmek gibi satan, birçoğu kadın olan ve yine bir çoğu da fransız olan aşk romanları yazarlarının en şöhretlilerindendir.
fransız oyun yazarı, romancı ve senaryo yazarı, françoise sagan, 21 haziran 1934’ te, cajark, fransa’ da doğmuştur ve asıl adı françoise quoirez’ dir. sanatçının takma adı kendisine, marcel proust'ın "kayıp zamanın izinde" adlı kitabındaki 'sagan prensesi' karakterinden esinlenilerek verilmiştir. yazarlık serüveni erken yaşlarda başlayan sagan, daha 18 yaşındayken “günaydın hüzün” ü yazmıştır.
sagan’ ın kendi hayatı da romanlara ve filmlere konu olacak cinstendir ve olmuştur da zaten. iki kez evlenip boşanan, sonrasında evli bir erkek olan bernard frank ise beraber olan sagan, bir moda stilisti olan peggy roche ve fransız playboy dergisinde editör olan annick geille ile lezbiyen birliktelikler de yaşamıştır.
amerika birleşik devletleri'nde gezmeyi de seven sagan, bu geziler sırasında çoğunlukla truman capote ve ava gardner gibi isimlerle görüntülenirdi. 14 nisan 1957 tarihinde aston martin marka spor arabasıyla kaza yaşayan yazar, bir süre komada kaldı. otomobil tutkunu olan sagan'ın bir jaguar ve kumar oynamaya giderken kullandığı bir monte carlo marka arabası bulunmaktaydı
“yazar olmasam eroinman olabilirdim. yeteneğim beni ölümden kurtardı.” diyen sagan, 1990'larda kokain kullandığı gerekçesiyle tutuklanmıştır ve hayatının belli dönemlerinde uyuşturucu bağımlılığı yaşamıştır. öyle ki, kendisi hakkında bilinen bir olayda; evinde uyuşturucu aramaya gelen polis köpeğinin uyuşturucuyu bulup yalaması sonrasında sagan, polise "bak! o da bunu sevdi." şeklinde bir cümle kurmuştur.
romanlarında, genelikle, yasak ilişkiler yaşayan, bohem hayatı süren, burjuva karakterleri anlatan sagan, kendisi karakterlerinden daha hızlı bir hayat yaşamıştır. karı, kız, erkekten, içki, sigara, kumara, uyuşturucudan vergi kaçakçılığına kadar kendisinde her türlü ayak bulunan ve “hızlı yaşa, genç öl” felsefesiyle yaşayan ablamız, yine de 69 yaşına kadar, güzel dünyamızı soluklayabilmiştir.
sagan’ın, günaydın hüzün, brahms’ı sever misiniz, acı tebessüm, aşk esiri gibi unutulmaz romanlarının yanı sıra, türkçe’ ye çevrilmemiş birçok romanı da vardır.
françoise sagan, 24 eylül 2004’te, arkasında 50'ye yakın kitap, büyük bir ün ve inanılmaz vergi borçları bırakarak, akciğer ambolisinden, honfleur fransa’da, hayata gözlerini yummuştur.
sagan'ın yaşamı, diane kurys tarafından yönetilen "sagan" adlı biyografik filmde yer almıştır. bu film, fransa'da 11 haziran 2008'de gösterime girmiştir. fransız aktris sylvie testud, sagan'ın rolünü üstlenmiştir.
ölümü sonrasında fransız cumhurbaşkanı jacques chirac: "onun ölümüyle fransa, tarihinin en parlak ve hassas yazarlarından birini kaybetti. o ayrıca edebi hayatımızda seçkin bir yere sahip olan yazarlardandı." yorumunu yapmıştır.
çeşitli konularda çok güzel, anlamlı sözleri bulunan sagan, sağcı ile solcu arasındaki farkı: "adaletsizlikle karşılaştığında sağcı adaletsizliğin kaçınılmaz olduğunu, solcu ise kabul edilmez olduğunu düşünür ve buna göre davranır." diyerek mükemmel bir şekilde ifade etmiştir.
sevgi konusunda da: "sevmek sadece istemek değil, her şeyden önce anlamaktır." demiştir.
fransız oyun yazarı, romancı ve senaryo yazarı, françoise sagan, 21 haziran 1934’ te, cajark, fransa’ da doğmuştur ve asıl adı françoise quoirez’ dir. sanatçının takma adı kendisine, marcel proust'ın "kayıp zamanın izinde" adlı kitabındaki 'sagan prensesi' karakterinden esinlenilerek verilmiştir. yazarlık serüveni erken yaşlarda başlayan sagan, daha 18 yaşındayken “günaydın hüzün” ü yazmıştır.
