1.
maviye küsüp griye boyanmış gökyüzüyle istanbul'u yağmurların değil de dinmeyen gözyaşlarının sel aldığı alternatif evrende erkan oğur ile levent yüksel bir zaman yolculuğu macerasında yolları kesişmiş de yorgun argın çöküverdikleri deniz kenarında kendilerine çilingir sofrası kurup demlenirken arkalarında dertli dertli çalan erdem isimli genç bir arkadaşın gitarına eşlik edip beraber içli içli söylemeye başlamışlar sanki. üçü de orada tek fakat üçü bir arada yek gibi; yek ahenk.
bir yanım hasret, bir yanım gurbet
ne uslanır gönül ne senden usanır
gözlerine dalıp kaldım farz et
sanma sen gitmeden bir kere kapanır
…
derdiniz tasanız yoksa da kendinize dert arar oluyorsunuz. varsa da haliniz perişan. eski zamanların hatırına dalıyoruz.
bir yanım hasret, bir yanım gurbet
ne uslanır gönül ne senden usanır
gözlerine dalıp kaldım farz et
sanma sen gitmeden bir kere kapanır
…
derdiniz tasanız yoksa da kendinize dert arar oluyorsunuz. varsa da haliniz perişan. eski zamanların hatırına dalıyoruz.
devamını gör...