1.
sıf.
1. yaşı ilerlemiş, ihtiyarlamaya yüz tutmuş.
2. (yaş gösteren rakamlardan sonra kullanıldığında) aşmış, aşkın. (örn; “otuzu geçkin bir kadın.”)
3. (bitki ve meyve için) gereğinden fazla olgunlaşmış, bozulma sınırına gelmiş. (örn; "karpuzun yüzde onu iyi çıkar, yüzde kırkı hışır, kırkı da geçkin olur" (burhan felek).
4. (halk ağzı.) etkili, müessir. (örn, “sözü geçkin bir âlim.”)
1. yaşı ilerlemiş, ihtiyarlamaya yüz tutmuş.
2. (yaş gösteren rakamlardan sonra kullanıldığında) aşmış, aşkın. (örn; “otuzu geçkin bir kadın.”)
3. (bitki ve meyve için) gereğinden fazla olgunlaşmış, bozulma sınırına gelmiş. (örn; "karpuzun yüzde onu iyi çıkar, yüzde kırkı hışır, kırkı da geçkin olur" (burhan felek).
4. (halk ağzı.) etkili, müessir. (örn, “sözü geçkin bir âlim.”)
devamını gör...