gençlerin erken evlenmesi ve daha çok çocuk yapması lazım

kaynak
ak parti kayseri milletvekili hülya atçı nergis:
"silkelenmemiz lazım. gençlerin erken evlenmesi, yol alması ve daha çok çocuğa sahip olması lazım." açıklamasında bulunmuş.

bir bebek dünyaya getirmek, ona sağlıklı bir ortam sunmak, maddi ve manevi ihtiyaçlarını gidermek, eğitimine destek olmak, güvenli bir gelecek sağlamak o kadar kolay ki.

ekonomiden sonra yatakta da çin modelini benimsiyoruz anlaşılan

deyzeme bakınca içine kaçtı...

tabi, çocuk masrafsız, bakım istemeyen, ilgi beklemeyen bir insan olacağı için kolayca yapılabilir. bazen çok abartıyoruz canım biz de 3 5 çocuğun lafı mı olur.

lazım falan olmayan hede.

tek dert her zaman belimizden aşağıda kalan bölgelerimiz nedense.

gençlerin bilimle, teknolojiyle uğraşması lazım, gençlerin tarımdan sanayiye kadar geniş bir yelpazede bir şeyler üretmesi lazım, gençlerin ülke sorunlarını çözecek şekilde siyasette önünün açılması lazım falan hiç yok çok şükür! varsa yoksa gençlerin özel hayatı...

sanki bir de ev geçindirecek kazanç sağlama fırsatı veriliyor gençlere... herkese iş sağlamak zorunda değiliz demiştiniz yanılmıyorsam. iş bulamayan insan peşine bir de sevdiğini ve çoluk çocuğunu takıp daha mı çok sürünsün? aç kalsınlar ailece, cinnet geçirsinler, çoluk çocuk demeden katletsinler, yine biz üzülelim arkalarından, öyle mi? bu mudur tavsiyeniz? doğrudan bu değilse bile varacağı yer burası, farkında değil misiniz cidden?

gençler; size böyle önerilerle gelen partiyi babanız kursa inanmayın.

artık silkelenmeniz lazım.
gençler yol alsın diyorsunuz da daha yolun başında teker çıkıyor. yol çok bozuk mesela gençler o yoldan hasar almadan ilerleyemiyor. yol böyleyken, gençlerin kendileri bu durumdayken, çoluğa çocuğa karışsınlar diyerek yüzeysel tavır almanın alemi yok. sayın milletvekili gelin sizi detaylara boğalım. uzaktan öyle yapın, şöyle yapın demekle olmaz. önce yolu düzeltin.

silkeneliyoz bacım merak etme. allah'ın entelleri. bunların tuzu kuru. bunlar rahat. bunlara göre hava hoş. hepinizden nefret ediyorum lan.

bunu söyleme amacı türkiye'nin nüfusunun giderek yaşlanması. nüfusun yaşlanması demek, sağlık ve bakım harcamalarının artması demek. genç nüfus kalkınmayı güçlendirir, iş gücü demektir. ama siz eğer gençleri buna teşvik etmek istiyorsanız gençlerin yaşam koşullarını iyileştirmelisiniz. gençler şu an ümitsiz. yapmak istediklerini yapamıyorlar, her gün ayrı bir zamla yapmak istedikleri şeylerden vazgeçip, mevcut hükümetten soğuyorlar. hobilerini icra edemeyip, karamsarlık denizinde boğuluyorlar. önce ekonomiyi düzeltin, sonra bu isteğinizi dile getirin olur mu?

parasını versin yapayım. hatta parasını verecekse örf ve adetlerimize uygun olarak söz, nişan, kına ve düğün törenleri bile yapabilirim. çocuklara da 18 yaşına kadar baksa yeter, o yaştan sonra kendileri idare etsin eşek sıpaları.

dingonun ahırı gibi her gelene kapıyı neden açtınız o zaman? bi on yıl sonra kalırsak eğer arap nüfusu türk nüfusunu geçer.
hangi parayla evlensinler hele bi onu da deyin hanımefendi? ev kiralarından, beyaz eşyalardan haberiniz var mı? çocuğun giderlerinden, hastane masraflarından peki?
ülkenin gençlerinin umutlarını çaldınız, geleceğe dair hevesleri kalmadı kalkıp bir de oturduğunuz yerden pişkin pişkin konuşmayın!

her gence düzenli ve tatmin edici bir gelir sağlayan iş sağlarsanız, insanlar geleceğe güvenle bakarsa neden olmasın. ama her mahalleye, "geçmişin mahalle mektepleri" gibi imam hatip okulları açar, çocuklarını oraya göndermek istemeyenlere seçenek olarak yıllığı elli bin liradan başlayan özel okulları sunarsanız kim neden evlensin, neden çocuk yapsın? islam ordusuna nefer yetiştirmek için mi?
geçeceksiniz ağa onları. önce eğitim, sağlık, konut, iş konularını düzeltin, insanlar geleceğe güvenle baksın sonra milletin çüküne kukusuna karışırsınız.

kayseri'nin vekili de bundan fazlası olamaz zaten. seçmenin bilinç seviyesi ortada seçilen ne yapsa hak. sen ne diyorsun diyecek insan çıkmaz nasıl olsa

hangi ekonomiye dayanarak bu açıklamayı yapıyorsunuz acaba. üleje zaten batmış halde herşey ateş pahası olmuş adım attığında bile para harcanır hale gelmiş bir evlenip çocuk yapıcaz. teşekkürler ben aldığım maaş ile kendimi zar zor geçindiriyorum ki onu bile yapamadığım zamanlar oluypr bir de evlenip çocuk yapıcam olur hemen nikah dairesine gidip bulduğum ilk kişiye nikahı basıyorum. resmen insanların zekası ile dalga geçiyorsunuz.

ne kadar safız ya. üzülüyorum bize. bu gidişle daha çok yolunuruz. hocam adamın istediği senin benim çocuk sahibi olup mutlu olmamız değil. sisteme yetiştirilecek başka bir köle arıyor. başka bir vergi ödemesi gereken birey. pardon birey dedim. istatistik olacaktı.

gelecek torunlarımız bile borçlu bu sistemde. lazım yani. üreyin lütfen. yoksa çark nasıl dönecek? sen çalışacaksın köle gibi başkası kazanacak. olay bu.

bu ülkenin en büyük problemi yetiştirilememiş çocuklar iken, hâlâ eğitimi öğretimi değil de daha çok çocuk yapmayı teşvik eden bir milletvekili. bu vekil denen şeyi herkes olabiliyor herhal?

söylem doğru da; da'dan sonrasını siz getirin. bana kalsa bugün evleneceğim. aslında toplumun kanayan yaralarından biri de bu. genç yaşta evlenememek. evlenmenin şartlarını oluşturacak zemin yok. yaş 25 oldu sürünüyoruz hala. evlenmenin hayalini kurar olduk. halbuki en basit meselelerden biri olması gerekirken.

bırakın da evlenip evlenmeyeceklerine, ne zaman evleneceklerine, kaç çocuk yapacaklarına da insanlar kendileri karar versin. bari buna karışmayın. mecliste el kaldırıp indirmek ve maaş günü geldiğinde maaşını almaktan başka hiçbir fonksiyonu olmayan birçok akp'li vekilden biri olan kadının yatak odalarımızda söz sahibi olma çabası.

önemli olan çok değil nitelikli nüfustur.

aile kurumu eleştirilerini michel foucault'dan okuyorum ama o bile şu adamların bir sözü kadar etkilemiyor beni. bunlar ne söylese koşulsuz şartsız o şeye nefret doluyorum.