sagan’ ın kendi hayatı da romanlara ve filmlere konu olacak cinstendir ve olmuştur da zaten. iki kez evlenip boşanan, sonrasında evli bir erkek olan bernard frank ise beraber olan sagan, bir moda stilisti olan peggy roche ve fransız playboy dergisinde editör olan annick geille ile lezbiyen birliktelikler de yaşamıştır.
amerika birleşik devletleri'nde gezmeyi de seven sagan, bu geziler sırasında çoğunlukla truman capote ve ava gardner gibi isimlerle görüntülenirdi. 14 nisan 1957 tarihinde aston martin marka spor arabasıyla kaza yaşayan yazar, bir süre komada kaldı. otomobil tutkunu olan sagan'ın bir jaguar ve kumar oynamaya giderken kullandığı bir monte carlo marka arabası bulunmaktaydı
“yazar olmasam eroinman olabilirdim. yeteneğim beni ölümden kurtardı.” diyen sagan, 1990'larda kokain kullandığı gerekçesiyle tutuklanmıştır ve hayatının belli dönemlerinde uyuşturucu bağımlılığı yaşamıştır. öyle ki, kendisi hakkında bilinen bir olayda; evinde uyuşturucu aramaya gelen polis köpeğinin uyuşturucuyu bulup yalaması sonrasında sagan, polise "bak! o da bunu sevdi." şeklinde bir cümle kurmuştur.
romanlarında, genelikle, yasak ilişkiler yaşayan, bohem hayatı süren, burjuva karakterleri anlatan sagan, kendisi karakterlerinden daha hızlı bir hayat yaşamıştır. karı, kız, erkekten, içki, sigara, kumara, uyuşturucudan vergi kaçakçılığına kadar kendisinde her türlü ayak bulunan ve “hızlı yaşa, genç öl” felsefesiyle yaşayan ablamız, yine de 69 yaşına kadar, güzel dünyamızı soluklayabilmiştir.
sagan’ın, günaydın hüzün, brahms’ı sever misiniz, acı tebessüm, aşk esiri gibi unutulmaz romanlarının yanı sıra, türkçe’ ye çevrilmemiş birçok romanı da vardır.
françoise sagan, 24 eylül 2004’te, arkasında 50'ye yakın kitap, büyük bir ün ve inanılmaz vergi borçları bırakarak, akciğer ambolisinden, honfleur fransa’da, hayata gözlerini yummuştur.
sagan'ın yaşamı, diane kurys tarafından yönetilen "sagan" adlı biyografik filmde yer almıştır. bu film, fransa'da 11 haziran 2008'de gösterime girmiştir. fransız aktris sylvie testud, sagan'ın rolünü üstlenmiştir.
ölümü sonrasında fransız cumhurbaşkanı jacques chirac: "onun ölümüyle fransa, tarihinin en parlak ve hassas yazarlarından birini kaybetti. o ayrıca edebi hayatımızda seçkin bir yere sahip olan yazarlardandı." yorumunu yapmıştır.
çeşitli konularda çok güzel, anlamlı sözleri bulunan sagan, sağcı ile solcu arasındaki farkı: "adaletsizlikle karşılaştığında sağcı adaletsizliğin kaçınılmaz olduğunu, solcu ise kabul edilmez olduğunu düşünür ve buna göre davranır." diyerek mükemmel bir şekilde ifade etmiştir.
sevgi konusunda da: "sevmek sadece istemek değil, her şeyden önce anlamaktır." demiştir.
devamını gör...
2.
otomobillere ve hıza olan tutkusuyla ilgili güzel bir yazıya buradan ulaşılabilir.
devamını gör...
3.
asıl adı françoise quoirez olan fransız yazar; başka bir yazar tarafından kendisine takılmış alımlı küçük canavar lâkâbıyla tanınır.
1935/ 2004 yılları arasında yaşamış ve akciğer embolisi yüzünden hayatını kaybetmiştir.
çok uzun bir süre kendini toplumun kurallarına, gelenek ve göreneklerine kurban etmişti,
bir de ölürken kahramanı oynamak için bunu yapmayacaktı.
kitapları
hoş geldin hüzün
günübirlik acı
çarpık yansımalar
1935/ 2004 yılları arasında yaşamış ve akciğer embolisi yüzünden hayatını kaybetmiştir.
çok uzun bir süre kendini toplumun kurallarına, gelenek ve göreneklerine kurban etmişti,
bir de ölürken kahramanı oynamak için bunu yapmayacaktı.
kitapları
hoş geldin hüzün
günübirlik acı
çarpık yansımalar
devamını gör...