gelişmiş ülkeler vs gelişmekte olan ülkeler
başlık "messelayanni" tarafından 07.03.2022 17:13 tarihinde açılmıştır.
1.
gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler üzerine ontolojik, epistemolojil, paleontolojik, etimolojik, antropolojik ve bilumum lojikleri kapsayan mükerrem mukayese.
amerikalı sosyo-antropolog ve sinemografın ifadesiyle "gelişmek; mastürbasyon gibidir, zamanla insanı öldürür." bu bağlamda gelişmiş ülkeler; teknolojik, iktisadi ve toplumsal gelişimini tamamlamış, kendini gerçekleştirmiş statik ülkelerdir. bu ülkeler, gelişimini tamamladığı zamanın ruhuna ve değerlerine sıkışıp kalmıştır; daha fazla gelişebilecek bir zihne, alana ve zamana sahip değildir. gelişmiş olmaları itibariyle zenon'un paradoksundaki duran ve asla ilerleyemeyecek olan oktur. dolu bir bardağın daha fazlasını alamamasıdır. dolmuş olan bardaktaki su, bir süre sonra kirlenmeye, kokmaya ve bulanıklaşmaya başlar, çürümeye ve yok olmaya mahkum hale gelir. gelişimini tamamlamaları itibariyle az gelişmiş ülkeler de bu kategoridedir.
oysaki gelişmekte olan ülkeler; bir tamamlanmışlık değil, sürekliliktir. bu ülkelerin iktisadi, teknolojik ve toplumsal yapısı zamanı aşan sürekli bir dönüşüm halindedir. değişimin sürekliliği itibariyle herakleitos'un durmaksızın devinen nehridir. üstteki musluktan saatte 10 litre suyun doldurulup alttaki musluktan saatte 20 litre suyun boşaltıldığı havuzun hiç dolmamasıdır. sürekli akan ve devinime sahip su kirlenmez, kokmaz ve bulanıklaşmaz; püfür püfür olur.
amerikalı sosyo-antropolog ve sinemografın ifadesiyle "gelişmek; mastürbasyon gibidir, zamanla insanı öldürür." bu bağlamda gelişmiş ülkeler; teknolojik, iktisadi ve toplumsal gelişimini tamamlamış, kendini gerçekleştirmiş statik ülkelerdir. bu ülkeler, gelişimini tamamladığı zamanın ruhuna ve değerlerine sıkışıp kalmıştır; daha fazla gelişebilecek bir zihne, alana ve zamana sahip değildir. gelişmiş olmaları itibariyle zenon'un paradoksundaki duran ve asla ilerleyemeyecek olan oktur. dolu bir bardağın daha fazlasını alamamasıdır. dolmuş olan bardaktaki su, bir süre sonra kirlenmeye, kokmaya ve bulanıklaşmaya başlar, çürümeye ve yok olmaya mahkum hale gelir. gelişimini tamamlamaları itibariyle az gelişmiş ülkeler de bu kategoridedir.
oysaki gelişmekte olan ülkeler; bir tamamlanmışlık değil, sürekliliktir. bu ülkelerin iktisadi, teknolojik ve toplumsal yapısı zamanı aşan sürekli bir dönüşüm halindedir. değişimin sürekliliği itibariyle herakleitos'un durmaksızın devinen nehridir. üstteki musluktan saatte 10 litre suyun doldurulup alttaki musluktan saatte 20 litre suyun boşaltıldığı havuzun hiç dolmamasıdır. sürekli akan ve devinime sahip su kirlenmez, kokmaz ve bulanıklaşmaz; püfür püfür olur.
devamını gör...